BİA Medya Gözlem Raporu’nda “öldürülen gazeteciler”, “hapisteki gazeteciler”, “saldırı, tehdit ve engellemeler”, “soruşturmalar, açılan-süren davalar, kararlar”, “hakaret, kişilik hakları ve tazminat davaları”, “yasaklamalar, kapatmalar, dağıtımın engellenmesi ve el koymalar”, “AİHM” ve “RTÜK” bölümleri yer alıyor.
Gazeteci Cinayetleri / Yargılama
Dağıtımcı Bağdu öldürüldü: Kürtçe çıkan Azadiya Welat gazetesinin dağıtımcısı Kadri Bağdu, Adana’nın Seyhan İlçesi’nde silahlı saldırıya uğradı. Arkadan yaklaşan motosikletli kimliği belirsiz iki kişi, beş mermiyle Bağdu’yu başı, omuzu ve ayaklarından ağır yaraladı. Dağıtımcı, Adana Acıbadem Hastanesi’nde hayatını kaybetti. İki ayı aşkın süredir soruşturmada yol alınamadı (14 Ekim).
Hrant Dink Cinayeti
Mumcu ve Zenit serbest: Hrant Dink cinayeti soruşturması kapsamında İstanbul Cumhuriyet Başsavcı vekilliği Terör ve Örgütlü Suçlar Birimi Savcısı Gökalp Kökçü’nün “kasti öldürmenin ihmali davranışla işlenmesi” ve “görevi kötüye kullanma” şüphesiyle haklarında tutuklama istediği ve İstanbul 5. Sulh Ceza Hakimliği’ne gönderdiği, dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü’nde komiser olan Özkan Mumcu ile polis Muhittin Zenit, yurtdışına çıkış yasağı konularak serbest bırakıldı. Ancak Savcı Kökçü serbest bırakılması kararına itiraz etti (26 Aralık).
Savcı Yusuf Doğan’ın Yargıtay üyeliğine seçilmesinden sonra soruşturma dosyasını devralan Savcı Kökçü, dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay’ı şüpheli sıfatıyla dinledi (22 Aralık).
AİHM kararı, Anayasa Mahkemesi kararı ve Devlet Denetleme Kurulu ve Başbakanlık Teftiş Kurulu raporlarına ve devam eden Savcılık soruşturmasına rağmen, Dink cinayetinde kamu makamlarının ve kamu görevlilerinin rolü sekiz yıldır aydınlatılmadı.
Ogün Samast, Erhan Tuncel ve Yasin Hayal’in “suç örgütüne üyelik”ten yargılanmasına İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 23 Ocak’ta devam edilecek.
Samast’tan “tanık” ifadesi: Savcı Yusuf Hakkı Doğan, Agos Gazetesi genel yayın yönetmeni Dink’i 19 Ocak 2007’de İstanbul Şişli’de öldürmekten 22 yıl 10 ay hapse mahkum edilen tetikçi Ogün Samast’ın “tanık” sıfatıyla ifadesini aldı. Samast, savcıya üçüncü bir kişi ve bazı Emniyet müdürlerinin ismini de verdiği ileri sürüldü (5 Aralık).
İstanbul Vali Yardımcısı olan Ergun Güngör de, cinayet öncesi eski MİT görevlisi Özer Yılmaz’ın da katıldığı 24 Şubat 2004’te İstanbul Valiliği’nde gerçekleşen görüşmeyle ilgili savcıya ifade verdi. Dink görüşmeyi “haddini bildirme operasyonunun bir parçası” olarak nitelemiş ve “Artık hedefteyim” demişti (9 Aralık).
17 Şubat 2006’da Trabzon Emniyeti’nden gönderilen, Yasin Hayal’in Hrant Dink’e yönelik ciddi eylem yapacağı hakkındaki kaydın sonrasında, ihbarda geçen adrese gitmeyip, cinayetten sonra, polis Bahadır Tekin ile birlikte gitmiş gibi sahte tutanak tutmakla suçlanan polis Özcan Özkan da ifade verdi (9 Aralık).
Trabzon dosyası üç yıldır Yargıtay’da: Yargıtay, Dink cinayeti öncesi ihmal gösterdikleri ve resmi evrakta sahtecilik yaptıkları iddiasıyla Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nin dönemin İl Jandarma komutanı Albay Ali Öz ve bazı jandarma görevlilerini mahkum ettiği dosyanın temyizini üç yılı aşkın bir süredir sonuçlandıramadı (20 Kasım).
Öz’ün Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davaya 8 Ocak 2015 tarihinde devam edilecek. Bu davanın İstanbul’daki ana dava dosyasıyla birleştirilerek yargılamaya devam edilmesi talebi daha önce kabul edilmemişti.
Anayasa Mahkemesi’nin Dink kararı: Anayasa Mahkemesi, Hrant Dink öldürülmesiyle ilgili ailesinin yaptığı bireysel başvuruda, “etkili soruşturma yapılmadığı” gerekçesiyle verdiği ihlal kararının gerekçesi Resmi Gazete’de yayımlandı (12 Kasım).
Kamu görevlilerine soruşturma birleşti: İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Trabzon Savcılığı’ndan olumlu yanıt aldıktan sonra Dink cinayetinde ihmali olduğu gerekçesiyle İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah’la ilgili soruşturmayı Trabzon’daki emniyet görevlilerinin soruşturmasıyla birleştirdi (5 Kasım).
Sekiz yıl sonra “suç örgütü” çıktı: İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Dink cinayeti davasında, Yargıtay’ın bozma kararına uyulmasına karar verdi. Bu durumda sanıklar cinayetten sekiz yıl sonra TCK’nın 220. Maddesi uyarınca “suç örgütüne üye olmak”tan yargılanmaya yeniden başlayacaklar (30 Ekim).
Savcılık Dink soruşturmasında daha ne bekliyor? Hrant Dink davasının avukatları, sekiz yıldır soruşturma yürüten İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’ndan, İstanbul Emniyet Müdürlüğü yetkilileri hakkında artık işlem yapılması ve bağlayıcı özelliği bulunan Bakırköy 8.Ağır Ceza Mahkemesi kararının uygulanmasını istediler (22 Ekim).
Mahkemenin acelesi yok: İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi, Dink cinayetinin tetikçisi Samast’ı örgüt üyeliğinden yargıladığı davada, TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu’na gönderilen cinayete ilişkin “gizli” ve “çok gizli” yazılı belgelerin ‘devlet sırrı’ niteliğinde olup olmadığını Meclisten ve MİT’ten sonra şimdi de Genelkurmay’a sormaya karar verdi. Mahkeme ayrıca Seferberlik Tetkik Kurulu’nda yapılan aramalarda bulunan belgeler hakkında gizlilik kararı bulunup bulunmadığını da Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na soracak (17 Ekim).
Cihan Hayırsevener Cinayeti
Yargıtay bekleniyor: Güney Marmara’da Yaşam gazetesi genel yayın yönetmeni Cihan Hayırsevener’in 18 Aralık 2009’da öldürülmesiyle ilgili dava Yargıtay kararını bekliyor. İstanbul 10. Özel Görevli Ağır Ceza Mahkemesi, 1 Ağustos 2013’te, tutuklu sanık İhsan Kuruoğlu’nu cinayeti azmettirmekten 17 yıla, silahlı suç örgütü kurmak’ ve ihaleye fesat karıştırmaktan da 10 yıl hapse mahkum etmişti.
Musa Anter Cinayeti
Anter dosyası JİTEM ile birleşti: Kürt aydın ve Özgür Gündem gazetesi yazarı Musa Anter’in 1992 yılında Diyarbakır’da öldürülmesiyle ilgili 21 yıl sonra açılan dava, 90’lı yıllarda birçok faili meçhul cinayetlere karışmaktan yargılanan 16 sanıklı JİTEM davasıyla birleştirildi. Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi, iki dosya arasında “hukuki ve fiili bağlantı” bulunduğuna karar verdi (12 Aralık).
Yaşar Parlak cinayeti
Katilleri cezasız: Silvan Mücadele gazetesinin kurucusu, faili meçhul cinayetleri işleyen “Şehitler Şehri Silvan” kitabının yazarı Yaşar Parlak’ın 18 Ağustos 2004’te öldürülmesiyle ilgili soruşturma sürse de dosyada hiç bir gelişme yok. 28 Nisan 2005’te Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılan dava 23 Mayıs 2012’de sona ermişti. Oğlu Ferhat Parlak, “Bu süreçte babamın cep telefonundan en son kiminle görüştüğü neden çıkarılmadı?” diye soruyor. Aile, Yargıtay’dan da sonuç alamazsa AİHM’e başvuracağını açıkladı.
Hapis Gazeteciler
(Değerlendirmeye, gazetecilik faaliyeti kapsamında veya Türk Ceza Kanunu veya Terörle Mücadele Kanunu kapsamında tutuklu bulunan gazeteciler/medya çalışanları alınmıştır)
22 gazeteci ve 10 gazete dağıtımcısı 2015 yılına cezaevinde girdi. Gazetecilerin 14’ü ve dağıtımcıların tamamı Kürt medyasına mensuplar ve Terörle Mücadele Kanunu ile Türk Ceza Kanunu kapsamında “örgüt” bağlantılı olarak hapiste bulunuyor. Geçen yıl aynı dönemde, 59 gazeteci ve 23 dağıtımcı hapisteydi.
Rapor döneminde DİHA Şırnak muhabiri Faysal Tunç, DİHA Erzurum Hınıs muhabiri Mensur Küçükkarga, Yurt gazetesi, Asi gazetesi ve Suriye Devlet Televizyonu Hatay muhabiri Hasan Kabakulak tahliye oldular.
Hapiste ‘Kürdistan Topluluklar Birliği-Türkiye’ (KCK) ‘PKK’ ve ‘DYG’den 14, ‘ Maoist Komünist Partisi’nden 1, ‘Marksist Leninist Komünist Partisi’nden (MLKP) bir, ‘Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi’ (DHKP-C), Direniş Hareketi’, ‘Türkiye Komünist Emek Partisi/Leninist’ (TKEP/L), İBDA/C, “Paralel Darbeci Örgüt” ve ‘Ergenekon Örgütü Mersin Teşkilatı, Türk İntikam Birliği Teşkilatı ve İç Örgüt’ davalarından birer olmak üzere 22 gazeteci bulunuyor.
22 gazeteciden 18’i hükümlü, üçünün davası, birinin soruşturması sürüyor.
Azadiya Welat gazetesinden 5 gazeteci hükümlü ve hapiste; Dicle Haber Ajansı’ndan (DİHA) 3 gazeteci hapiste; biri eski çalışan olmak üzere ikisi hükümlü, birinin de davası sürüyor. Özgür Halk dergisinden 4 gazeteci hapiste, üçü hükümlü biri yargılanıyor; bir Radyo Dünya yetkilisi, bir Hevi Jine dergisi yetkilisi hükümlü…
KCK – PKK – DYG / Hükümlüler: Ali Konar (Azadiya Welat Elazığ temsilcisi- 7 yıl 6 ay), Ferhat Çiftçi (Azadiya Welat Antep temsilcisi- 22 yıl, 8 ay), Hamit Dilbahar/Duman (Azadiya Welat yazarı- 16 yıl), Kamuran Sunbat (DİHA Çukurova eski muhabiri- 11 yıl, 11 ay), Kenan Karavil (Radyo Dünya Yönetmeni- 19 yıl, 9 ay), Nuri Yeşil (Azadiya Welat Tunceli temsilcisi- 1 yıl, 7 ay), Sevcan Atak (Özgür Halk dergisi editörü- 7 yıl, 6 ay), Seyithan Akyüz (Azadiya Welat Adana temsilcisi- 22 yıl, 6 ay), Şahabettin Demir (DİHA Van muhabiri- 4 yıl), Mikail Barut (Özgür Halk dergisi editörü- 7 yıl 6 ay), Yılmaz Kahraman (Özgür Halk dergisi editörü- 10 yıl hapis), Gurbet Çakar (Hevi Jine dergisi yazı işleri müdürü- 7 yıl 6 ay hapis).
KCK – PKK – DYG / Yargılananlar: Cüneyt Hacıoğlu (DİHA Uludere muhabiri), Sebahattin Sumeli (Özgür Halk dergisi editörü).
DHKP-C/Hükümlü: Mustafa Gök (Emek ve Adalet dergisi Ankara temsilcisi – ömür boyu hapis).
MKP / Hükümlüler: Erdal Süsem (Eylül Hapishane dergisi editörü – ömür boyu hapis)
MLKP / Hükümlüler: Hatice Duman (Atılım Dergisi sahibi ve yazı işleri müdürü – ömür boyu hapis).
Direniş/ Hükümlü: Erol Zavar (Odak dergisi yazı işleri müdürü).
Ergenekon Mersin/ Türkiye İntikat Birliği Teşkilatı (TİBT) ve İç Örgüt: Mikdat Algül (Mezitli FM genel yayın yönetmeni ): 65 yıl ceza aldı, dosyası Yargıtay’da. “Cemaat” yargıçlarını şikayet ettikten sonra Ankara Sincan Cezaevi’ne nakledildi. Şikayeti değerlendiriliyor.
TKEP/L / Hükümlü: Sami Tunca (Yeni Evrede Mücadele Birliği Dergisi yazı işleri müdürü)
“Paralel darbeci örgüt” yöneticiliği: Hidayet Karaca (Samanyolu Yayın Grubu başkanı)
İBDA/C / hürriyetten yoksun bırakmak/ Hükümlü: Yakup Köse (Milat gazetesi yazarı)
Dağıtımcılar-çalışanlar
10 dağıtımcı ve çalışanın tamamı ‘KCK-PKK-DYG’ davalarından cezaevinde bulunuyor. Dağıtımcıların 8’i hükümlü, 2’si yargılanıyor,
KCK-PKK-DYG / Hükümlüler: Cengiz Doğan (Fırat Dağıtım – Azadiya Welat Nusaybin çalışanı – 3 yıl, 7 ay), Mikail Çağrıcı (Azadiya Welat Diyarbakır dağıtımcısı, müebbet), Sibel Mustafaoğlu (Fırat Dağıtım Antep çalışanı – 21 yıl, 6 ay), Veysi Arancak (Fırat Dağıtım İstanbul çalışanı – 9 yıl, 8 ay, 15 gün), Salman Akpınar (Fırat dağıtım çalışanı- İki kez müebbet ve 7 yıl 8 ay), Neval Aydın (Azadiya Welat Adana dağıtımcısı, 7 yıl, 6 ay), Mevlüt Ayağ (Fırat Dağıtım Batman çalışanı 7 yıl 6 ay), Baran Karadağ (Azadiya Welat Erdiş Dağıtımcısı, 7 yıl 6 ay).
KCK-PKK-DYG / Yargılananlar: Ahmet Boltan (Azadiya Welat Diyarbakır Dağıtımcısı), Mehmet Emin (Azadiya Welat Diyarbakır çalışanı).
Karaca tutuklandı: Hükümete darbe yaptıkları şüphesiyle 14 Aralık’ta gözaltına alınan ancak hakimlik sorgusunda sorulara yanıt vermeyerek “susma hakkını” kullanan Samanyolu TV Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca “yasadışı örgüt yöneticiliği” suçlamasıyla tutuklandı (19 Aralık).
Yakup Köse tutuklandı: 28 Şubat döneminde, eyleme katılmaktan 14 yaşındayken İBDA-C üyeliğinden 10 yıl hapiste kalan gazeteci Yakup Köse, Bandırma Cezaevi’ndeyken operasyon yapan görevlilere direnmekten verilen yedi yıllık hapis cezası onanınca tutuklandı (16 Aralık).
Arnavutköy’de gözaltına alındıktan sonra yakınlarına bıraktığı notta “Benim çocukluğumu çaldılar, şimdi de çocuklarımınkini çalmaya çalışıyorlar. İzin vermeyin!” diye yazan Köse Metris Cezaevi’ne gönderildi.
DİHA muhabirine tutuklama: Erzurum’un Hınıs İlçesi’nde Kobanê eylemlerine katıldığı ileri sürülen DİHA Ajansı muhabiri ve Atatürk Üniversitesi İletişim Fakültesi Gazetecilik bölümü öğrencisi Mensur Küçükkarga tutuklanarak Erzurum H Tipi Kapalı Cezaevi’ne gönderildi (22 Ekim). Küçükkarga, 25 Aralık’ta çıkarıldığı davanın açılışında tahliye edildi.
Kabakulak’a 20 ay sonra tahliye: Hatay 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Suriye ajanlığı ve casusluk yaptığı, Suriye uyruklu bir muhalifin Suriye’ye kaçırılmasına yardım ettiği suçlamalarından dolayı tutuklu yargılanan Yurt gazetesi muhabiri Hasan Kabakulak hakkında 20 ay sonra tahliye kararı verdi (1 Ekim).
Gözaltılar
Ekim-Kasım-Aralık’ta, aralarında üç Almanyalı haberci, Kürdistan TV Diyarbakır Temsilcisi Mehmet Eren, sunucu Sedef Kabaş, gazeteciler Soner Yalçın ve Ekrem Dumanlı’nın da olduğu 43 gazeteci gözaltına alındı, ikisi gözaltına alınırken darp edildi. 2013’ün aynı döneminde 5 gözaltı yaşanmıştı.
Sunucuya twitter gözaltısı: Gazeteci ve televizyon spikeri Sedef Kabaş, Twitter hesabından “17 Aralık soruşturmasına takipsizlik kararı veren hâkimin ismini unutmayın” mesajını paylaştığı için “terörle mücadelede görev almış görevlilerin hüviyetlerini açıklamak ve bu yolla kişileri hedef göstermek” suçunun işlendiği iddiasıyla gözaltına alındı. Evi aranan, telefon ve bilgisayarlarına el konulan Kabaş, savcılıkça adli kontrol talebiyle nöbetçi mahkemeye çıkarılmasından sonra serbest bırakıldı (30 Aralık).
Baransu’ya gözaltı: Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu, Twitter mesajları nedeniyle açılan davada ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı (30 Aralık).
Keleş’e gözaltı: DİHA muhabiri Selman Keleş, Erzurum Atatürk Üniversitesi’nde bir Kürt öğrencinin alıkonulmasının protesto edildiği eylemde gazeteci olduğunu belirtmesine karşın 39 kişiyle birlikte gözaltına alındı (21 Aralık).
Dumanlı’ya dört gün gözaltı: Darbe şüphesiyle 14 Aralık’ta gözaltına alınan Zaman Gazetesi yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı yurt dışına çıkış yasağı karşılığında serbest bırakıldı (19 Aralık).
Dört gazeteciye gözaltı: Hükümetin egemenliğine zarar vermekle suçlanarak 14 Aralık’ta gözaltına alınan veya gözaltı listesinde bulunan gazeteci-yazar Fahri Sarrafoğlu, Zaman gazetesi yazarı Ahmed Şahin, eski Zaman gazetesi yazarı Hüseyin Gülerce veBugün gazetesi yazarı Nuh Gönültaş ifade verdikten sonra serbest kaldılar (18 Aralık).
Yıldıztan’a gözaltı: DİHA stajyer muhabiri Beritan Yıldıztan, Yüksekova’da polisin bir genci öldürmesinden sonra yapılan eylemler sırasında gözaltına alındı (8 Aralık).
Baransu’ya gözaltı: Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu, dört ayrı dava kapsamında hakkında Ankara’da çıkarılan yakalama kararı nedeniyle İstanbul’da gözaltına alındı; adliyede ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı (22 Kasım).
Gün TV muhabirine gözaltı: Diyarbakır’da polis, Gün TV çalışanlarının kaldığı eve gece baskın yaptı; 2007’de hakkında arama kararı olan muhabir Kübra Söylemez’i gözaltına aldı, iki gün sonra serbest bıraktı (19 Kasım).
Aytaç’a gözaltı: Polis Akademisi eski öğretim üyesi ve Taraf eski yazarı Önder Aytaç bu yıl ikinci kez gözaltına alındı. Aytaç’ın, “devlet büyüklerine hakaret”ten yürüyen soruşturmada ifadesi alındı (13 Kasım).
Şiddet üstüne gözaltı: Kürdistan TV Diyarbakır Temsilcisi Mehmet Eren ve yanındaki gazeteciler, Kobani’ye giden Peşmerge konvoyunu izlerken “konvoydan ayrılmadıkları” iddiasıyla polis saldırısına uğradı; ardından gözaltına alındı (31 Ekim).
Yurt muhabirine gözaltı: İstanbul Validebağ’da çevre tahribatına tepki gösterenleri izleyen Yurt gazetesi muhabiri Hakan Akpınar gözaltına alındı; ertesi sabah serbest kaldı (26 Ekim).
Yalçın’a “ifade” gözaltısı: Odatv imtiyaz sahibi ve Sözcü gazetesi yazarı Soner Yalçın, Denizli’de kaldığı otelde, bir şikayet kapsamında hakkında yakalama kararı bulunduğu gerekçesiyle gözaltına alındı; ifade verdikten sonra serbest bırakıldı (26 Ekim).
Genç’e gözaltı: Atılım gazetesi müdürü Mehmet Ali Genç hakkında arama kararı olduğu gerekçesiyle İstanbul Kadıköy’de gözaltına alındı; karakolda ifadesi alındı (19 Ekim).
Yazara gözaltı: Adana’da “Fuat Avni Firavun Sarayındaki Musa” kitabının yazarı gazeteci Aytekin Gezici, twitter üzerinden Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan Davutoğlu, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ’a hakaret ettiği gerekçesiyle gözaltına alındı, evi arandı, cep telefonu ve bilgisayar harddiskinin imajları alındı (17 Ekim).
Üç haberciye gözaltı: IŞİD’in Kobanê’ye saldırılarına dikkat çekmek isterken Diyarbakır’da TRT binası önünde eylemci kadınlarla birlikte gözaltına alınan DİHA muhabiri Gökhan Altay ile JİNHA muhabirleri Kader Gözüoğlu ve Melek Yüksel serbest bırakıldı (12 Ekim).
Üç Almanyalı gazeteciye gözaltı: Diyarbakır’da Kobanê eylemlerini izleyen Björn Kietzmann, Chris Grodotzski veRuben Neugebauer “eylem yönlendirdikleri” şüphesiyle gözaltına alındı (11 Ekim).
Zorbay’a gözaltı: Polis, İstanbul Üniversitesi’nde IŞİD protestolarını izleyen sendika.org muhabiri Pelin Zorbay’ı darp ederek gözaltına aldı (9 Ekim).
20 haberciye gözaltı: Suriye’nin Kobanê kantonundan Urfa Suruç’a geçen 20 kadar yerel gazeteci ve medya çalışanı Mürşitpınar Sınır Kapısı’nda gözaltına alındı (5 Ekim).
Saldırı, Tehdit ve Engellemeler
Ekim-Aralık 2014 döneminde 33 medya temsilcisi, 2 İnternet sitesi ve 1 Twitter hesabı saldırıya uğradı; 2 sözlü saldırı olayı yaşandı. 4 gazeteci tehdit edildi. 2013’ün aynı döneminde medya çalışanlarına, bir gazete ve iki İnternet sitesine yönelik en az 27 fiili saldırı, 12 sözlü saldırı veya tehdit olmuştu.
İki haberciye şiddet: Akdeniz Üniversitesi Hastanesi’ne haber yapmak için giden İHA Antalya Haber Müdürü Sabri Çağlar ile muhabir Alparslan Çınar otopark görevlilerinin saldırısına uğradı (8 Aralık).
Maç sonrası hakaret ve tehdit: PTT 1. Lig’de Kayserispor’a maç kaybeden Osmanlıspor’un Teknik Direktörü Osman Özköylü, bir basın toplantısında gazetecilerin üzerine yürüdü, hakaret etti ve bir kadın gazeteciyi tehdit etti (7 Aralık).
Üç haberciye saldırı: Kocaeli’nde Brisa Fabrikası yetkililerinin çevre toplantısını izleyen Kocaeli gazetesinden Erhan Altıparmak, Özgür Kocaeli muhabiri Ayşegük Kalaycı ve Demokrat Kocaeli muhabiri Suriye Çatak polis saldırısına uğradı (7 Aralık).
Sosyal medyadan ölüm tehdidi: Taraf yazarı Amberin Zaman, “IŞİD Türkiye’de gazeteci kaçıracak” yazısının yayımlanmasından sonra Twitter üzerinden tehditler aldı (30 Kasım).
Al Jazeera Türk sitesi hacklendi: Al Jazeera Türk sitesi, kendilerini Suriye Elektronik Ordusu diye adlandıran bir grubun sabotajına uğradı (27 Kasım).
Özmen’e saldırı: Zaman gazetesi yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı’nın koruması, TÜYAP Kitap Fuarı’nda gazeteciye soru soran Yeni Akit gazetesi muhabiri Mehmet Özmen’e saldırdı (16 Kasım).
Korumalar habercilere saldırdı: Kaleci Volkan Demirel’i korumaları, Türkiye-Kazakistan futbol maçından sonra Fanatik gazetesi muhabiri Metin Karabaş, Habertürk gazetesinden Uğraş Özyurt ve Gökhan Kılınçer’e saldırdı (16 Kasım).
İki haberciye saldırı: Halkların Demokratik Kongresi’nin Ankara’daki 5. Genel Kurulu’nu izlemek isteyen Rûdaw Medya Grubu’ndan kameraman Esad Aydın ile montaj sorumlusu Faruk Albayrak saldırıya uğradı; kameraları kırıldı (15 Kasım).
Öz’e saldırı: Karşı gazetesinde hakları için mücadele veren Burak Öz, TÜYAP standında Karşı gazetesi sahibi Turan Ababey’in saldırısına uğradı (12 Kasım).
Başaran’ın hesabı ele geçirildi: Kimliği belirsiz bir kişi, Radikal.com.tr sitesi yayın koordinatörü Ezgi Başaran’ın Twitter hesabını ele geçirdi (11 Kasım).
Haberciye sokakta saldırı: Yozgat Yenigün gazetesi yayın yönetmeni Evren Kurban, yazılarında Yozgat Belediye Başkanı Kazım Arslan’ı eleştirmesi nedeniyle tehditler aldıktan sonra üç kişinin saldırısına uğradı. Kurban’ın kolu kırıldı (10 Kasım).
İki muhabire saldırı: İstanbul Validebağ’da eylemleri bastıran polis, tazyikli suyla Cumhuriyet Gazetesi muhabiri Kayhan Ayhan ve Ulusal Kanal muhabiri Deniz Çağlayan’ın yaralanmasına neden oldu. Ayhan’ın başı yarıldı (10 Kasım).
Habercilere kötü muamele: Gazeteciler, Başbakan Davutoğlu’nun Bursa mitinginde, eni yarım metre olan dar bir kafesi andıran demir parmaklıklar arasında çalıştı. Habercilere servis edilen yemekler, “yemek servisi yokmuş” denilerek geri alındı. Otel görevlileri su istendiğinde “Sizin rütbeniz yok, size su parayla” denildi. Başbakanlık korumaları AKP İl Başkanlığı önünde “Defolun gidin” diyerek habercileri kovdu (8 Kasım).
Muhabire suyla saldırı: Yüksekova Haber gazetesi muhabiri Kadir Kaya, Eğitim-Sen Hakkâri Şubesi’nin eylemini izlerken polisin tazyikli su saldırısıyla yaralandı; kamerası kırıldı. Gazeteci şikayetçi oldu (6 Kasım).
TV muhabirine polis saldırısı: Kürdistan TV Diyarbakır Temsilcisi Mehmet Eren ve yanındaki gazeteciler, Kobani’ye giden Peşmerge konvoyunu izlerken “konvoydan ayrılmadılar” diye polis saldırısına uğradı (31 Ekim).
Silahla tehdit ve plastik mermi: Yüksekova’da polis, üç askerin öldürüldüğü yerde sokak kameralarını incelenmesini görüntüleyen Doğan Haber Ajansı Yüksekova muhabiri Hamit Erkut’u “Topuklarına sıkarım” diye tehdit etti. DİHA muhabiri Nedim Türfent zırhlı araçtan sıkılan plastik mermiyle sırtından yaralandı(29 Ekim).
Agos sitesine siber saldırı: Agos gazetesi sitesi, kendilerini “Anti Security Team” olarak adlandıran bir grubun siber saldırısına uğradı (26 Ekim).
Gazeteci hedef gösterildi: AKP Siirt milletvekili Osman Ören’in, Siirt’teki Kobanê eylemlerinin görüntülerini yaydığı için Siirt’ten Öte haber sitesi yayın yönetmeni ve İHD Şube Başkanı Zana Aksu’yu hedef haline getirdiği iddia edildi (25 Ekim).
TRT ekibine saldırı: TRT Arapça kanalı muhabirleri Adnan Ali ve Jaber Alsayadı, Gaziantep’te Suriye uyruklu kişileri sahte pasaportla Avrupa’ya götürdüğü için izlediği bir şebeke üyelerinin bıçaklı saldırısına uğradı (23 Ekim).
El Cezire Türk’e baskın: Sosyalist Demokrasi Partisi üyesi yedi kişi, “Kobani Kazanacak” yazılı pankartı asmak için El Cezire Türk kanalının Ankara bürosunu bastı (17 Ekim).
Validen muhabire tehdit: Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna, Sinop’taki babasına ait arazide antik bulgular çıktığını yazan Cumhuriyet gazetesi muhabiri Selda Güneysu için “O muhabiri biraz meşhur edeceğiz” diyerek tehdit etti (13 Ekim).
Muhabire darp ve mermili tehdit: Şırnak’ın İdil ilçesinde özel harekat polisince durdurulan DİHA muhabiri Mehmet Zeki Çiçek saldırıya uğradı. Polislerin basın kimliğini göstermesine rağmen Çiçek’e silah doğrultarak ateş açtıkları, şans eseri kurşunların Çiçek’e isabet etmediği iddia edildi (10 Ekim).
Durukan’a sözlü saldırı: Suriye sınırındaki Suruç’ta bazı HDP’liler, bölgede görev yapan Milliyet gazetesi muhabiri Namık Durukan için “polisin, askerin adamı” gibi ifadeler kullanarak gazeteciyi hedef gösterdi (10 Ekim).
Bıçaklı saldırı: Batman’da Kobanê eylemlerini izleyen DİHA muhabiri Bilal Güldem ve Posta Gazetesi’nden Bulut Kutlu, kitle içinden maskeli iki kişinin bıçaklı ve yumruklu saldırısına uğradı. Kutlu’nun fotoğraf makinesi zarar gördü (8 Ekim).
Ayber’e saldırı: İstanbul Beyoğlu’nda polis, IŞİD karşıtı eylemleri izleyen Hayat TV muhabiri Duygu Ayber’e saldırdı, birçok haberciyi de engelledi (6 Ekim).
BBC aracına gazlı saldırı: Suriye’nin Kobani bölgesindeki çatışmaları Urfa Suruç’tan izleyen BBC ekibinin aracına polis iki gaz kapsülü attı. Haberciler araçlarını izleyen zırhlı araçtan düzenlenen saldırıyı kaydetti. Araçta BBC muhabiri Paul Adams, Piers Scholfield ve araca sığınan Sendika.Org sitesi muhabiri Murat Bay de vardı. Araç kısmen yandı (5 Ekim).
Adanır’a saldırı: Polis, gazeteci Bedri Adanır’ın olayları izlemek için bindiği içi yolcu dolu Mardin Nusaybin Belediyesi’ne ait bir minibüsü gaz bombasıyla hedef aldı. Kendini minibüsten dışarıya atan gazeteci yaralandı. Araçsa tamamen yandı (5 Ekim).
Dört haberciye bıçaklı saldırı: Diyarbakır Bağlar’da IŞİD karşıtı eylemleri izleyen Azadiya Welat gazetesinden Bişar Durgut ve Nihat Kutlu ile JINHA Ajansından Beritan Canözer ve Sarya Gözüoğlu bıçaklı ve yumruklu saldırıya uğradı. Olayla ilgili IŞİD yanlısı olduğu sanılan bir grup suçlanıyor (2 Ekim).
Soruşturmalar, Açılan / Süren Davalar, Kararlar
Ekim-Aralık döneminde 4 gazeteci TMK uyarınca 268 yıl 6 ay hapis istemiyle yargılandı. Bu dönemde, 3 gazeteci yolsuzluk haberlerinde “suçlu ilan ettikleri” iddiasıyla ertelemeli beşer ay hapse mahkum edildi; üçüne “gizliliği ihlal ve yargıyı etkilemeye teşebbüs”ten, birine “iftira”dan yeni dava açıldı.
Demokratik Ulus’a 17 dava: Demokratik Ulus gazetesi sorumlu yazı işleri müdürü Arafat Dayan, Terörle Mücadele Kanunu’nun (TMK) “Bölücülük propagandası” ile ilgili 7/2 maddesine muhalefetten yeni açılan 16 dava kapsamında 5 Mart’ta hakim karşısına çıkacak. Yargılamalar İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapılacak. Dayan hakkında aynı gerekçeyle açılan bir dava da Bakırköy 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ele alınacak.
Özgür Gündem müdürüne 7 dava: Özgür Gündem gazetesi sorumlu yazı işleri müdürü Reyhan Çapan da, 21 Şubat-29 Mart 2014 döneminde çıkan haberler için TMK’nın 6/2 veya 7/2 maddelerinden yeni açılan beş ceza davası kapsamında 5 Mart’ta İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne çıkacak. Çapan’ın 2012’de açılan ve İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren davasına da 16 Şubat’ta bakılacak. Tekzip yayımlamadığı gerekçesiyle İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde açılan dava da 22 Ocak’ta işlem görecek.
Tunca Dink anmasından sanık: Türkiye Komünist Emek Partisi/Leninist (TKEP/L) örgütüne üyelikten hükümlü olan Mücadele Birliği gazetesi yazı işleri müdürü Sami Tunca, Hrant Dink anması ve çeşitli eylemlere katıldığı gerekçesiyle İstanbul Anadolu 11. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. Dava 14 Ocak’ta sürecek (29 Aralık).
Gezi eylemleri sırasında gözaltına alınan Tunca’nın yargılanmasına 26 Şubat’ta devam edilecek. Tunca’nın bir kez “örgüt üyeliği”nden, 15 kez de “örgüt propagandası”ndan cezalandırılması isteniyor. Tunca, tahliye edildiyse de Adana 7. Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi’nin “örgüt üyeliği”, “patlayıcı madde bulundurmak”, “örgüt propagandası yapmak”tan verdiği 11 yıllık bir hapis cezasından hükümlü olduğundan cezaevinden çıkamadı.
Gazeteciye ertelemeli hapis: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Gezi eylemlerinde yaşamını yitiren Ahmet Atakan ile ilgili haberlerde “Kin ve düşmanlığa tahrik” edildiği iddiasıyla soL gazetesi sorumlu müdürü Hafize Kazcı’yı 1 yıl 6 ay 22 gün hapse mahkum etti. Ceza ertelendi, Kazcı’ya iki yıl adli denetim getirildi (28 Aralık).
İmrek’e takipsizlik: İstanbul Cumhuriyet Savcılığı, Gezi Parkı eylemleri yıldönümünde darp edilen Evrensel gazetesi muhabiri Erdal İmrek’in şikayetiyle ilgili “Polisin zor kullanma yetkisi var” tespitiyle takipsizlik kararı verdi (25 Aralık).
Yargıtay bazen onadı, bazen bozdu: Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Devrimci Karargah örgütüne üyelikten mahkum edilen Red dergisinden Hakan Soytemiz’in cezasını ve gazetevatan.com sitesi yayın yönetmeni Aylin Duruoğlu’nun beraatini onadı (24 Aralık).
Bilim ve Gelecek dergisi editörü Baha Okar, Devrimci Hareket dergisinden Mehmet Yeşiltepe, Demokratik Dönüşüm Dergisi’nden Özgür Aytulun ve Türkiye Gerçeği yayın kurulu üyesi Selda Başusta’ya üyelikten verilen cezalar da bozuldu. Aynı dergiden Mehmet Güneş’e yardımdan verilen cezanın “üyelik” olarak ağırlaştırılması da talep edildi. Eski Emniyet müdürü Hanefi Avcı’ya “Haliçte Yaşayan Simonlar” kitabından verilen ceza, 2012’de çıkarılan Şartlı Af Kanunu uyarınca askıya alındı.
Muhabire “örgüt üyeliği” davası: Gezi sürecinde ağır yaralanan Berkin Elvan’ın tedavisi sırasında hastane önüne desteğe gidenlerden Yürüyüş dergisi muhabiri Cansu Güneş Seferoğlu 10 kişiyle birlikte örgüt üyeliğinden yargılanıyor (24 Aralık).
AYM’den ikinci ret: Anayasa Mahkemesi, dört eski bakanla ilgili Meclis Soruşturma Komisyonu haberlerine getirilen yayın yasağına karşı, gazeteciler Adnan Keskin ve Banu Güven ile akademisyenler Yaman Akdeniz ve Kerem Altıparmak’ın yaptığı bireysel başvuruları reddetti (19 Aralık).
Yüksekova “genel” yasağı kalktı: Hakkari Sulh Ceza Hakimliği, Cumhuriyet gazetesinin itirazıyla, Yüksekova’da üç askerin öldürülmesiyle ilgili genel yayın yasağını kaldırdı; “olay yeri cenaze görüntülerine” dair yasağına soruşturma sonuna kadar yol verdi (18 Aralık).
Yıldız ve Küçükkaya’ya beraat: Cumhuriyet gazetesi eski yayın yönetmeni İbrahim Yıldız ve eski sorumlu müdürü Aykut Küçükkaya Dışişleri Bakanlığı’nda Suriye’ye yönelik planların tartışıldığı toplantının ses kayıtlarını yayımlamaktan beraat ettiler. Yıldız ve Küçükkaya İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 10 yıl kadar hapis istemiyle yargılanıyordu (17 Aralık).
Yücel ve Şimşek de sanık: Aydınlık gazetesi yayın yönetmeni Mustafa İlker Yücel ile sorumlu müdürü Murat Şimşek de Suriye tapelerini yayımlamaktan yargılanıyor (17 Aralık).
Öcalan kitabına sansür kalktı: Diyarbakır 1. Sulh Ceza Hakimliği, PKK lideri Abdullah Öcalan’ın “Kürdistan Devrim Manifestosu, Kürt Sorunu ve Demokratik Ulus Çözümü” kitabına konulan el koyma ve toplatma kararını kaldırdı (11 Aralık).
AYM yetki yönünden reddetti: Anayasa Mahkemesi, dört eski bakan ilgili yolsuzluk ve rüşvet iddialarını araştıran Meclis Komisyonu’yla ilgili haberlere konan yayın yasağının kaldırılması için başvuran CHP milletvekili Mahmut Tanal’a oyçokluğuyla “Dava açma ehliyetiniz yok” yanıtı verdi (10 Aralık).
Basılmamış habere tedbir: Kayseri 6. Asliye Hukuk Mahkemesi, Kayseri Deniz Postası sitesinin henüz yayınlamadığı haberi için “ihtiyati tedbir” kararı verdi; site yetkilileri karara itiraz edince de yayınlanacak haberin örneği istendi (5 Aralık).
Say’a beraat istendi: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Twitter üzerinden Ömer Hayyam’a ait bir rubai paylaştığı için “dini değerleri aşağılamak” iddiasıyla ertelemeli 10 ay hapse mahkum edilen piyanist Fazıl Say için beraat istedi (27 Kasım).
Esprili mesaja soruşturma: Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Vekili Nejat Birecik, Ankara Ekin Tiyatrosu’yla Ordu iline turneye giden oyuncu Tuncer Yığcı’nın, Facebook hesabında esprili bir dille yazdığı “Ordu… Göreve…” sözüyle ilgili soruşturma başlattı (25 Kasım).
Üç gazeteciye “Tanrı” cezası: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, BirGün gazetesi sorumlu müdürü İlker Yaşar, imtiyaz sahibi Bülent Yılmaz ve eski İnternet editörü Ufuk Çalışkan’a “dinî değerleri aşağılamak” iddiasıyla 7 ay 17 gün hapis cezası verdi. “Tanrı (cc)” Twitter kullanıcısının yazdığı iki yazıdan Yaşar ve Yılmaz’a verilen ceza 4 bin 500 TL para cezasına çevrildi; Çalışkan için hüküm ertelendi (25 Kasım).
Berkin Elvan haberine para cezası: Evrensel gazetesi imtiyaz sahibi Mehmet Arif Koşar ve sorumlu müdür Vural Nasuhbeyoğlu hakkında, Gezi sürecinde ağır yaralandığında Berkin Elvan’ın kimliğini “Direniş engel tanımaz” ve “Üzerler gözaltında” haberlerinde açık yazdıkları gerekçesiyle verilen 20 bin TL’lik para cezası Yargıtay’a taşındı (20 Kasım).
Üç haberciye hapis: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 17 Ocak 2014’te çıkan “Bilal’in vurgun planı” haberiyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın oğlu Bilal Erdoğan’ın Etiler Okulu üzerindeki projelerini aktaran Yurt gazetesi eski muhabiri Meriç Şenyüz ve Mehmet Demirkaya’yı “kişileri suçlu ilan etmek” iddiasıyla ertelemeli beş ay hapse mahkum etti (20 Kasım).
Ulusal Kanal muhabiri Özer Sürmeli de, rüşvet ve yolsuzluk iddialarını “Tuvalette rüşvet teslimatı” şeklinde haberleştirdiği için “kişileri suçlu göstermek”ten ertelemeli beş ay hapse mahkum edildi.
Taraf’a iki dava: Taraf muhabiri Aysun Yazıcı hakkında, yolsuzluk operasyonunda tutuklanan Türkiye Halk Bankası eski genel müdürü Süleyman Aslan ile ilgili haberde “soruşturmanın gizliliğini ihlal ettiği ve “adil yargılamayı etkilediği” iddiasıyla dava açıldı. 8,5 yıl hapsi istenen gazeteci, 17 Mart’ta İstanbul Anadolu Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak. 25 Aralık yolsuzluk haberine açılan bir dava da 19 Mart’ta (19 Kasım).
Polise yaralama dava: Birgün gazetesinin gönüllü foto-muhabiri Pembegül Gökçek’e, İstanbul Beyoğlu’ndaki Soma kazası protestoları sırasında TOMA’dan su sıkan polis hakkında “kasten yaralama”dan üç yıl hapis istemiyle dava açıldı (17 Kasım).
Özay ve Özkaya’ya dava: Yolsuzluk operasyonunda tutuklanan Türkiye Halk Bankası eski Genel Müdürü Süleyman Aslan’ın şikayetçi olduğu Taraf gazetesi Ankara temsilcisi Hüseyin Özay hakkında “soruşturmanın gizliliğini ihlal” ve “adil yargılamaya etkileme” iddiasıyla 9 yıl hapis istemiyle dava açıldı (15 Kasım).
Taraf muhabiri Hüseyin Özkaya’ya da, 17 Aralık 2013’te evindeki ayakkabı kutularında 4,5 milyon dolar çıktığı iddia edilen Süleyman Aslan ile ilgili 10 haberle ilgili aynı gerekçelerle dava açıldı. Dokuz yıl hapsi istenen Özkaya, İstanbul’daki dava için Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde talimatla ifade verdi (14 Kasım).
Yayın yasağına itiraz: Cumhuriyet gazetesi, Yüksekova’da üç askerin öldürülmesiyle ilgili yayın yasağına itiraz etti (14 Kasım).
Kapmaz’a yurt dışı yasağı kalktı: İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi, KCK yöneticisi ve üyesi oldukları iddiasıyla 45 avukat ve gazeteci-yazar Cengiz Kapmaz’ın yargılandığı davada yurt dışına çıkış yasağını ve tüm adli tedbirleri kaldırdı. Dosyanın Anayasa Mahkemesi’ne taşınması reddedildi. Dava, 7-8 Mayıs 2015’te sürecek (13 Kasım).
Gazeteciye “sınırı ihlal” davası: Urfa-Rojava sınırında haber izlerken hakkında Kilis 3. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “sınırı ve askeri bölgeyi ihlal”den dava açılan DİHA muhabiri Nazım Daştan, Antep 21. Asliye Ceza Mahkemesi’nde talimatlı ifade verdi; iddiaları reddetti, “el konulan fotoğraf makinem delil kabul edilsin” dedi (12 Kasım).
Yükselir için şikayet: Anayasa Mahkemesi, 21 Ekim 2014 tarihli “Anayasa Mahkemesi bunu yapar mı?” başlıklı yazısında “yargı görevi yapanı etkilemeye teşebbüs” ettiği iddiasıyla Sabah gazetesi yazarı Sevilay Yükselir hakkında suç duyurusunda bulundu (11 Kasım).
Demirer’e eylem davası: Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesi, gazeteci-yazar Temel Demirer’i, 2012 Newroz Şenliği’ne katıldığı için 147 kişiyle birlikte 2911 Sayılı “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Yasası’na muhalefet”ten yargılıyor. Demirer, savunmasında “23 Nisan, 29 Ekim, Kutlu Doğum Haftası veya Dini Bayramlar’ın neden ‘sakıncasız’ olarak addedilip de 1 Mayıs İşçi Bayramı’nın, Newroz kutlamalarının ‘sakıncalı’ ilan edildiğini kavrayamam” dedi. Dava 6 Nisan 2015’te sürecek (10 Kasım).
Facebook hesabına sansür kalktı: Ankara 4. Sulh Ceza Hakimliği, “Cinsiyetçi hoca istemiyoruz” kampanyasına imza attığı için ÖDTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Teoman Pamukçu’un Facebook hesabının kapatılmasıyla ilgili kararı kaldırdı (9 Kasım).
Vicdani retçiye ceza: Çorlu Askeri Mahkemesi, firar ve izin tecavüzü suçlarından üç ayrı davadan yargıladığı vicdani retçi gazeteci Ali Fikri Işık’ı toplam 25 ay hapse mahkum etti; cezayı 15 bin TL para cezasına çevirdi. Ödenmezse ceza hapse çevrilecek (5 Kasım).
KCK Basın dosyası AYM’de: İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi, 46 medya çalışanının KCK Medya Komitesi’ne üyelikten yargılandığı davada, “özel yetkili yargı” ürünü dosyayı Anayasa Mahkemesi’ne gönderdi. Gazeteciler İsmet Kayhan ve Şerefettin Sümerli hakkındaki yakalama kararı da kaldırıldı. Dava 10 Nisan 2015’te (5 Kasım).
Radyo haklı, RTÜK haksız: Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, 1998’de Tersname programında, JİTEM ve cinayetleri haberini bir gazeteden aktaran İstanbul Özgür Radyo’ya verilen 90 günlük yayın durdurma cezasını haksız buldu; RTÜK itirazını reddetti (27 Ekim).
Demirer’e mahkeme aranıyor: Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi Savcısının, DEP Samandağ İlçe başkanı Mehmet Latifeci ve THKP/C lideri Mahir Çayan’ı anarak “terör örgütü propagandası yapmak”tan ceza istediği gazeteci-yazar Temel Demirer ile ilgili dosya Adana Özel Yetkili mahkeme kapatıldığı için HSYK kararını bekliyor (24 Ekim).
Gazeteciden polisi şikayet: KCK Basın davasından dokuz ay tutuklu kalan Vatan gazetesi muhabiri Çağdaş Ulus, tutuklu polisler Yurt Atayün ve Ömer Köse dahil sekiz polis ve savcı Bilal Bayraktar’ı “belgede sahtecilik” ve “suç uydurmak”tan şikayet etti (17 Ekim).
Gazeteciye “direndin” davası: Gazeteci Rahmi Yıldırım, Ankara’da Gezi eylemlerinde polis şiddetine tepki gösterdiği için “polise direnmek” iddiasıyla Ankara 33. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak. 14 sanıklık dava 10 Şubat’ta (8 Ekim).
Saymaz’a takipsizlik: Gazeteci İsmail Saymaz hakkında “Esas Duruşta Cinayet” kitabında Sevag Balıkçı cinayeti sanığının fotoğrafını izinsiz kullanmaktan yürütülen soruşturmada takipsizlik çıktı. Savcı, “Toplu halde çekilen kışla fotoğrafı özel hayat olamaz” dedi (8 Ekim).
Dinlemeye karar veren yargıçlara soruşturma: HSYK 3. Dairesi, MİT’in talebi üzerine gazeteci-yazar Mehmet Altan’ın telefonlarının 2008-2009 yıllarında “Pastör” ve “Quaramaddin Fatimi” kod adlarıyla dinlenilmesine karar veren ve “uluslararası terör” ve “casusluk” gerekçelerini kabul eden üç yargıca soruşturma açılmasına izin verdi (3 Ekim).
Danıştay, gazeteciler Yasemin Çongar, Ahmet Altan, Markar Esayan, Amberin Zaman ve Mehmet Baransu’nun telefonlarının kod isimlerle dinleyen MİT görevlilerine soruşturma açılması kararını onamıştı.
Musul yasağı kalktı: Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi, Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu personelinin rehin alınmasına ilişkin getirilen yayın yasağını, “mağdurlar Türkiye’ye döndükleri ve güvenlikleriyle ilgili sıkıntının ortadan kalktığı” gerekçesiyle kaldırdı (2 Ekim).
AYM, TİB yetkisini esastan görüşecek: AYM, Torba Kanunu’nda TİB’e, “milli güvenlik”, “kamu düzeninin korunması” ve “suçun önlenmesi” durumlarında ve acil hallerde mahkeme kararı olmadan internet erişimini dört saat içinde engelleme yetkisi veren maddenin Anayasa’ya aykırı olduğuna karar verdi. CHP’nin başvurusuyla düzenleme iptal edildi. Bu durumda İnternet siteleri ancak yargı kararı olursa kapatılabilecek (2 Ekim).
Önerge haberleştirene “iftira” davası: soL gazetesi eski muhabiri Rıfat Doğan, CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun Sevda Tepesi’nin imara açılmasıyla ilgili verdiği soru önergesini 15 Nisan’da haberleştirdiği için yargılanıyor. Doğan, 13 Ocak 2015’te “iftira” iddiasıyla mahkemeye çıkacak (2 Ekim).
Adliye kavgasından muhabire dava: Mehmet Ayvalıtaş davası açılışında salona alınmama yüzünden çıkan kavga nedeniyle Etkin Haber Ajansı muhabiri İsminaz Ergün ve 15 kişiye dava açıldı. Dava 19 Şubat 2015’te İstanbul Anadolu 33. Asliye Ceza Mahkemesi’nde.
Tekzipler
Son üç ayda Cumhuriyet ve Taraf gazeteleri, gündeme getirdikleri yolsuzluk veya fişleme iddialarıyla ilgili olarak tekzip yayımlamak zorunda kaldılar.
Taraf’a Turkuvaz tekzibi: Taraf, 27 Temmuz’da çıkan “Fındıkzadeli Borcu Ödeyememiş” ve “Havuzdan arkadaş çıktı” haberleri nedeniyle ATV ve Sabah gazetesinin sahibi Turkuvaz Televizyon ve Radyo İşletmeciliği’nin gönderdiği tekzibi yayımladı (18 Aralık).
Cumhuriyet’e aynı gün beş tekzip: Cumhuriyet, 23 Ağustos 2014 tarihli “Düzeltme Örgütü” haberinde, Can Dündar’ın yazdığı “Arkadaş’ın Babası” yazı dizisine karşı 25 Aralık yolsuzluk süreci şüphelilerinin hepsinin aynı ihtarname göndermesinin tutarsızlığına işaret etmesi üzerine tekzip yayımlamak zorunda kaldı. Aynı gün gazete dört tekzip daha yayımladı ancak okuyucularına “Haberimizin arkasındayız” mesajı verdi (6 Aralık).
Taraf’a “Kozmik” tekzibi: Taraf, 10 Eylül 2014 tarihli, Hüseyin Özay imzalı “AKP Fişlemesi Halka indi” ve “Yozgat’ta fişleme tamam” başlıklı yazıyla ilgili İçişleri Bakanı Efkan Ala’nın talebiyle bir tekzip yayımladı. Haberde Emniyet Genel Müdürlüğü’nde Kozmik Çalışma Grubu kurulduğu iddia ediliyordu (21 Kasım).
Düzeltmeye bir düzeltme daha: Yasin El Kadı, Cumhuriyet gazetesinde 23 Ağustos 2014’te çıkan ve Can Dündar’ın “Arkadaşın Babası” yazısına cevap ve düzeltme gönderilmesini eleştiren “Düzeltme Örgütü” haberiyle ilgili de düzeltme yayımlattı (12 Kasım).
Hakaret, Kişilik Hakları ve Tazminat Davaları
Ekim-Aralık 2014’te gazeteci Hacı Boğatekin Adıyaman Valisi’nin açtığı davalardan 1.740 TL adli, 20 bin TL de tazminat cezasına mahkum edildi; gazeteci Yakup Önal Tekirdağ Şarköy’de ertelemeli 1.740 TL para cezasına, Antalya’da gazeteci Musa Doğan ağır para cezasını ödeyemeyince bir kamu kuruluşunda yaprak toplama cezasınaçarptırıldı.
Gazeteciler Kemal Göktaş, Nedim Şener, İbrahim Yıldız, Aykut Küçükkaya, Canan Coşkun, Barış İnce, Soner Yalçın, Hakan Gülseven, Merdan Yanardağ, Ali Kemal Karabudak, Cem Küçük, Emre Uslu ve Mehmet Baransu, çizer Mehmet Düzenli, gazete yazarı Üstün Akmen hakaretten yargılanıyorlar.
Geçen yılın aynı döneminde bir gazeteci ertelemeli 1 yıl 2 ay 17 gün hapis cezasıyla birlikte adli kontrole mahkum edilmişti.
Telek’e beraat: İşkence tanıklıklarını ve belgelerini yayınladığı için İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesi’nde iftira ve hakaretten yargılanan ETHA eski sorumlu müdürü Goncagül Telek, İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Sedat Selim Ay’ın açtığı davadan beraat etti (30 Aralık).
Soner Yalçın’a “Bilal” davası: Gazeteci Soner Yalçın’a “Kayıp Sicil/Erdoğan’ın Çalınan Dosyası” kitabında Cumhurbaşkanının oğlu Bilal Erdoğan için “Berkin, Türkiye’nin oğlu. Bilal, babasının oğlu. Berkin, temiz Türkiye’nin simgesi. Bilal, kirli Türkiye’nin simgesi” diye yazdığı için hakaretten yargılanacak. İki yıl dört aya kadar hapsi istenen Yalçın, 3 Mart’ta İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne çıkacak (26 Aralık).
Çizere bir de tazminat davası: Çizer Mehmet Düzenli, ahşap karikatüründeAdnan Hoca’nın (Adnan Oktar) kişilik haklarına saldırdığı iddiasıyla 5 bin TL’lik tazminat davası kapsamında yargılanıyor. Dava İstanbul Anadolu 26. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde. (23 Aralık).
Üstün Akmen’e dava: Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, “TÜSAK Yasa Tasarısı, Meclise Varmadan Ortadan Kaldırılmalı” yazısında kendisine hakaret ettiği iddiasıyla Evrensel gazetesi yazarı Üstün Akmen’e 10 bin TL’lik tazminat davası açtı (18 Aralık).
Bilal’e hakaret davası: Yazar Seray Şahiner hakkında, BirGün’de 7 Ağustos’ta çıkan “Buraları eskiden hep düz liseydi” yazısında Cumhurbaşkanının oğlu Bilal Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açıldı (18 Aralık).
Hakaret cezasından daireye haciz: İzmir’de, yedi yıl önce oğlu Baran’ı öldüren polise hakaret etmekten mahkum olan ancak “katile para vermeyiz” diyen anne Berin Tursun’a haciz konuldu. İcra Müdürlüğü ailenin 5 milyon TL değerindeki beş daireyi satışa çıkardı.
Önal’a hakaretten ceza: Tekirdağ Şarköy’ün Sesi gazetesi yazarı Yakup Önal, kendisine saldıran CHP Belediye Meclis üyesi Hidayet Kaçar’a yönelik “faşist” ve “kalemi gözüne sokacağım” şeklinde ifadeler kullandığı için Şarköy Asliye Ceza Mahkemesi’nce 105 gün adli para cezası karşılığında bin 740 TL ödemeye mahkum edildi. Hükmü ertelenen Önal, beş yıl adli denetim altında tutulacak (11 Aralık).
Hakime hakaret davası: Adalet.org sitesinde “17 Aralık hırsızlık ve yolsuzluklarının üzerini örtmek için 14 tane savcı biraz az değil mi?” diye yazan Hakim Sevgi Övüç hakkında hakaret davası açıldı. Dava, İstanbul Çağlayan 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülüyor (28 Kasım).
Gazeteciye yaprak toplama cezası: Antalya’da gazeteci Musa Doğan, bir iş insanına hakaretten aldığı bin 800 TL’lik cezayı ödeyemeyince 150 saat süreyle bir kamu kurumunda süpürgeyle yaprak toplama cezasına mahkum edildi (26 Kasım).
Bilal’e tazminat yok: Anadolu 29. Asliye Hukuk Mahkemesi, Cumhurbaşkanının oğlu Bilal Erdoğan için “Bilal’i ifadeye niye çağırdılar? Hırsızlıktan çağırdılar, yolsuzluktan çağırdılar, örgüt kurmaktan çağırdılar tamam mı” diyen ve 10 bin TL’lik tazminat istenen CHP Mersin milletvekili Ali Rıza Öztürk’ün sözlerinin hakaret oluşturmadığına hükmetti (22 Kasım).
Sarraf Meclise el attı: 17 Aralık 2013 yolsuzluk ve rüşvet operasyonunda gözaltına alınıp, tutuklanan ve sonra tahliye edilen Rıza Sarraf, CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu hakkında sunduğu 14 soru önergesinde kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu iddiasıyla 70 bin TL’lik tazminat davası açtı (21 Kasım).
Karabudak’a dava: Yurt gazetesi muhabiri Ali Kemal Karabudak hakkında, Cumhurbaşkanının oğlu Bilal Erdoğan’ın “İşte Bilal’in rüşvet pazarlığı” haberi için yaptığı şikayet nedeniyle 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı (20 Kasım).
Hem soruşturma hem tazminat davası: Bolu Cumhuriyet savcısı Zekeriya Öz, 25 Eylül 2014 tarihli “Utanmasını bilmeyen savcı” yazısı nedeniyle Posta gazetesi yazarı Nedim Şener hakkında Bakırköy Asliye Hukuk Mahkemesi’nde 30 bin TL’lik tazminat davası açtı. Yazarla ilgili cezası soruşturması da sürüyor (19 Kasım).
Göktaş’a dava: Milliyet gazetesi muhabiri Kemal Göktaş hakkında, İzmir’de Fevziye Cengiz’in karakolda darp edilmesiyle ilgili iddianame için “skandal” diye yazınca “kamu görevlisine hakaret”ten dava açıldı. Göktaş, İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek dava için Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde talimatla ifade verdi.(14 Kasım).
Uslu zorla getirilecek: İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Taraf’ta 30 Ocak’ta çıkan “Çakma Suikast Hazırlığı” yazısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MİT Müsteşarı Hakan Fidan’a hakaret ve iftirada bulunduğu iddiasıyla yargılanan ancak Belçika’da yaşayan Emre Uslu’nun duruşmaya zorla getirilmesine karar verdi (13 Kasım).
Savcı beraat istedi: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 17 Aralık 2013 yolsuzluk suçlamalarından haklarından takipsizlik verilen Yasin El Kadı, Usame Kutub ve Cengiz Aktürk’ün şikayetiyle “Cumhuriyet” eski yayın yönetmeni İbrahim Yıldız ve haber müdürü Aykut Küçükkaya’yı yargılamaya başladı. Duruşma savcısı, “Soruşturmanın gizliliğini ihlal” ve “hakaret”ten suçlanan gazetecilerin beraatını istedi. Dava 27 Ocak’ta sürecek. (8 Kasım).
İki soruşturmadan birine takipsizlik: İstanbul Terörle Mücadele Şubesi eski müdürü Yurt Atayün’ün, Gerçek Gündem sitesinde çıkan “Emniyette tape depremi” haberi için yaptığı şikayette yayın yönetmeni Barış Yarkadaş için takipsizlik kararı verildi. İstihbaratçı Ömer Köse’nin isteğiyle açılan soruşturma sürüyor (27 Ekim).
Coşkun’a dava: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 25 Aralık yolsuzluk soruşturmasıyla ilgili TÜRGEV yetkilisi Bilal Erdoğan’ın Fatih Belediyesi’ne tarihi bir konağın restorasyonunun acil bitirilmesi için baskı yaptığı iddiasını dile getiren Cumhuriyet gazetesi muhabiri Canan Coşkun’u yargılamaya başladı. Coşkun’un 13 Eylül 2014 tarihli “TÜRGEV’e Hediye Konak” haberi nedeniyle hakaretten hapsi isteniyor. Dava 19 Şubat’ta (27 Kasım).
Barış İnce’ye iki dava: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, TÜRGEV fezlekelerini 3 Mart’ta “Ceplerine duble yol yapmışlar” başlığıyla gündeme getiren BirGün gazetesi yayın yönetmeni Barış İnce’yi “gizliliği ihlal” ve “hakaret”ten yargılamaya başladı. İnce, oğul ve baba Erdoğan, Abdülhamit Çay ve Cengiz Aktürk’ün şikayetçiyle sanık oldu (2 Aralık).
Af değil beraat istiyor: Şarköy Sulh Ceza Mahkemesi, 20 Temmuz 2005’te çıkmaya başlayan “Başkan Pinokyo ve 9 Cüceler” yazı dizisinde dönemin belediye yetkililerini masal yoluyla eleştirdiği için 2 yıl 3 ay 4 gün hapse mahkum olan haftalık Şarköy’ün Sesi gazetesi yazarı Yakup Önal’ın dosyasının 6352 Sayılı 3. Yargı Paketi’nden askıya aldı. Gazeteci beraat etmek istediği için temyiz edeceğini açıkladı (22 Ekim).
Mağden için şikayet: Cem Garipoğlu’nun öldürdüğü Münevver Karabulut’un ailesi, “Cem Garipoğlu’nun “Türklük Halleri ve akıl sağlığıyla bu dünyaya yerleşememe sınavı” yazısında hakaret bulunduğu ve suçun övüldüğü gerekçesiyle Taraf gazetesi yazarı Perihan Mağden’i şikayet etti (21 Ekim).
Baransu’ya zorla getirme: Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu’nun, İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya karşı “hakaret” ve “iftira” suçlarından 6 yıl 8 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılandığı davada zorla getirme kararı verildi (21 Ekim).
Ekşi Sözlük yazarına ceza: İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesi, 13 Temmuz 2011’de Ekşi Sözlük’te, Yusuf Devran’ı Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi dekanlığı görevine “tepeden indiği”ni ileri süren Mikail Boz’u 3 bin TL tazminata mahkum etti (17 Ekim).
İki günde gazeteciye 21 bin 740 TL ceza: Gerger Fırat gazetesi sahibi Hacı Boğatekin, Bodin Mezrası’ndaki ilkokulun prefabrik tuvaletlerinin Adıyaman Valisi’nin ziyaret edeceği bölgeye nakledilip geri getirilmemesini eleştirdiği yazısında “Valiye hakaret”ten verilen bin 740 TL adli para cezasını temyiz edemediğinden Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı (14 Ekim).
Adıyaman 3. Asliye Hukuk Mahkemesi de, ertesi gün, aynı yazı için Boğatekin’i 20 bin TL ödemeye mahkum etti.
Yeni Şafak yazarı için şikayet: Doğan Holding, yazısında onursal başkanları Aydın Doğan’ı vatan hainliğiyle suçlayan Yeni Şafak gazetesinden Cem Küçük’ı şikayet etti (14 Ekim).
Gökçek şikayetçi: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek, Twitter üzerinden “Konya bir ülkedir, Kenya’ya komşudur. Sütçü imam aslında sütçü nine’dir. Melih Gökçek’te sütçüdür. Ankara’yı sağmaktadır” diye yazan sanatçı Atilla Taş’ı şikayet etti (11 Ekim).
Gülen davasına ret: Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi, “Pensilvanya Deniz Baykal’ı da efsunlamış!” yazısında Fethullah Gülen’e iftirada bulunduğu iddiasıyla “Akşam” yazarı Turgay Güler hakkında açılan 50 bin TL’lik tazminat davasını reddetti (10 Ekim).
Üniversiteden hakaret davası: Gaziantep Üniversitesi’nden 50 kadar yetkili, gaziantephaberler sitesinde Haziran’da çıkan dört yazısında kendilerine “çingene güruhlu yöneticiler” demekle suçladıkları gazeteci Murat Güreş’i mahkemeye verdi. Gaziantep 2. Asliye Ceza Mahkemesi, yazılarda kullanılan dilin incelemesi için dosyayı bilirkişiye gönderdi. Dava 29 Ocak’a kaldı (10 Ekim).
Kütahyalı’ya hakaret davası: Rasim Ozan Kütahyalı hakkında, Galatasaray eski futbol teknik direktörü Fatih Terim’in Kulüp başkanı Ünal Aysal ile yaptığı mesajlaşmaları ifşa ettiği gerekçesiyle “hakaret” ve “haberleşmenin gizliliğini ihlal’ iddiasıyla ve 7 yıl hapis istemiyle dava açıldı (3 Ekim).
Baransu için yakalama kararı: Ankara 8. Asliye Ceza Mahkemesi, Twitter’da Cumhurbaşkanının eşi Emine Erdoğan’ın 27 Aralık 2013’te bir vakfın açılışına katılmasını eleştirdiği için hakaretten yargıladığı Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu hakkında yakalama kararı çıkarttı (1 Ekim).
Hakaret yok, düşünce açıklama var
Eşkıya sözü hakaret değil: Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi, yolsuzluk operasyonu sürecinde “Bilal Erdoğan’ın evine yaklaşanı vurun” talimatı verdiği gerekçesiyle İçişleri Bakanı Efkan Ala’ya eşkıya diyen CHP milletvekili Ali Özgündüz hakkında açılan 5 bin TL’lik tazminat davasını reddetti. Mahkeme “Eşkiya sözü hakaret değil” dedi (28 Kasım).
“Kürdistan” özgür: Diyarbakır Başsavcılığı, Diyarbakır’da kurulan Kürdistan Gençlik Hareketi Derneği’nin (Komeleya Tevgera Ciwanên Kurdistan) “Kürdistan” kelimesi nedeniyle kapatılmasına karşı çıktı; “Kürdistan ifadesi tek başına suç değil” dedi (22 Kasım).
Hırsızlık sözü sert eleştiri: Ankara 1. Asliye hukuk Mahkemesi, AKP’li Bülent Turan’a TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşması sırasında “Hırsızlık yapmaya utanmıyor musunuz, sizin yüzünüz kızarmıyor mu, yalan söylüyorsunuz” diyen CHP’li Gürkut Acar’ın sözlerin için “sert eleştiri” dedi; tazminat talebini reddetti (9 Kasım).
Dergi dağıtmak ifade özgürlüğü: Edirne İdare Mahkemesi, Trakya Üniversitesi tarafından 13 öğrencinin üniversitesi bahçesinde toplantı yapmalarının ve dergi dağıtmalarının ifade özgürlüğünün gereği olduğuna hükmetti; “kimse eğitim hakkından mahrum edilemez” tespitiyle okuldan uzaklaştırma cezalarını iptal etti (30 Ekim).
“Lan” hakaret değil: Yargıtay 4. Ceza Dairesi, Çorum’da tartıştığı polise “lan” dediği gerekçesiyle D.Ş’ye 8 bin 840 TL ceza veren mahkeme kararını bozdu; “kelime onur, şeref ve saygınlığı rencide edici boyutta değil, rahatsız edici ve kaba bir söz” dedi (26 Ekim).
Bianet görevini yaptı: İstanbul Anadolu 7. Sulh Ceza Mahkemesi, eski sevgilisini döven ve bunu tahrikten yaptığını söyleyen T.S.’nin eleştirel bianet haberini kaldırmak için yaptığı başvuruyu reddetti. Mahkeme, “haberde kullanılan dili, seçilen kelimeler, haberin sunuş şekliyle birlikte değerlendirildiğinde salt kişilik haklarını ihlal etme kastıyla hareket edildiğine dair bir kanaat oluşmadı” dedi (2 Ekim).
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın sıkıntısı
Ekim-Aralık 2014’te, eski Başbakan olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ettikleri veya kişilik haklarına saldırdığı gerekçesiyle 9 gazeteci (Yılmaz Özdil, Müşerref Seçkin, Barış İnce, Can Dündar, Musa Kart, Hakan Gülseven, Kerem Çalışkan, Harun Çümen ve Mehmet Baransu) yargılandı; 1’i 7 bin TL tazminata mahkum oldu; bir öğrenci 6 bin 80 TL’ye, bir akademisyen de ertelemeli 11 ay 20 gün hapse mahkum edildi.
Erdoğan davaya müdahil: İzmir 27. Asliye Ceza Mahkemesi, 11’i liseli 13 kişiyi “kamu görevlisine hakaret”ten yargıladığı davada, dönemin Başbakanı Erdoğan’ın davaya müdahil olmak isteyip istemediği sorulacak (30 Aralık).
Cumhurbaşkanı Erdoğan, İzmir 4. Çocuk Mahkemesi’nde yargılanan Endam D., Suat K., Sevinç A., Ceyda Ş., Sema D., Helin G., Yasemin Ç., Gizem K., Uğurcan Ö., Hasan Ş. ve Ali Y., hakkında açılan davaya ise müdahil oldu.
Serbes’e Erdoğan davası: Yazar Emrah Serbes’e, bir CNN Türk programında, “Bu ülkenin gençleri senden korkmuyor. Ben 33 yaşındayım ben de senden korkmuyorum. İstediğiniz zulmü yapın gözlerimizde korkuyu göremeyeceksiniz” dediği gerekçesiyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaretten dava açıldı (25 Aralık).
Köse’ye “Erdoğan” cezası: Karaman 4. Asliye Ceza Mahkemesi, Yrd. Doç. Dr. Elifhan Köse’yi Berkin Elvan anmasında “Hırsız Tayyip Erdoğan” sloganı attığı iddiasıyla 11 ay 20 gün hapse mahkum etti; hükmü erteledi (19 Aralık).
Yurt yetkilileri sanık: Yurt gazetesi yetkileri Hakan Gülseven ve Kerem Çalışkan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret iddiasıyla İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde halen yargılanıyorlar (19 Aralık).
İmrek ifade verdi: Evrensel gazetesi yazarı Ender İmrek hakkında, bir rüşvet ve yolsuzluk yazısı kapsamında ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaret ve iftira şüphesiyle soruşturma açıldı (16 Aralık).
Arapça “Hırsız”a soruşturma: BirGün gazetesinin Osmanlıca dersi tartışmasına ilişkin attığı Osmanlıca “Hırsız” manşeti ve “Osmanlıca öğretilecek” başlıklı haberiyle ilgili “Cumhurbaşkanına hakaret”ten soruşturma açıldı (10 Aralık).
Üniversiteliye para cezası: İstanbul Anadolu 58. Asliye Ceza Mahkemesi, Facebook üzerinden eski Başbakan Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla yargılanan üniversite öğrencisi B.M.’yi 6 bin 80 TL para cezasına mahkum etti (10 Aralık).
Çocuğa “Erdoğan’a hakaret”ten dava: H.U.C. adlı çocuğun, dönemin Başbakanı Erdoğan’ı kastederek hakaret ettiği iddiasıyla Antalya 2. Çocuk Mahkemesi’nde yargılanmaya devam edildi. Çocuğun 2 yıl hapis istemiyle yargılanması 13 Ocak’ta sürecek (4 Aralık).
Özdil mahkum: Ankara 24. Asliye Hukuk Mahkemesi, 21 Aralık 2011’de çıkan “French Kiss” yazısında dönemin Başbakanı Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle Hürriyet gazetesi eski yazarı Yılmaz Özdil’i 7 bin TL tazminat ödemeye mahkum etti. Mahkeme, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin “dava reddedilmeliydi” tespitine direnmiş oldu (25 Kasım).
Televizyoncuya Erdoğan davası: Halk TV sorumlu müdürü Müşerref Seçkin’e, dönemin Başbakanı Erdoğan’a hakaret ettiği, suçu ve suçluyu övdüğü ve halkı kin ve düşmanlığa sevk ettiği iddiasıyla dava açıldı. Bir TOMA aracına yazılan sinkaflı yazıları RTÜK raporundan hareketle yansıtmakla suçlanan Seçkin Ankara 30. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 11 yıl hapis istemiyle yargılanacak (24 Kasım).
Erdoğan davası reddedildi: Ankara 16. Asliye Hukuk Mahkemesi, Erdoğan ve AK Parti’nin hakaret iddiasıyla CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu hakkında açtığı 100 bin TL’lik tazminat davasını reddetti. Dava, 2012’deki CHP grup toplantısında sarf edilen “Hükümet eşittir hırsızlık”, “Başbakan’ın derdi cebini doldurmak” ve “Yolsuzluğa bulaşan yakınlarını koruyor” sözlerine açılmıştı (20 Kasım).
İnce’ye Erdoğan davası: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, BirGün gazetesi yazı işleri müdürü Barış İnce’yi 5 Haziran’da çıkan “Örgüt de belli, lideri de” başlıklı yolsuzluk haberinde “kamu görevlisine hakaret” ettiği iddiasıyla yargıladığı davada habercinin savunmasını aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kızı Esra Albayrak, diğer kızı Sümeyye Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan, damadı Berat Albayrak davada müştekiler. Dava 12 Şubat 2015’te sürecek (20 Kasım).
Evrensel yazarlarına soruşturma: Savcılıklar, Evrensel gazetesi köşe yazarları Erol Aral, Aydın Çubukçu ve Özcan Yaman hakkında sırasıyla “Tayyip yüce divanı mumla arayabilir”, “Rabia’nın anlamı neden değişti” ve “Fotoğrafçı ile foto muhabiri arasındaki fark” başlıklı yazıları nedeniyle hakaret iddiasıyla soruşturma açtı (20 Kasım).
Erdoğan’a hakaret yok: Bakırköy 50. Asliye Ceza Mahkemesi, geçen yıl twitter hesabından “Başbakan’dan ‘eşcinselliği bunlardan öğrenecek değiliz, ben eşcinselin daniskasıyım, 3 milyar eşcinsel diktim’ çıkışı bekliyoruz #direnayol” yazdığı için dönemin Başbakanı Erdoğan’a hakaretten yargılanan BirGün yazarı Hakan Demir’ı akladı (18 Kasım).
Dündar’a “Erdoğan” davası: Cumhuriyet gazetesi yazarı Can Dündar hakkında, 18 Temmuz tarihli “Fezlekeleri Okumak Hakkımız” yazısından Cumhurbaşkanı Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan’ın şikayetiyle hakaret iddiasıyla dava açıldı (18 Kasım).
Baransu’ya dava: Gazeteci Mehmet Baransu hakkında, Twitter mesajları yoluyla Başbakanlığı döneminde Erdoğan’a hakaret ve şantajda bulunduğu gerekçesiyle yedi yıl hapis istemiyle dava açıldı. Dava, İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde (12 Kasım).
Zaman müdürüne “tape” davası: Zaman gazetesi sorumlu müdürü Harun Çümen hakkında, “Türkiye bu ses kayıtlarını dinliyor” ve “İşte CHP liderinin Meclis’te dinlettiği ve Başbakana ait olduğu iddia edilen tapeler” başlıklı yazılar nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın şikayetiyle dava açıldı. Çümen’in 17 yıl hapsi isteniyor (8 Kasım).
Soruşturmada savunmaya da soruşturma: Cumhurbaşkanı ve oğlu Bilal Erdoğan adına açılan hakaret davasında yargılanan BirGün gazetesi yazı işleri müdürü Barış İnce’nin sosyal medyada ses getiren akrositişli savunmasına (Bir şiirde dizelerin ilk harflerinin yukarıdan aşağıya doğru sıralayıp anlamlı bir sözcük oluşturmak) da soruşturma açıldı (5 Kasım).
Musa Kart’a beraat: Cumhuriyet gazetesi karikatüristi Musa Kart, 17 Aralık yolsuzluk operasyonuyla ilgili 1 Şubat 2014 tarihli karikatürü nedeniyle dönemim başbakanı Recep Tayyip Erdoğan’a hakaret, iftira ve soruşturmanın gizliliğini ihlalden açılan davanın ilk duruşmasında beraat etti. Çizerin 9 yıl 10 ay hapsi isteniyordu. Erdoğan’ın avukatı temyiz edeceğini açıkladı (23 Ekim).
Erdoğan’a hakaret yok: İstanbul 15. Asliye Ceza Mahkemesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a başbakanlığı sırasında, 15 Temmuz’da “Böyle ülkeyi Allah kahretsin. Diktatör oldu bu başbakan” diye bağırmakla suçlanan ve “Erdoğan’a hakaret”ten yargılanan Deniz Tosyalı, Burcu Kara, Adem Malak ve Koray Çağlayan’ı beraat ettirdi (14 Ekim).
Sönmez’e dava yok: Savcılık, Sözcü gazetesinin 10 ve 11 Temmuz 2014 sayılarında “RTE despotluğunda İstanbul rantı” ve “6 Ay Önce Tahminler Neredeydi?” başlıklı köşe yazılarını kaleme alan Mustafa Sönmez ile ilgili Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “hakaret ve iftira”dan yaptığı şikayette takipsizlik karar verdi (2 Ekim).
BDP’lilere davalar
Fezlekeler: Çeşitli savcılıklarca Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) veya Halkın Demokrasi Partisi (HDP) milletvekilleri ve bağımsız vekiller hakkında Ekim-Aralık 2014’te toplam 68 fezleke düzenlendi.
Hakkında fezleke düzenlenen 21 milletvekili Sebahat Tuncel (10), Ayla Akat Ata (9), Aysel Tuğluk (7), Özdal Üçer (6), Nursel Aydoğan (5), İdris Baluken (4), Emine Ayna (4), İbrahim Binici (3), Pervin Buldan (3), Hüsamettin Zenderlioğlu (2), Bengi Yıldız (2), Hasip Kaplan (2), Levent Tüzel (2), Nazmi Gür (2), Faysal Sarıyıldız (1), Sırrı Süreyya Önder (1), Ertuğrul Kürkçü (1), Altan Tan (1), Demir Çelik (1), Leyla Zana (1) ve Selma Irmak (1) oldu.
Fezlekelerde milletvekillerine yöneltilen suçlamalar, “örgüt üyesi olmak” (TCK 314/2), “örgüt propagandası yapmak” (TMK-7/2), 2911 toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet ve “örgüt adına suç işlemek” (TCK 220) oldu.
Ahmet Türk’e beraat: Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, 2008’de Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu’nda ve Nisan 2009’da Londra’daki Kürt Toplum Merkezi’nde yaptığı ve “Sayın Öcalan” dediği için “örgüt propagandası” ve “suçluyu övmek”ten yargılanan eski bağımsız milletvekili Ahmet Türk’ü beraat ettirdi (6 Aralık).
Yasaklamalar, Kapatmalar, Toplatmalar
Ekim-Aralık 2014 döneminde 6 gazeteci, 2 site, 2 Facebook sayfası, 1 kitap, 1 film, 1 piyano eseri sansüre uğradı. TBMM yolsuzluk soruşturma komisyonu işlemlerine, Gamze Özçelik davasına, Yüksekova’da üç askerin öldürülmesine, Bingöl’de iki polisin öldürülmesine yönelik en az 4 yayın yasağı çıktı. En az 4 olayda akreditasyonda ayrımcılığa gidildi.
GYV binası boşaltıldı: Polis, Gazeteciler ve Yazarlar Vakfı’nın (GYV) İstanbul Eyüp’te Kara Süleyman Tekkesi’nde bulunan Kültürler Arası Diyalog Merkezi’ni tahliye etti (26 Aralık).
Haber yazdı, eşi işten çıkarıldı: Gazeteci Ferit Demir, Tunceli Çemişkezek’teki TOKİ konutlarının AK Partili yerel yetkililere verildiğini ortaya çıkardıktan sonra, eşi Ülkiye Doğan Demir’in Kamu Hastaneleri Birliği Genel Sekreterliği’ndeki görevine son verildi (24 Aralık).
Gazeteciye akreditasyon engeli: Konya-İstanbul Yüksek Hızlı Tren törenini izlemek için Ankara Garı’na giden Sözcü gazetesi muhabiri Yavuz Alatan’ın, “Akreditasyonunuz yok” denilerek hızlı trenden indirildiği iddia edildi (17 Aralık).
HSYK’dan akreditasyon: HSYK Genel Kurulu, Yargıtay ve Danıştay’a yeni üye seçimini görüştüğü toplantıya CİHAN Ajansı, Zaman gazetesi, Bugün gazetesi, Samanyolu ve Kanaltürk Televizyonları temsilcilerini almadı (15 Aralık).
Facebook ve Instagram sansürledi: Sanatçı Şükran Moral’in Berlin’de sergilenen ve vajinanın resmedildiği eseri, Facebook ve Instagram tarafından “topluluk kurallarına” uymadığı ileri sürülerek sansürlendi (6 Aralık).
Sosyal güvenlik programına sansür: Habertürk TV eski sosyal güvenlik uzmanı ve köşe yazarı Ali Tezel, kanalın sosyal güvenlikle ilgili bir programının dönemin Başbakanı Erdoğan’ın isteğiyle ve “reklama gidiyoruz” denilerek sonlandırıldığını savundu (6 Aralık).
Yargı sansürü ve karşı direniş: Ankara 7. Sulh Ceza Hakimliği, eski bakanlar Zafer Çağlayan, Muammer Güler, Egemen Bağış ve Erdoğan Bayraktar ile ilgili kurulan Meclis Soruşturma Komisyonu’yla ilgili haberlere yayın yasağı getirdi (25 Kasım).
Günlük Evrensel, BirGün, Taraf, Cumhuriyet, Sözcü, Zaman ve Hürriyet gazeteleri, bianet, T24, diken, ortasayfa, zete, solhaber, karsigazete, grihat siteleri yasağa uymayarak yayınlarını olağan şekilde sürdürdüler. Bianet yasağı yargıya taşıdı.
CHP’nin itirazına ret: Ankara 9. Sulh Ceza Hakimliği, CHP Grup Başkanveli Levent Gök’ün komisyon haberlerine yasağa karşı yaptığı itirazı reddetti (29 Kasım).
18 bin siteye erişim engeli: Bilgi Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Yaman Akdeniz, 2014 yılında 18 bin sitenin erişime kapatıldığını bildirdi (29 Kasım).
Karikatür kitabına sansür: Şişli İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, ilçe belediyesinin Öğretmenler Günü için öğretmenlere armağan ettiği Turhan Selçuk’un karikatürlerinden oluşan kitabın dağıtımını durdurdu (24 Kasım).
Gamze Özçelik için yayın yasağı: Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, eski basketbolcu Gökhan Demirkol’un oyuncu Gamze Özçelik’e tecavüzden yargılandığı davada yayın yasağı koydu (21 Kasım).
Çilek Seven Kadın’a sansür: Dyo Resim Yarışması’nda sergilenme hakkı kazanan Ressam Metin Çelik’in Çilek Seven Kadın adlı eseri, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne ait Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda sergi açılışına dahil edilmedi (20 Kasım).
Mahpuslara haberleşme yasağı: Cezaevinde çifte sansür: Kocaeli Kandıra 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde tutukluların Yol TV, İMC TV, Halk TV, Art 1 kanallarını izlemeleri “kapasite dolu” denilerek reddedildi. Mahpusların Milliyet, BirGün ve bianet’e ihlallerle ilgili göndermek istedikleri mektuplar da sakıncalı bulundu (20 Kasım).
Taraf sitesine sansür: Fatih Belediyesi, çalışanlarına “Belediyeye mobbing faturası” haberine yer veren Taraf gazetesi sitesine girişi engelledi (14 Kasım).
Milletvekillerine de sansür: HDP Onursal Başkanı, Mersin milletvekili Ertuğrul Kürkçü, Bülent Arınç’ı soru önergelerini işlevsiz bırakmakla eleştirdi; Meclis TV yayını da seslerini duyurmamakla suçladı (13 Kasım).
CİHAN muhabirine yer yok: Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun eşi Sare Davutoğlu’nun Gaziantep’te katıldığı “Savaşın Mağdur Ettiği Kadınlar” paneline CİHAN Ajansı muhabiri alınmadı (10 Kasım).
Facebook hesabına sansür: “Cinsiyetçi hoca istemiyoruz” kampanyasına imza attığı için ÖDTÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Mehmet Teoman Pamukçu’un Facebook hesabı hakaret ve iftira iddiasıyla kapatıldı (9 Kasım).
Altı ayda 1893 içerik kaldırma: Facebook, 2014 yılının ilk 6 aylık döneminde, Türkiye’nin 249 kullanıcının bilgisini talep ettiğini, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu ile mahkemelerin “Atatürk’ü ve Türkiye Devleti’ni aşağılamak”tan aldığı sildirme kararları uyarınca, 1893 içeriğe erişimin kısıtlandığını bildirdi (5 Kasım).
10 ayda 17 bin siteye engel: EngelliWeb sitesine göre, 1 Kasım 2014 itibariyle 17 binden fazla site erişime kapatıldı. Toplamda yasaklanan site sayısı 60 bini aştı (2 Kasım).
Medya madenden uzaklaştırıldı: TGS, Karaman’ın Ermenek İlçesi’nde işçilerin maden ocağında mahsur kalmasının ardından bölgedeki durumun yansıtmak isteyen gazetecilerin haber yapma özgürlüğünün engellendiğini bildirdi. Sendika, bölgeden uzaklaştırılmalarına gerekçe yapılan “Valilik kararı”nın gazetecilere gösterilmediğini duyurdu (31 Ekim).
16 medya “davetsiz”: Cumhuriyet, Sözcü, Aydınlık, Yurt, Taraf, Birgün, Evrensel, Özgür Gündem, Zaman, Bugün gazeteleri ile FOX, Halk, Ulusal, Samanyolu, Kanaltürk ve Bugün televizyonları yeni Cumhurbaşkanlığı binasında verileceği açıklanan ancak iptal edilen Cumhuriyet Bayramı resepsiyonuna davet edilmedi (29 Ekim).
Yayın yasağı genişletildi: Hakkari’nin Yüksekova İlçesi’nde üç askerin öldürülmesiyle ilgili başta “olay yeri ve olay yerinde askerlerin cenaze görüntüleri” ile sınırlı olan yayın yasağı soruşturma nedeniyle genişletildi (28 Ekim).
Bir yayın yasağı daha: Yüksekova Sulh Ceza Hakimliği, öldürülen üç askerin “olay yeri ve cenaze görüntülerini “her türlü görüntülü, sesli, yazılı ve görsel medya ve İnternet ortamında” yasakladı (26 Ekim).
Say’a Bakanlık ambargosu: Kültür Bakanlığı, Fazıl Say’ın eserlerinin seslendirileceği konseri Cumhurbaşkanlığı Senfoni Orkestrası’nın programından çıkarttırdı (21 Ekim).
Gay.com sitesine sansür: TİB, dünyaca ünlü gay.com arkadaşlık sitesini, “idari tedbir” kararıyla Türkiye’den erişime kapattı (17 Ekim).
Bingöl için de yayın yasağı: Bingöl’de iki polisin öldürülmesiyle ilgili soruşturma kapsamında medyaya yayın yasağı getirildi (14 Ekim).
Çandar ambargolu: Gazeteci Cengiz Çandar, Aksiyon dergisine “Ben rükûdaki medyada çalışıyorum şimdi. Merkez medyanın televizyonlarında ambargoluyum” dedi (13 Ekim).
Sokak yasağı ve habercilik: 8 Ekim’de sokağa çıkma yasağı olan Diyarbakır’da Yenigün gazetesi, sarı basın kartı olmayan personelini gazete bürosuna taşımakta zorluk çekti. DİHA muhabiri Ömer Çelik de, “Bir yere varmak için neredeyse Diyarbakır’ın etrafını dolaşmak zorundayız” dedi (8 Ekim).
İki gazeteci Köşk’e alınmadı: Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın CPJ ve IPI heyetini kabul ettiği görüşmeye IPI Türkiye Komitesi’nin Türkiyeli üyeleri Burcu Karakaş ve Emre Kızılkaya alınmadı (2 Ekim).
TİB’den Başaran’ın yazısına sansür: TİB, Radikal.com.tr sitesi yazarı Ezgi Başaran’ın İstanbul Teknik Üniversitesi rektörü Prof. Mehmet Karaca’yı eleştiren 30 Eylül 2014 tarihli yazısına erişime rektörün talebiyle kapattı (1 Ekim).
Altın Portakal’da sansür bölgesi: Altın Portakal’ın farklı bölümlerinden 10 jüri üyesi, ortak bir açıklamayla, “Yeryüzü Aşkın Yüzü Oluncaya Dek” filminin Türk Ceza Kanunu gerekçe gösterilerek yarışmadan ihraç edilmesini eleştirdi (1 Ekim).
Habercilik
Irkçılık kokan manşet: Sözcü gazetesi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’a hakaretten tutuklanan M.E.A’nın serbest bırakılmasını “PKK’li olsaydı hapse atılmazdı” manşetiyle başka çocukların tutuklanmasını savundu (26 Aralık).
Yılbaşını kutlayanlar hedefte: Milli Gazete, “Dur! İsyan Etme!” manşetinde “Müslüman mahallesinde salyangoz satan arızalı zihin ürünü olan yılbaşı kutlamaları harama davetiye çıkarıyor” dedi (26 Aralık).
Gazeteciden “Şık” mesaj: Odatv soruşturmasından 13 ay hapis yatan ve bunda Cemaatçi yargıçları sorumlu tutan gazeteci-yazar Ahmet Şık, Ekrem Dumanlı ve Hidayet Karaca’nın gözaltına alınmasıyla ilgili, “Cemaat’in bugün yaşadığının adı da faşizmdir. Faşizme karşı çıkmak erdemdir” yazılı bir Twit attı. Şık takdir topladı (14 Aralık).
Yeni Akit için şikayet: Ankara Barosu, Atatürk Orman Çiftliği’nin kısaltması olarak “AOÇ” yerine “Atatürk O.Ç” ifadesine başvuran Yeni Akit gazetesiyle ilgili hakaretten suç duyurusunda bulundu (11 Aralık).
Kekeç Hakan’a yüklendi: Star yazarı Ahmet Kekeç, Gezi eylemcilerini suçladığı röportajından sonra sanatçı Yavuz Bingöl’e kendisini yeniden ifade edebilmesi için çağrı yapan Hürriyet yazarı Ahmet Hakan’a, pişkin herif! Ortada Yavuz Bingöl’ün özür dilemesini gerektirecek bir durum yok… Özür borcu olan biri varsa, o da sensin” diye çıkıştı (8 Aralık).
Beki-Dumanlı atışması: Hürriyet yazarı Akif Beki, Zaman yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı’ya “6-7 Ekim provokasyonunda yakıp yıkanlarla ‘evlere ateş salma’ duaları müşterek mi Ekrem Bey” sorusu yöneltti; Dumanlı da, “Siz önce kendi hesabınızı verin” şeklinde yanıt verdi. Tartışma sonraki günlerde de sürdü (18 Kasım).
Atkaya Yayman’ı eleştirdi: Hürriyet gazetesi yazarı Kanat Atkaya, CNN Türk’teki “Ankara Günlüğü” programında yorumcu Hüseyin Yayman’ın kanalın Ankara Temsilcisi Hande Fırat’ın Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’a sorusunu sert bularak, gülerek müdahale etmesini sert şekilde eleştirdi, “Sana mı soracaktı?” dedi (11 Kasım).
Sözcü’de Altaylı eksikmiş: Akşam gazetesi yazarı Turgay Güler, 3. havalimanıyla ilgili yazısıyla Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan sert tepki gören Fatih Altaylı’nın Sözcü gazetesine biletini kestiğini öne sürdü; “O kadroda bir Fatih Altaylı eksikti. O da şimdi kadroya girmek için yırtınıyor” dedi (11 Kasım).
Ocaktan’dan meslektaşlara saldırı: Mehmet Ocaktan, Akşam gazetesi yayın koordinatörüyken, uluslararası medyaya çalışan gazetecileri sözlü olarak hedef aldı; “İstihbarat görevlisi gibi çalışan kalemler, Türkiye’deki Neocon çavuşları, paralelci, solcu gazeteci ve yazarlardan oluşan bir ekip adeta hezeyan halinde Türkiye’ye saldırıyor” dedi (4 Kasım).
Memecan’ın ödülü iptal: Kabataş Erkek Liseliler Derneği, Ermenek’teki maden kazası sonrası yaptığı çizimle “toplumsal duyarlılığı kavrayamadığı” gerekçesiyle, 2009’da Salih Memecan’a verilen Nehar Tüblek Karikatür Onur Ödülü’nü iptal etti (31 Ekim).
AİHM
AİHM, iki kişinin açtığı davalarda ifade özgürlüğünü ihal etmekten Türkiye’yi toplam 26 bin avro (yaklaşık 75 bin 400 bin TL) maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkum etti. Bir kişiye de ifadesinde Kürt tercüman bulundurulmamasına da 2 bin 800 avro (8 bin 120 TL) ceza verildi.
AİHM cezası kesinleşti: Hükümet itiraz etmeyince OdaTV davasından tutuklu kalan ve halen tutuksuz yargılanan gazeteciler Ahmet Şık ve Nedim Şener ile ilgili AİHM’in verdiği 30 bin avroluk tazminat cezası kesinleşti. “Hükümet neden itiraz etmedi?” sorusuna Şener, “kitabın bomba olduğu düşüncesinden resmi düzeyde vazgeçildiği için”, Şık da, “bizi de mağdur eden Cemaatin ne kadar tehlikeli olduğunu göstermek için” yanıtını verdi (24 Ekim).
AİHM Vural’a hak verdi: AİHM, 2005’te Sincan’da Atatürk heykelini boyadığı iddiasıyla tutuklanıp 22,5 yıl hapse mahkum edilen Murat Vural’ın açtığı davada Türkiye’yi ifade özgürlüğünü ve özgür seçim haklarını ihlal etmekten 26 bin avro (75 bin 400 TL) tazminat ödemeye mahkum etti (21 Ekim).
Tercümansızlığa AİHM cezası: AİHM, jandarma sorgusunda Kürtçe tercüman sağlanmaması nedeniyle Gülistan Baytar’ın adil yargılanma hakkının çiğnendiğine karar verdi; Türkiye’nin 2 bin 800 avro (8 bin 120 TL) tazminat ödemesine hükmetti (14 Ekim).
Bildiri davasına AİHM cezası: AİHM, 2004 Belediye seçim sürecinde bildiri dağıtan Erdoğan Gökçe’nin mahkum edilmesini ifade özgürlüğünün ihlali olduğuna hükmetti. Zarar beyan edilmediği için tazminata da hükmedilmedi (14 Ekim).
RTÜK’ten haberler:
Kanal D’ye “fazla tanıtım” cezası: RTÜK, ‘Şeref Meselesi’, ‘Ulan İstanbul’ ve ‘Arkadaşım Hoşgeldin’ dizileri için aşırı tanıtım yaptığı iddiasıyla Kanal D’ye 408 bin TL ceza vermeyi kararlaştırdı (30 Aralık).
Kanal D’ye “Genel ahlak” cezası: RTÜK, “Ben Bilmem Eşim Bilir” yarışma programında kadın yarışmacılar beklerken erkek yarışmacıların başka kadınlarla dans etmelerini “genel ahlaka, Türk aile yapısına aykırı” buldu, Kanal D’ye 410 bin TL’lik ceza kesti (19 Aralık).
RTÜK’ün CHP’li üyeleri için dilekçe: Yayınladığı “Resmi Tarihten Gerçek Tarihe” programınla Atatürk ve CHP’ye hakaret etmekle suçlanan Kanal A Televizyonu, süreçten sorumlu tuttuğu RTÜK’ün CHP kontenjanından seçilen iki üyesi Ali Öztunç ile Süleyman Demirkan’ın üyeliklerinin düşürülmesi için RTÜK Başkanlığına yazı yazdı (5 Aralık).
Deniz Gezmiş reklamına ceza: RTÜK, FOX TV’deki sabah haberlerinde İsmail Küçükkaya’nın Cumhuriyet gazetesinin yayımladığı Deniz Gezmiş yazı dizisiyle ilgili “Bir Cumhuriyet almanızı öneririm” sözlerine ağır para cezası verdi (27 Kasım).
MGM’ye “ahlak”tan ceza: RTÜK, “İlişki” (Two Moon Junction) filmini “18 yaş ve üzeri cinsellik ve olumsuz örnek oluşturabilecek davranış içerir” koruyucu sembolü koyarak yayınladığı halde “Türk toplumuna aykırı” buldu, Digitürk kanallarından MGM’ye ceza verdi (18 Kasım).
TRT’ye yedi program cezası: YSK, Cumhurbaşkanlık seçimi döneminde tarafsız yayın yapmadığı gerekçesiyle TRT’ye yedi program durdurma cezası verdi. YSK, TRT Türk’ün, 6-8 Ağustos dönemindeki canlı yayınlarında Tayyip Erdoğan’a 5 saat 26 dakika 3 saniye yer vermesine karşın diğer adaylara hiç yer vermediğini saptadı (11 Kasım).
Kanal A’ya Atatürk cezası: RTÜK, “Resmi Tarihten Gerçek Tarihe” programında Atatürk ve CHP’lilere yönelik “din düşmanı”, “Allahsız” gibi ifadeler kullandığı iddiasıyla Kanal A’ya 12 bin TL idari para cezası verdi. Ceza, “kişi ya da kuruluşları aşağılamak”tan oybirliğiyle verildi (6 Kasım).
TV’ye “taraflılık” cezası: RTÜK, hükümetin Fethullah Gülen cemaatine hizmet etme ve “yasadışı dinleme” ile suçlayıp tutuklattığı Emniyet görevlileriyle ilgili yayınlar Samanyolu Haber’e “taraflı yayın”dan 12 bin 353 TL idari para cezası verdi (30 Ekim).
RTÜK diziyi sakıncalı buldu: RTÜK, Küçük bir kız çocuğunun zengin ve nüfuzlu bir aileye töre gereği berdel olarak verilmesinin ve bu küçük gelinin hayatında yaşadığı zorlukları anlatan Küçük Gelin dizisini sakıncalı buldu (22 Ekim).
CHP programına para cezası: RTÜK, Kanal A televizyonuna, CHP’nin geçmişi, bugünü, CHP’nin kurucuları ve yöneticileri Mustafa Kemal Atatürk ve İsmet İnönü ile “paralel yapı” eleştirilerine yer verilen “Resmi Tarihten Gerçek Tarihe ”isimli programı nedeniyle para cezası verdi (2 Ekim).
RTÜK Cezaları:
RTÜK, Ekim-Aralık 2014 döneminde haber ve program yayınlarından dolayı TV kuruluşlarına 8 uyarı, 46 para cezası; radyo kuruluşlarına 1 uyarı, 2 de para cezası verdi. Kurul, Radyo ve TV’lere toplam 2.400.015 TL idari para cezası verdi.
(Çalışma, RTÜK’ün 1 Ekim – 9 Aralık 2014 döneminde gerçekleştirdiği 12 toplantı temel alınarak hazırlandı).
RTÜK “gençlerin ahlaki gelişimi”ni ihlalden 3 uyarı, 6 para cezası; ‘Türkçeyi bozmaktan’ 6 para cezası; ‘tütün yasağını ihlal’den 5 para cezası; ‘insan onuru ve özel hayatın gizliliği’ni ihlalden 1 uyarı, 8 para cezası; ‘Tarafsızlık ve doğruluk’tan 2 uyarı ve 11 para cezası; Milli-manevi değerleri ihlal’den 1 uyarı; 4 para cezası; ‘aşağılayıcı yayın’dan 4 para cezası; ‘Hukukun üstünlüğü’nden 1 uyarı cezası; ‘Müstehcenlik’ten 2 para cezası; Kürtçe yayından 1 uyarı, ‘Şiddeti özendirmek’ten 1 para cezası ve ‘korkutucu yayın’dan 1 para cezası verdi.
Gençlerin ahlaki gelişimi: 6112 Sayılı Kanunun 8. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “Korumalı saatlerdeki program tanıtımlarında çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde şiddet, cinsellik ve benzeri unsurlar taşıyan içeriklere yer verilemez” ilkesine aykırılıktan 3 uyarı (Planet Çocuk TV, Kanal A ve MGM TV) ve 634.971 TL para cezası (Star TV- 381.982 TL; TV8- 104.869 TL; Bugün TV- 12.353 TL; Samanyolu Haber- 12.353 TL; STV- 38.552 TL; Show TV-84.862 TL) verdi.
Türkçenin kullanımı: RTÜK, 6112 sayılı Kanunun “Türkçenin, özellikleri ve kuralları bozulmadan doğru, güzel ve anlaşılır şekilde kullanılmasını sağlamak zorundadır; dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına yer verilemez” düzenlemesini ihlalden 51.878 TL para cezası (Beyaz TV- 12.353 TL (3); Ulusal Kanal- 12.353 TL; Kamer Radyo- 1.233 TL (2)) verdi.
Tütün ve tütün ürünleri: RTÜK, 6112 sayılı Kanunun 8. maddesinin birinci fıkrasının (h) bendindeki; “Alkol, tütün ürünleri ve uyuşturucu gibi bağımlılık yapıcı madde kullanımını özendirici nitelikte olamaz” hükmü ile 4207 sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun’un üçüncü maddesinin altıncı fıkrasında yer alan “Televizyonda yayınlanan programlarda, filmlerde, dizilerde, müzik kliplerinde, reklam ve tanıtım filmlerinde tütün ürünleri kullanılmaz, görüntülerine yer verilmez” hükmünün ihlalinden 304.182 TL para cezası (Show TV- 264.182 TL; Power TV-10.000 TL; MGM TV- 10.000 TL; ART TV-10.000 TL; Kudüs TV-10.000 TL) verdi.
İnsan onuru, özel hayatın gizliliği: 6112 sayılı Kanunun 8. maddesindeki “insan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez” hükmüne göre 1 Uyarı (Genç TV) 801.010 TL (Show TV-264.182 TL ve 174.978 TL; Kanal D-156.219 TL (2); EM TV- 12.353 TL; Kanal A- 12.353 TL; Beyaz TV- 12.353 TL; 360 TV- 12.353 TL) para cezası verildi.
Tarafsızlık: RTÜK, 6112 sayılı Kanunun 8. maddesinin 1 (ı) bendinde yer alan “Haber bültenleri ve haber programları, tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas almak ve toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmamak zorundadır” şeklindeki ilkeye aykırılıktan 2 uyarı cezası (STV ve Kanal 58 TV) ve 239.604 TL para cezası (STV- 51.114 TL (2) ve 38.552 TL; Samanyolu Haber- 12.353 TL (6); Bugün TV-12.353 TL (2)) verdi.
Milli-manevi değerler: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde yer alan “Toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz” hükmünü ihlalden 1 uyarı cezası (Kaful Radyo) ve 97.249 TL para cezası (STV-38.552 TL; Kanaltürk-33.612 TL; Flash TV-12.732 TL; Park TV- 12.353 TL) verildi.
Müstehcenlik: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (n) bendinde yer alan “Yayınlar müstehcen olamaz” ilkesine aykırılıktan 34.378 TL para cezası (MGM TV-12.353 TL) ve TV2- 22.025 TL) verildi.
Aşağılama: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde yer alan “İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez” ilkesine aykırılıktan 212.037 TL para cezası (Show TV-174.978 TL; Kanal A- 12.353 TL (2); Halk TV- 12.353 TL) verildi.
Hukukun üstünlüğü: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1 (c) bendinde yer alan “Hukukun üstünlüğü, adalet ve tarafsızlık esasına aykırı olamaz” ilkesine aykırılıktan 1 uyarı cezası (Ahi TV) verildi.
Şiddeti özendirme: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin birinci fıkrasının (ş) bendindeki; “Şiddeti özendirici olamaz” hükmünü ihlalden 12.353 TL (EM TV-12.353 TL) para cezası verdi.
Türkçe zorunlu: Yayın hizmetlerinin Türkçe yapılması esastır” ilkesine aykırılıktan 1 uyarı cezası (Jiyan TV) verildi.
Korkutucu yayın: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin birinci fıkrasının (d) bendindeki “terör örgütlerinin korkutucu ve yıldırıcı özelliklerinin yansıtmaması” ilkesine aykırı yayından 12.353 TL (Bugün TV-12.353 TL) para cezası verildi.