23 gazeteci ve 14 dağıtımcı Temmuz 2014’e cezaevinde girdi. Gazetecilerin 14’ü ve 14 dağıtımcının tamamı Kürt medyasını temsil ediyor ve Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ile Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında “örgüt” bağlantılı olarak hapiste bulunuyor.
23 gazeteciden 21’i, Terörle Mücadele Kanunu (TMK) ve Türk Ceza Kanunu (TCK) kapsamında ‘örgüt’ bağlantılı olarak hapiste bulunuyor. Bir karikatürist Adnan Oktar’a hakaretten, bir gazeteci de “casusluk” iddiasıyla hapiste.
İsnat edilen suçlar arasında “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” ve/veya “örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dâhil olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” de bulunuyor. Bazı gazeteciler ise “silahlı ya da silahsız örgüt kurmak”, “sevk ve idare etmek”, “üye olmak” suçlaması ile yargılanıyor ve hakkında hüküm verilenler var.
BİA Medya Gözlem raporunda “öldürülen gazeteciler”, “hapisteki gazeteciler”, “gözaltılar”, “saldırı, tehdit ve engellemeler”, “soruşturmalar, açılan-süren davalar, kararlar”, “hakaret, kişilik hakları ve tazminat davaları”, “yasaklamalar, kapatmalar, toplatmalar”, “AİHM” ve “RTÜK” bölümleri yer alıyor.
Gazeteci Cinayetleri / Yargılama
Hrant Dink Cinayeti
MİT net değil: MİT Müsteşarlığı, 19 Ocak 2007’de işlenen Hrant Dink cinayetiyle ilgili TBMM Darbeleri Araştırma Komisyonu’ndan gönderilen dosya ve CD’lerde “gizli” ve “çok gizli” bilgilerin “devlet sırrı” niteliğinde olup olmadığını konusunda İstanbul 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesi’ni bilgilendiremedi (27 Haziran).
Cinayetten 22 yıl 10 ay hapse mahkum ettiği Ogün Samast’ı “terör örgütü üyeliği”nden de yargılayan mahkeme, MİT’ten net bir açıklama yapmasını veya net bir yanıt verebileceği bir merci bildirmesini istedi. Mahkeme, “Dink Ana Davası”na bakan İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’ne bu davayla ana davanın birleştirme konusunda görüş istendiğini, 5. Ağır Ceza’dan da “Ogün Samast dosyasını duruşma tarihimiz olan 17 Temmuz 2014’ten önce bize gönderin” yanıtı aldıklarını bildirdi. Dava, 17 Ekim’de sürecek.
Cemaatin Dink cinayetiyle bağı var mı? Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Bürosu’nun yürüttüğü Fethullah Gülen soruşturmasında 30 il Emniyet Müdürlükleri’ne operasyon talimatı verdi (25 Haziran).
Gizli yazıda, “Cemaat üyelerinin Türkiye’nin son 10 yılında işlenen önemli olaylara azmettiren, yardım eden ya da doğrudan suç işleyen sıfatıyla katılıp katılmadıklarının belirlenmesi, cemaat üyelerinin rolleri bulunduğu iddia edilen Aziz Santoro cinayeti, Hrant Dink’in öldürülmesi, Danıştay saldırısı, Zirve Yayınevi Katliamı, Necip Hablemitoğlu ve Üzeyir Garih’in öldürülmesi gibi olaylarda irtibatlarının araştırılması” da istendi.
Dink sanığı Öz cinayet sorumlusu: Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Agos gazetesi yayın yönetmeni Hrant Dink’in öldürülmesi öncesi önlem almadığı için “ihmal”den yargılanan dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz ile ilgili dosyanın İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen ana davayla birleştirilmesini istedi.
Mahkeme, Öz ve yedi jandarma görevlisinin Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı dosyanın Yargıtay’dan dönmesini de bekliyor. Dava, 11 Eylül’de sürecek.
Bağlantıların tespiti zorlaştı: Hrant Dink’in öldürülmesiyle ilgili soruşturmayı sürdüren İstanbul Cumhuriyet Savcısı Yusuf Hakkı Doğan, soruşturmanın akıbetini soran Adalet Bakanlığı’na, kamu görevlilerinin cinayette sorumluluğu bulunduğu iddiasıyla ilgili soruşturmada, tanık dinlenme aşamasının tamamlandığını ve şüpheli dinleme aşamasına gelindiğini bildirdi (30 Mayıs).
Telefon kayıtlarının (LOG) cinayetle ilgili yapılan işlemleri de içerecek şekilde 10 Ekim 2009’da silindiği belirtiliyor. Savcılığın, cinayetiyle ilgili Trabzon’dan kimlerin birbiriyle irtibatlı olduğu, Trabzon’dan İstanbul’la kimlerin irtibata geçtiği, hangi şüpheli ve sanıkların birbiriyle irtibatlı olduğunun tespitinin amaçlandığı ancak, kayıtların silinmesiyle bağlantıların ortaya çıkmasının zorlaştığı ifade ediliyor.
Kamu görevlileri Dink’ten yargılanmalı: Bakırköy 8. Ağır Ceza Mahkemesi, Hrant Dink cinayetinden yargılanması istenen ancak İstanbul C. Başsavcılığı’nın kovuşturma izni vermediği İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü ile İstanbul Vali Yardımcısı Ergun Güngör hakkındaki kararı oybirliğiyle kaldırdı (21 Mayıs).
Avukatlar, İstanbul İl Emniyet Müdürlüğü’nden Celallettin Cerrah, Ahmet İlhan Güler, Bülent Köksal, İbrahim Pala, İbrahim Şevki Eldivan, Volkan Altunbulak, Bahadır Tekin, Özcan Özkan ile dönemin Vali Yardımcısı Ergun Güngör hakkında dava açılmasını bekliyor.
Dink davası İskender’i bekliyor: Hrant Dink cinayetiyle ilgili davanın görülmesine, özel yetkili İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kaldırılması nedeniyle İstanbul 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nde beşinci duruşmayla devam edildi (18 Nisan).
Mahkeme, Yargıtay’ın aleyhine bozma kararı verdiği sanık Ahmet İskender hala yakalanamadığı için Yargıtay kararına uyma ya da direnme yönünde bir karar alamadı. Bu nedenle, ifadesinin alınması için İskender hakkında tekrar yakalama kararı çıkartılmasına karar verildi. Duruşmada söz alan Bakırcıoğlu, Ali Öz’e ilişkin Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen davada mahkemenin ana davayla birleşme talebini hatırlatarak “Trabzon İl Jandarma Komutanı Öz hakkında görevini yapmayarak cinayete sebebiyet verdiği gerekçesiyle dava açıldığı için, o dosyanın bu davayla kesin olarak bağlantılı olduğunu düşünüyoruz” dedi.
Mahkeme heyeti ise Yargıtay kararına uyma ya da direnme yönünde bir karar oluşmadığı için dosyaların birleşmesi yönünde karar vermeye yer olmadığını belirterek dosyanın Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ne geri gönderilmesine karar verdi. Dava 17 Temmuz’da sürecek.
Umut Davası
Umut Davası onandı: Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy, Uğur Mumcu ve Ahmet Taner Kışlalı’nın öldürülmesi dahil çok sayıda olayı kapsayan “Umut Davası”nda, yasadışı “Tevhid-Selam Kudüs Örgütü” ile “İslami Hareket Örgütü”yönetici ve üyesi 8 sanığa verilen hapis cezalarını onadı (10 Nisan).
Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, 17 Ocak 2013’te Yargıtay’ın bozma kararından sonra tekrar görülen davada Ali Tekin, Hasan Kılıç ve Ekrem Baytap’ı “yasadışı Tevhid-Selam ve Kudüs Ordusu” örgütünü kurmak ve yönetmek suçundan 15’er yıl hapse mahkum etmiş, cezalarını da 12 yıl 6’şar aya indirmişti. Mahkeme, Abdulhamit Çelik, Fatih Aydın, Yusuf Karakuş, Mehmet Şahin ve Recep Aydın’ı da örgüt üyeliğinden 7 yıl 6’şar ay hapisle cezalandırmış, cezalarını 6 yıl 3’er ay olarak belirlemişti.
Oybirliğiyle alınan kararda, “Tevhid Selam Kudüs Ordusu Örgütü”nün, 1988-1999’da 18 saldırı yaptığı, “İslami Hareket Örgütü”nün de Çetin Emeç ve Turan Dursun’un öldürülmesi dahil 1990-1994 yıllarında beş olaya karıştığına işaret etildi.
Musa Anter Cinayeti
Aygan İsveç’ten ifade verecek: Gazeteci ve aydın Musa Anter’in öldürülmesi ve Orhan Miroğlu’nun yaralanmasıyla ilgili dava özel yetkili Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi’nin kaldırılması nedeniyle Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek.
Mahkeme, İsveç’te yaşayan eski JİTEMCİ, itirafçı ve tutuksuz sanık Aziz Turan’ın (Abdulkadir Aygan) ifadesinin, Adalet Bakanlığı Uluslararası Hukuk ve Dış İlişkiler Genel Müdürlüğü’nce, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla 2 Temmuz’da alınmasına karar verdi (5 Mayıs).
“Yeşil” kod adlı Mahmut Yıldırım, hakkında yakalama kararı bulunan Aygan ve Albay Savaş Gevrekçi ile tutuklu sanık Hamit Yıldırım, “Taammüden cinayet işlemek”ten ağırlaştırılmış ömür boyu, “Halkı isyana ve birbirini öldürmeye teşvik”ten de 20 yıla kadar hapisle yargılanıyorlar.
Cevdet Kılıçlar Cinayeti
Sorumlulara kırmızı bülten: İstanbul 7. Ağır Ceza Mahkemesi, Akdeniz’in uluslararası sulardayken Mavi Marmara gemisine operasyon düzenleyerek İHH yardım örgütünün basın sorumlusu Cevdet Kılıçlar dahil 10 kişinin ölümüne neden oldukları gerekçesiyle İsrail Genelkurmay Başkanı Rau Aluf Gabiel Ashknazi, Deniz Kuvvetleri Komutanı Eliezer Alfred Marom, İstihbarat Başkanı Amos Yadlin, Hava Kuvvetleri Komutanı Avishay Levi hakkında yakalama kararı verdi. Heyet, sanıklar hakkında, “kırmızı bülten” çıkarılması için ilgili kurumlara yazı yazılmasına hükmetti (26 Mayıs).
Cihan Hayırsevener Cinayeti
Dosya Yargıtay’ı bekliyor: Güney Marmara’da Yaşam gazetesi genel yayın yönetmeni Cihan Hayırsevener’in 18 Aralık 2009’da öldürülmesiyle ilgili sanıkların ceza aldığı dava Yargıtay kararını bekliyor.
Hapis Gazeteciler
23 gazeteci ve 14 dağıtımcı Temmuz 2014’e cezaevinde girdi. Gazetecilerin 14’ü ve 14 dağıtımcının tamamı Kürt medyasını temsil ediyor ve TMK ile TCK kapsamında “örgüt” bağlantılı olarak hapiste bulunuyor. Geçen yıl aynı dönemde, 66 gazeteci ve 27 dağıtımcı hapisteydi.
23 gazeteciden 14’ü ‘Kürdistan Topluluklar Birliği-Türkiye’ (KCK), ‘PKK’ ve ‘DYG’; 1’i ‘ Maoist Komünist Partisi’ ; 1’i ‘Marksist Leninist Komünist Partisi’ (MLKP); 1’i ‘Devrimci Halk Kurtuluş Partisi-Cephesi’ (DHKP-C); 1’i ‘Direniş Hareketi’, 1’i ‘Türkiye Komünist Emek Partisi/Leninist’ (TKEP/L); 1’i İBDA-C davalarından hapiste. Biri de üç örgüte birden üye olmaktan (Ergenekon Örgütü Mersin Teşkilatı, Türk İntikam Birliği Teşkilatı ve İç Örgüt) yargılandı. Bir karikatürist Adnan Oktar’a hakaretten, bir gazeteci de “casusluk” iddiasıyla hapiste. 23 gazeteciden 18’i hükümlü, 5’inin davası sürüyor.
Azadiya Welat gazetesinen 6 gazeteci hapiste; tamamı hükümlü; Dicle Haber Ajansı’ndan (DİHA) 5 gazeteci hapiste; biri eski çalışan üçü hükümlü, iki yargılanıyor. Özgür Halk dergisinden iki gazeteci hapiste, biri hükümlü biri yargılanıyor…
KCK – PKK – DYG / Hükümlüler: Ali Konar (Azadiya Welat Elazığ temsilcisi – 7 yıl 6 ay), Faysal Tunç (DİHA Şırnak muhabiri – 12 yıl, 6 ay), Ferhat Çiftçi (Azadiya Welat Antep temsilcisi – 22 yıl, 8 ay), Hamit Dilbahar/Duman (Azadiya Welat yazarı-16 yıl), Kamuran Sunbat (DİHA Çukurova eski muhabiri – 11 yıl, 11 ay), Kenan Karavil (Radyo Dünya Yönetmeni – 19 yıl, 9 ay), Murat İlhan (Azadiya Welat Diyarbakır muhabiri – 6 yıl, 3 ay), Nuri Yeşil (Azadiya Welat Tunceli temsilcisi – 1 yıl, 7 ay), Sevcan Atak (Özgür Halk dergisi editörü – 7 yıl, 6 ay), Seyithan Akyüz (Azadiya Welat Adana temsilcisi – 22 yıl, 6 ay), Şahabettin Demir (DİHA Van muhabiri – 4 yıl).
KCK – PKK – DYG / Yargılananlar: Tayyip Temel (Azadiya Welat eski genel yayın yönetmeni), Cüneyt Hacıoğlu (DİHA Uludere muhabiri), Sebahattin Sumeli (Özgür Halk dergisi editörü).
DHKP-C/Hükümlü: Mustafa Gök (Emek ve Adalet dergisi Ankara temsilcisi – ömür boyu hapis).
MKP / Hükümlüler: Erdal Süsem (Eylül Hapishane dergisi editörü – ömür boyu hapis)
MLKP / Hükümlüler: Hatice Duman (Atılım Dergisi sahibi ve yazı işleri müdürü – ömür boyu hapis).
.Direniş/ Hükümlü: Erol Zavar (Odak dergisi yazı işleri müdürü).
İBDA-C /Hükümlü: Şükrü Sak (Akıncı Yol dergisi genel yayın yönetmeni, Baran dergisi yazarı)
Ergenekon Mersin/ Türkiye İntikat Birliği Teşkilatı (TİBT) ve İç Örgüt: Mikdat Algül (Mezitli FM genel yayın yönetmeni ): 65 yıl ceza aldı, dosyası Yargıtay’da. “Cemaat” yargıçlarını şikayet ettikten sonra Ankara Sincan Cezaevi’ne nakledildi. Şikayeti değerlendiriliyor.
TKEP/L / Yargılananlar: Sami Tunca (Yeni Evrede Mücadele Birliği Dergisi yazı işleri müdürü)
Gizli bilgi temin etme / Yargılanıyor: Gazeteci Hasan Kabakulak (Yurt gazetesi, Hatay’daki Asi gazetesi ve Suriye Devlet Televizyonu Hatay muhabiri)
Hakaret / hükümlü: Karikatürist Mehmet Düzenli (Adnan Oktar’a hakaret)
Tahliye olanlar
KCK-PKK-DYG: Ahmet Birsin (Gün TV genel müdürü), Ertuş Bozkurt (Fırat Dağıtım çalışanı, muhabir), Hasan Özgüneş (Azadiya Welat yazarı), Nurettin Fırat (Özgür Gündem yazarı), Ramazan Pekgöz (DİHA Diyarbakır editörü), Turabi Kişin (Özgür Gündem eski editörü),Yüksel Genç (Özgür Gündem yazarı), Abdullah Çetin (DİHA Siirt muhabiri).
DHKP-C: Kaan Ünsal (Yürüyüş Dergisi muhabiri), Gamze Keşkek (Tavır Dergisi genel yayın yönetmeni), Naciye Yavuz (Yürüyüş Dergisi muhabiri).
MLKP: Füsun Erdoğan (Özgür Radyo genel yayın koordinatörü- müebbet hapis, 789 yıl 7 Ay hapis, 1.263,320 TL para cezası); Bayram Namaz (Atılım dergisi yazarı- müebbet hapis)
Polise direnme / hükümlü – Tahliye: Özgür Boğatekin (Adıyaman Gerger Fırat gazetesi haber müdürü)
Dağıtımcılar-çalışanlar
14 dağıtımcı ve çalışanın tamamı ‘KCK-PKK-DYG’ davalarından cezaevinde bulunuyor. Dağıtımcıların beşi hükümlü, sekizi yargılanıyor, ikisi iddianame bekliyor, üçünün ise hukuki bilgilerine ulaşılamıyor. Rapor döneminde üç dağıtımcı tahliye oldu.
Dağıtımcı ve çalışanların tablosu için tıklayınız.
KCK-PKK-DYG / Hükümlüler: Cengiz Doğan (Fırat Dağıtım – Azadiya Welat Nusaybin çalışanı – 3 yıl, 7 ay), Mikail Çağrıcı (Azadiya Welat Adana dağıtımcısı, müebbet), Sibel Mustafaoğlu (Fırat Dağıtım Antep çalışanı – 21 yıl, 6 ay), Veysi Arancak (Fırat Dağıtım İstanbul çalışanı – 9 yıl, 8 ay, 15 gün), Salman Akpınar (Fırat dağıtım çalışanı- İki kez müebbet ve 7 yıl 8 ay), Savaş Aslan (Azadiya Welat Adana dağıtımcısı).
KCK-PKK-DYG / Yargılananlar: Ali Ertuğrul (Azadiya Welat Şırnak dağıtımcısı), Nazdar Ecevit (Azadiya Welat Şırnak dağıtımcısı), Ramazan Dinç (Özgür Halk Diyarbakır çalışanı), Serdar Ay (Fırat Dağıtım Diyarbakır dağıtımcısı), Ufuk Demir (Fırat Dağıtım Iğdır eski çalışanı), Mevlüt Ayağ (Fırat Dağıtım Batman çalışanı).
KCK-PKK-DYG / İddianamesi açıklanmayanlar: Mahmut Tutal (Azadiya Welat çalışanı), Uygar Arslan (Fırat Dağıtım çalışanı).
KCK-PKK-DYG / Tahliye olanlar: Davut Uçar (Özgür Gündem satış ve pazarlama sorumlusu), Mikail Barut (Fırat Dağıtım eski çalışanı), Sabri Acar (Azadiya Welat Şırnak çalışanı).
Azadiya Welat çalışanı Gökhan Gümüş, Hasan Pişkin ve Özgür Halk dağıtımcısı Hayri Bal hakkında hukuki bilgilere ulaşılamıyor.
Tahliyeler
Çetin’e KCK tahliyesi: Siirt Kurtalan KCK operasyonunda (16 Aralık 2011) tutuklanan DİHA muhabiri Abdullah Çetin tahliye oldu (25 Haziran).
Keşkek’e de tahliye: DHKP-C operasyonunda (18 Ocak 2013) tutuklanan Tavır Dergisi genel yayın yönetmeniGamze Keşkek oldu (11 Haziran).
Özgür Boğatekin’e bir hafta hapis: Adıyaman Gerger Fırat gazetesi yayın müdürü ve gergerfirat.com sitesinin teknik sorumlusu Özgür Boğatekin, babası Hacı Boğatekin’in tutuklu getirildiği Gerger Adliyesi girişinde polise direnme gerekçesiyle aldığı 5 aylık hapis cezası için cezaevine girdi (13 Mayıs). Bir hafta sonra Adıyaman Yarı Kapalı Cezaevi’nden ‘’denetimli serbestlik’’ uyarınca bırakıldı. Gazeteci, bir ay belediyede bedenen çalışacak, ikinci ay ayağına kelepçe (pranga) takılacak ve her gün karakolda imza verecek, üçüncü ay da sabah akşam karakola imza verecek (20 Mayıs).
KCK Basın’da yedi tahliye: İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi KCK Basın Davasında medya çalışanları Ramazan Pekgöz, Nurettin Fırat, Turabi Kişin, Yüksel Genç, Davut Uçar, Ertuş Bozkurt ve Mikail Barut’u tahliye etti (12 Mayıs).
Avukat Ramazan DemirMikail Barut’un başka bir dosyadan kesinleşmiş cezası nedeniyle bırakılmayacağını açıkladı. Sonraki duruşma 10 Temmuz’da. Mahkeme, yedi sanığın tahliye taleplerini 15 Nisan’da reddetmişti.
Erdoğan ve Namaz’a tahliye: İstanbul 20. Ağır Ceza Mahkemesi ‘’MLKP örgütü yöneticisi olarak anayasal düzeni silah zoruyla yıkmak’’tan müebbet hapse mahkum edilen (4 Kasım 2013) Özgür Radyo eski yayın yönetmeni ve bianet yazarı Füsun Erdoğan ve Atılım gazetesi yazarı Bayram Namaz ile beş sanığı tahliye etti (8 Mayıs).
Mahkeme, Gaye operasyonuyla 8 Eylül 2006’dan beri cezaevinde olan yedi sanığın tahliye talebini, “gerekçeli karar yazıldığı” gerekçesiyle reddeden mahkemeler gibi düşünmedi, 6526 Sayılı Kanunla azami tutukluluk süresi olarak belirlenen beş yılın aşıldığına kanaat getirdi. Sanık avukatları, tahliyelerin reddedilmesi üzerine Anayasa Mahkemesi’ne de başvurmuşlardı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, “Şiddet yoluyla Anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs” iddiasıyla Erdoğan ve Namaz’ın da içlerinde olduğu dört sanığı TCK’nın 309. madde uyarınca mahkum etmişti.
Özgüneş’e KCK’dan tahliye: İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi, KCK İstanbul Ana Davası’nda tutuklu yargılanan, aralarında BDP yetkilisi ve Azadiya Welat gazetesi yazarı Hasan Özgüneş’in de olduğu 34 Kürt siyasetçinin tamamını tahliye etti (24 Nisan).
Özel yetkili Ağır Ceza Mahkemeleri’nin kaldırılmasıyla 204 sanıklı davayı İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi ele alıyor. Özgüneş, “örgüt yöneticisi olmak” ve (TCK 314/1) ve “örgüt propagandası” yapmak (TMK 7/2) iddiasıyla yargılanıyor. Aynı dosyadan çevirmen Ayşe Berktay (Hacımirzaoğlu), Prof. Dr. Büşra Ersanlı, yayıncı Ragıp Zarakolu, RED dergisi yazarı Hakan Soytemiz ve Özgür Gündem editörü Kazım Şeker de tutuksuz yargılanıyor.
Yavuz’a tahliye: İstanbul 3. Ağır Ceza Mahkemesi, “KESK İstanbul Davası’ndan “DHKPC örgütüne üye olmak”tan yargılanan Naciye Yavuz’un da aralarında olduğu beş sanığı tahliye etti (21 Nisan).
Birsin’e tahliye: Özel Yetkili mahkemenin kapatılmasıyla görev verilen Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi, 91’i tutuklu 175 sanıklı Diyarbakır KCK Ana Davası’nda Gün TV yayın yönetmeni Ahmet Birsin ve 47 sanığı tahliye etti. Birsin beş yıldır hapisteydi (12 Nisan).
Ünsal’a tahliye: 24 Aralık 2010’dan beri tutuklu olan Yürüyüş dergisi muhabiri Kaan Ünsal tahliye edildi (11 Nisan).
Davası, İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 30 Ekim’de sürecek. Ünsal, 2012’de DHKPC örgütünün bir parçası olmakla suçlanan Gençlik Federasyonu adına faaliyet yürütmek, karakola yönelik intihar saldırısı düzenleyen İbrahim Çuhadar’ı anmak ve tekstil işçilerine destek vermek gibi eylemlerden sorumlu tutuluyor.
Gözaltılar
Gezi yıldönümünü, Soma eylemlerini, 1 Mayıs’ı ve grevleri izleyen veya Suriye’deki gelişmeleri takipz eden 9 gazeteci gözaltına alınıp serbest bırakıldı. Gözaltına alınanlar arasında CNN International’ın muhabiri Ivan Watson ve McClatchy gazetesi Ortadoğu büro şefi ve Pulitzer ödüllü Roy Gutman da vardı.
CNN muhabirine gözaltı: Polis, Gezi eylemleri yıldönümünde CNN International’ın muhabiri Ivan Watson’a canlı yayındayken pasaport kontrolü yaptı; sarı basın kartı yetmeyince arkadan tekmeleyerek gözaltına aldı (31 Mayıs).
İzmir’de iki haberciye gözaltı: Soma’da 301 maden işçisinin ölümüyle ilgili İzmir’deki protestoları görüntüleyen DHA muhabiri Mehmet Candan ve Habertürk muhabiri Emrah Yılmaz gözaltına alındı (22 Mayıs).
Soma: iki gözaltı: Soma madeni’nde 301 işçinin ölümüyle ilgili süreci izleyen Agence Le Journal foto muhabiri Nazım Serhat Fırat çektiği fotoğraflar nedeniyle gözaltına alındı. Karşı Direniş muhabiri Burak Öz ise, ölen madencilerin aileleriyle görüşürken Başbakan korumalarınca gözaltına alındı. Hayat TV İzmir kameramanı Yiğit Ali Mercan gözaltına alınmaya çalışıldı (18 Mayıs).
1 Mayıs’ta haberciye gözaltı: İstanbul Fulya Ortaklar Caddesi’nde biber gazından kaçmaya ve Taksim’deki ofisine ulaşmaya çalışan t24 internet sitesi gece editörü Deniz Zerrin gözaltına alındı, dört gün sonra bırakıldı (1 Mayıs).
Pulitzer ödüllü gazeteciye sınırda gözaltı: Genelkurmay Başkanlığı, Kara Kuvvetleri 2. Hudut Alay Komutanlığı Hatay Narlıca Hacıpaşa Hudut Karakol Komutanlığı’nca Asi Nehri’ni salla geçmeye çalışan iki Suriyeli ve bir de ABD’li gazetecinin gözaltına alındığını duyurdu (24 Nisan). Gazeteci McClatchy gazetelerinin Ortadoğu büro şefi Pulitzer ödüllü Roy Gutman idi.
İki muhabire gözaltı: Polis, Greif işçilerinin İstanbul Hadımköy’deki fabrikada direnişlerinin 60. Gününde işçilere operasyon düzenledi; Kızılbayrak gazeteci muhabiri Mehmet Ali Karabulut ile Alınteri gazetesi muhabiri Zarife Çamalan’ı gözaltına aldı. Karabulut gözaltına alınırken darp edildi (10 Nisan).
Saldırı, Tehdit ve Engellemeler
Nisan-Haziran 2014 döneminde 54 gazeteci, bir yerel gazete, bir İnternet haber sitesi fiili saldırıya uğradı; 1 gazeteci sözlü saldırıya uğradı; Alman Der Spiegel dergisi muhabiri Hasnain Kazim dahil beş gazeteci ve bir gazete tehdit edildi. Taraf’a mali denetimden 5,5 milyon TL ceza kesildi. Zaman gazetesi Başbakanlık muhabiri Ahmet Dönmez, kendisine sözlü saldırıda bulunduğu gerekçesiyle Başbakanı dava etti.
Taraf’a 5,5 milyon TL’lik vergi cezası: Maliye Bakanlığı, Taraf gazetesi ve sahibi Alkım Yayınları’nda “eksik inceledik” denilerek yenilenen 14 ay süren mali denetim sonucu “hurda gazeteleri” gerekçe göstererek 5,5 milyon TL’lik vergi cezası kesti (27 Haziran).
Eve izinsiz arama girişimi: Polis, Elazığ Karakoçan’daki yol kapatma eylemini (14 Haziran) izleyen DİHA muhabiri Meltem Oktay’ın Dersim Mazgirt’teki ailesinin evine izin almadan arama yapmak istedi. Aile fertleri izin vermedi (24 Haziran).
Yazarın telefonu dinleniyor: Milliyet gazetesi Cadde Eki yazarı Ali Eyüboğlu telefonlarının dinlendiğini, bunu da bir polisin kendisine telefon ederek haber verdiğini, bu konuda ifade vermeye gideceğini yazdı (18 Haziran).
Spor yorumcusuna tehdit: Ülker Sports Arena’daki maçta çıkan olaylardan Fenerbahçe Kulübü’nün de sorumlu olduğunu savunan basketbol yorumcusu Kaan Kural’ı, kulüp eski yöneticisi Murat Özaydınlı, “Artık NBA dışında hiç bir kanalda görev alamayacaksın” yazılı tweetiyle tehdit etti; ardından bu tweeti sildi (18 Haziran).
Gezi şiddeti cezasız kalamaz: İMC TV program yapımcısı ve dokuz8haber.com sitesi muhabiri Gökhan Biçici, 2013 Gezi eylemlerini görüntülerken polisin saldırısına uğradığı ŞişliErgenekon Caddesi üzerinde, gördüğü şiddetin cezasız bırakılmasını yazılı açıklamayla kınadı (17 Haziran). TGC Genel Sekreteri Sibel Güneş, TGS Genel Sekreteri Mustafa Kuleli ve Çapul TV’den Ali Ergin Demirhan da destek verdi.
Dündar’a üst üste iki soygun: Cumhuriyet gazetesi yazarı Can Dündar, “Salona indim, hırsızım orada” başlıklı yazısında iki haftada otomobilinden bilgisayarının alındığını ve evinin soyulduğunu yazdı (10 Haziran).
Nişanyan’a üçüncü cezaevi: İzmir Şirince Köyü’nde “kaçak yapı”dan mahkum edilip beş aydır cezaevinde tutulan Yazar Sevan Nişanyan bir gardiyanın hırsızlık yaptığını duyurunca önce Buca Kapalı Cezaevi’ne, oradan da yer olmadığı gerekçesiyle Aliağa Şakran 1 No’lu T Tipi Cezaevi’ne nakledildi. İki aydır “tecritte” tutulan Nişanyan, Ezgi Başaran’a yazdığı mektubunda “gittikçe artan imar cezaları yüzünden af çıkmazsa kaç yıl daha tutuklu kalacağını bilmediğini” söyledi.
Gazeteye saldırı: Adıyaman Gerger’de çıkan Gerger Fırat gazetesinin Hükümet Konağı’nın karşısında bulunan merkezinin kapı kilidi kırılmak istendi (6 Haziran).
DİHA muhabirine polis şiddeti: DİHA muhabiri Feyyaz İmrak, Akdeniz Üniversitesi öğrencilerinin Rojava’daki katliamları protesto eylemini izlerken, polisin kamerasını almasına karşı çıkınca darp edildi. Burnu kırılan haberci ameliyat edildi (6 Haziran).
Haberciye bıçaklı saldırı: Zonguldak’ın Devrek ilçesinde çıkan Yeni Nesil gazetesinin yazı işleri müdürü A. Uzay Karslı bir haber için belediyeye giderken kimliği belirsiz bir kişinin bıçaklı saldırısına uğradı. Karslı’yı hafif yaralayan kişinin tehditlerde bulunarak kayıplara karıştığı belirtildi (3 Haziran).
10 haberciye saldırı, bir tehdit: Polis, Gezi eylemlerinin yıldönümünde CNN International’ın muhabiri Ivan Watson’a canlı yayındayken pasaport kontrolü yaptı; sarı basın kartı yetmeyince gözaltına alınırken tekmelendi (31 Mayıs).
Polis, Beyoğlu Tünel’de bianet muhabiri Elif Akgül’ü plastik mermiyle yaraladı; dokuz8haber.com muhabiri Gökhan Biçici, ANF muhabiri Zeynep Kuray ve gazeteci Berna Şahin’i darp etti. Ayrı bir olayda tartaklanan Akgül, “Adı Veysel. Bu polis beraberindekilerle basın kartımı göstermeme karşı beni tartakladı. Fotoğrafımı çekti. Sonra da poz verdi” diye yazdı. Evrensel gazetesi muhabiri Erdal İmrek’in yüzüne yakın mesafeden biber gazı sıkıldı; Polis aynı gazeteden Duygu Ayber’e basın kimlik kartı kontrol ettikten sonra saldırdı. “Güven timleri” bianet muhabiri Ekin Karaca’ya copla saldırdı, Evrensel’den Sinem Uğurlu’yu da tehdit etti. Gazeteci Ece Çelik, Osmanbey’deki polis şiddetini görüntülemek isterken coplu saldırıya uğradı. Polis, İnsanhaber sitesi muhabiri Ahmet Kerem Kaynar’ı Beşiktaş sapağında çekim yaparken darp etti. Polis basın kartını gösteren muhabirin kartını yırttı ve cep telefonuna el koydu. Ankara’da İtalyan serbest gazeteci Piero Castellano, Ziya Gökalp Caddesi’nde göğsüne gaz kapsülünden yaralandı. Onlarca polis, Karşı gazetesinden Ceren Büyüktetik’in Yeldeğirmeni’ndeki evini bastı, evdekilere kimlik kontrolü yaptıktan sonra evden ayrıldı.
Hem saldırdı, hem şikayetçi oldu: 17 Aralık 2013 yolsuzluk operasyonunda tutuklanan Reza Zarrab, köşkündeki inşaat çalışmasını görüntülediği için Radikal gazetesi muhabiri Fatih Yağmur’a saldırdı (31 Mayıs).
Sunucunun evinde kurşun: TV8’de yayınlanan “Özge ile Yeni Hayat” programının sunucusu Özge Uzun, İstanbul Beylikdüzü’ndeki bir sitenin 14. Katındaki evinin camına saplanmış bir kurşun buldu (22 Mayıs).
Der Spiegel muhabirine ölüm tehdidi: Alman Der Spiegel dergisi muhabiri Hasnain Kazim, Soma maden cinayetiyle ilgili yaptığı, bir yurttaşın sözlerini yansıttığı “Cehenneme kadar yolun var Erdoğan!” başlıklı haberi nedeniyle ölüm tehditleri aldığını açıkladı. Dergi, 10 binden fazla elektronik posta, tweet ve Facebook mesajı aldığını belirten muhabirini güvenlik gerekçesiyle Hamburg’a çektiğini duyurdu (20 Mayıs).
Soma: 13 haberciye saldırı: Soma maden cinayeti protestolarını izleyen en az 13 haberci polis saldırısına uğradı (18 Mayıs).
Başbakanın Üsküdar’daki evinden çıkışında görüntü almaya çalışan Gazete Habertürk Başbakanlık muhabiri Umut Tütüncü’nün yüzüne yumruk atıldı; haberci gözaltına alınmaya çalışıldı. DİHA Ankara temsilcisi Kenan Kırkaya plastik mermiyle sırtından yaralandı. Polis, Günlük Evrensel muhabiri Hasan Akbaş’ı Ankara’daki protestolarda tartakladı. Türkiye Foto Muhabirleri Derneği Başkanı Rıza Özel Soma’da gelişmeleri izlerken ensesinden plastik mermiyle yaralandı.Gazeteci Onur Öncü darp edildi. Polis, Ulusal Kanal kameramanı Serkan Bayraktar’ı görüntü alırken tekmeledi. BirGün gazetesi foto muhabiri Recep Yılmaz Ankara’da polis saldırısına uğradı.
Kocaeli’nde altı haberciye saldırı: Soma madeninde 300’ü aşkın madencinin ölümünün protesto edildiği eylemleri izleyen İhlas Haber Ajansı (İHA) muhabiri Kaan Ülker, Manşet Kocaeli Gazetesi muhabiri Uğur Enç, Anadolu Ajansı (AA) muhabiri Yunus Emre Günaydın, Özgür Kocaeli gazetesi muhabiri Deniz Karamert, Demokrat Kocaeli gazetesi muhabiri Şive Bağdiken’e ve Güç Medya muhabiri Selda Hatun Tan polis şiddetine maruz kaldı.
Vekil Kuzu’nun üslubu: AK Parti milletvekili Burhan Kuzu’nun Soma’daki maden faciasının ardından Twitter üzerinden “ölü soyucular”, “kazmalar” ve “vampirler” ifadelerinin de yer aldığı sözler sarf etti; bunu eleştirenlere de ”H…. S….” şeklinde yanıt verdi (16 Mayıs).
İki Evrensel dağıtımcısına saldırı: Günlük Evrensel gazetesi dağıtımcıları Çağıl Çağan Adıgüzel ve Emre Kocaman, Kocaelili işçi ve emekçilere gazete ulaştırırken Halkevi Durağında kimliği belirsiz bir grubun saldırısına uğradı (16 Mayıs).
Al Jazeera muhabirine azar: Başbakan, Soma’daki basın toplantısında işletmelerle ilgili soru soran Al Jazeera televizyonu muhabirini azarladı, ”Bir gazeteci olarak dünyada madenlerin nasıl çalıştığını takip etmiyorsunuz. Belki Katar’da kömür olmadığından… Bakın Mart’ta yapılan kontrollerde sağlık ve güvenlikte bu ocağın başarılı olduğu tespit edilmiştir” dedi (14 Mayıs).
Beki’ye vergi incelemesi: Geriye dönük bir vergi incelemesine tabi tutulan Hürriyet gazetesi köşe yazarı Akif Beki’ye vergi dairesince çağrı pusulası gönderildi (8 Mayıs).
Gözaltında işkence: 1 Mayıs İşçi Bayramı’nda Taksim’deki ofisine ulaşmaya çalıştığı sırada gözaltına alınan t24 internet sitesi gece editörü Deniz Zerrin, 3 Mayıs’ta hastaneye sağlık raporu için götürülürken 34 A 69320 plakalı resmi araçtaki Samet adlı polisin şiddetine maruz kaldığını açıkladı. Zerrin ifadesinde “Polis memuru ellerim kelepçeli olduğu halde iki eliyle iki yanağıma başıma vurmak suretiyle ve yanaklarımı sıkmak suretiyle beni darp etti” dedi.
1 Mayıs’ta 13 haberci yaralandı: 1 Mayıs’ta görevlerini yapmayan çalışan 13 haberci polisin sıktığı gaz kapsülleri ve plastik mermiyle yaralandı ve darp edildi (1 Mayıs).
Çatışmaları izleyen ETHA muhabiri Ali Haydar Doğan’ın kolu kırıldı. Polis saldırılarında Halk TV’ye olayları aktaran Barış Yarkadaş, EPA foto muhabiri Sedat Suna ve AFP foto-muhabiri Bülent Kılıç ayağından, Milliyet gazetesi foto muhabiri Ozan Güzelce gaz kapsülüyle sağ el bileğinden, Sol gazetesi muhabiri Elif Örnek başından, Mücadele Birliği dergisi muhabiri Yusuf Ali Gümüşlü kolundan, Yurt Gazetesi yazarı Hakan Gülseven burnundan, Reuters Ajansı muhabiri Osman Örsal sol kaval kemiğinden, Sol gazetesi muhabiri Emin Şentürk plastik mermiyle yaralandı. Polis Haber portalı Duruş Haber Genel Yayın Yönetmeni Metin Güneş’i ayağından darp etti. Şişli’de kolu kırılan gazeteci Fethullah Şenocak Haseki Hastanesi’ne kaldırıldı. Sendika.Org sitesi muhabiri Murat Bay Şişli Etfal Hastanesi sokağında plastik mermi yağmuruna tutuldu, vücudunda yanıklar oluştu.
İki DİHA muhabirine saldırı: DİHA muhabirleri Şerife Oruç ve Selman Çiçek haber için gittikleri Dicle Üniversitesi’nde Bilge Gençlik Kulübü’ne bağlı olduğu iddia edilen bir grubun ve polisin saldırısıyla karşılaştı. Çiçek, “Sivil polis elime vurarak kameramı düşürdü, kamerama el koydu” dedi. Polis, DİHA muhabiri Mehmet Curan’ın kamerasına el koymak istedi; gözaltına almakla tehdit etti (30 Nisan).
Bir kameraman hastanelik: Polis, DİSK’in 1 Mayıs gündemiyle gerçekleştirdiği Marmara Bölge Temsilciler Kurulu Toplantısı sonrası Gezi Parkı girişindeki açıklamasına gazla müdahale etti. Yüzüne gaz sıkıldığı belirtilen Kuzey Irak bölgesel televizyonu Rudav TV’nin kameramanı Harun Işık fenalık geçirdi; hastaneye kaldırıldı (20 Nisan).
Kameramana saldırı: İstanbul Beşiktaş’ta aile içi şiddet uyguladığı gerekçesiyle gözaltına alınmak istenen bir dükkan sahibinin oğlu, görüntü çeken Cihan Haber Ajansı kameramanı Ersan San’a saldırdı. Hastaneye kaldırılan San’ın kamerası da kırıldı (17 Nisan).
Spiker’e saldırı: Aydınspor 1923 ve Göztepe futbol maçını canlı yayınlayan Yeni Asır TV’nin spikeri Engin Anlı hem fiziki hem de sözlü saldırıya uğradı (13 Nisan).
Haber sonrası darp: Diyarbakır Silvan’daki Demirkuyu Köyü yakınında bir müteahhidin ihalesini aldığı içme suyu şebekesini tamamlamadan köyü terk etmesini 2 Nisan’daki “Silvan’daki Bu Tablodan Kim Utanacak?” başlığıyla haberleştiren Silvan Mücadele gazetesi yazarı Ferhat Parlak darp edildi (6 Nisan).
İki haberciye saldırı: Marmaris TV haber ekibinden kameraman Murat Arıkan ve Özgen Kemer toplantı izlerken saldırıya uğradı. TGC, olaydan AKP’den belediye başkanı adayı Doğan Tugay’ı sorumlu tuttu. Olay adliyeye yansıdı (3 Nisan).
Bayburt’ta AA muhabirine saldırı: Anadolu Ajansı muhabiri Abdulkadir Nişancı, Aydıntepe Belediye Başkanlığı seçim sonuçlarıyla ilgili itirazları izlerken MHP’li olduğu iddia edilen bir grubun saldırısına uğradı (3 Nisan).
Cumhuriyet’e siber saldırı: Cumhuriyet gazetesi, ses kayıtlarıyla “Seçim kazanmak için Suriye’ye savaş çıkarma” planlarının ortaya çıkmasından sonra siteleri cumhuriyet.com.tr’nin ağır bir siber saldırıya uğradığını açıkladı (3 Nisan).
Gazete siber saldırıyı protesto etti, Telekom Şirketinin de, site kullanıcılarını “kara liste”ye aldığı belirtildi. İtiraz üzerine bir kısım kullanıcı kara listeden çıkarıldı.
Soruşturmalar, Açılan / Süren Davalar, Kararlar
Hacıoğlu Şırnak’ta yargılanacak: 31 Ağustos 2013’te PKK üyesi olduğu şüphesiyle gözaltına alınan ve üç gün sonra Mardin E Tipi Cezaevi’ne gönderilen DİHA Ajansı Uludere muhabiri Cüneyt Hacıoğlu Temmuz ayında Şırnak Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak.
Gündem ve Demokratik Ulus’a 15 yeni dava: Özgür Gündem gazetesi sorumlu yazı işleri müdürü Reyhan Çapan ve haftalık Demokratik Ulus gazetesi sorumlu yazı işleri müdürü Arafat Dayan hakkında, TMK’nın 6/2 veya 7/2 maddelerine muhalefetten üç ayda toplam 15 dava açıldı.
Özgür Gündem’de 21 Şubat-29 Mart 2014 döneminde yayımlanan haberler nedeniyle hakkında dört yeni dava açılan Çapan, 4 Aralık 2014’te İstanbul 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlayacak. Arafat Dayan da, 25 Şubat-9 Haziran döneminde çıkan yayımlanan içerikler nedeniyle 11 dava kapsamında aynı mahkemede yargılanacak.
Berkin Elvan sloganına dava: 1 Mayıs’ta İstanbul Beyoğlu’nda “Berkin Elvan ölümsüzdür”sloganı atan 11 kişi hakkında İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde “örgüt üyeliği” ve 2911 Sayılı Kanunu muhalefetten dava açıldı. Sanıkların 9 yıldan 26 yıla kadar hapis cezası isteniyor (26 Haziran).
Taraf’a dava: Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan arasında geçtiği iddia edilen telefon konuşmalarına ilişkin haber nedeniyle Taraf gazetesine “soruşturmanın gizliliğini ihlal” iddiasıyla dava açıldı. Gazete yetkilileri üç yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak (25 Haziran).
Tekzibe gerek yok: Adıyaman 1. Sulh Ceza Mahkemesi, Karayolları 8. Bölge Müdürü’nün Adıyaman Duruş Gazetesi’ne açtığı davada 17 Aralık 2013’te yayımlanan “Karayolları Müdürü İstifa Etsin” başlıklı kaza haberinin “eleştiri sınırları içerisinde” kaldığına hükmetti; tekzip talebini reddetti (24 Haziran).
Çocuğa Soma davası: Soma maden cinayetini protesto eden 13 yaşındaki A.K hakkında, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefetten üç yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı (21 Haziran).
Düşünce özgürlüğü sınırlarında: İzmir’de Turgutlu Savcılığı, PKK/KCK adına faaliyet yürütmekle suçlanan BDP’li 13 kişi hakkında açılan soruşturmada, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü, 21 Mart Newroz ve 4 Nisan Öcalan’ın doğum günü kutlamaları gibi eylemleri düşünce ve ifade özgürlüğünün bir gereği saydı; dava açmaya gerek görmedi (21 Haziran).
İki gazeteciye TMK davası: İstanbul Ümraniye’de, 25 Mart’ta üç polise yönelik silahlı saldırıyı haberleştirirken “polislerin kimliklerini açık yazdıkları” iddiasıyla İzmir merkezli bir haber sitesinin yayın yönetmeni olan Ü.Y. ile internetten yayın yapan bir ekonomi gazetesinin imtiyaz sahibi ve sorumlu müdürü olan Z.G. hakkında dava açıldı. Gazetecilerin, TMK’nın 6/1. maddesi uyarınca 1 yıldan 3 yıla kadar hapisleri isteniyor (20 Haziran).
Mahkeme BirGün’e hak verdi: İstanbul 32. Sulh Ceza Mahkemesi, Birgün gazetesinde 28 Şubat 2014’te çıkan “Belgeleri öğütme telaşına düşmüşler” haberini halka bilgi verme görevi kapsamından değerlendirdi. Mahkeme, tekzip ve düzeltme yayımlanması talebiyle Başbakanın damadı Berat Albayrak’ın açtığı davayı reddetti (17 Haziran).
Sinan Aygül için şikayet: Bitlis Tatvan’da aracı bombalanan işveren Cemil Demir, saldırının DİHA muhabiri ve Bitlis News gazetesi yayın yönetmeni Sinan Aygül’ün kendisi hakkında yaptığı ihale ve yolsuzluk haberlerinden sonra yaşandığını söyledi ve gazeteciyi şikayet etti (11 Haziran).
Selek’in müebbet hapsi bozuldu: Yargıtay 9. Ceza Dairesi, sosyolog Pınar Selek’ın Mısır Çarşısı patlamasıyla ilgili 16 yıldır yargılandığı davada yerel mahkemenin ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını usulden bozdu (11 Haziran).
Tunca’ya TKEP/L davası: Gezi döneminde Sarıgazi’deki eylemlerde sonra tutuklanan Yeni Evrede Mücadele Birliği Dergisi yazı işleri müdürü Sami Tunca, TKEP/L örgütüne üye olduğu, bu örgütün propagandasını yaptığı, eylemlerde aktif şekilde yer aldığı, Sarıgazi’deki şiddet içeren eylemlere katıldığı, 2911 sayılı Kanuna muhalefet ettiği ve polise direndiği gerekçesiyle yargılanıyor.
20 Ocak 2014 tarihli iddianamede Tunca’nın “örgüt üyeliği” yanı sıra, 15 kez “örgüt propagandası”ndan, 9 kez 2911’den, 3 kez de “polise direnmek”ten cezalandırılması talep ediliyor. Biri Hrant Dink’in ölüm yıldönümü olmak üzere 16 değişik eyleme katılmakla suçlanan Tunca, 2 Temmuz’da İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanmaya başlayacak. Tunca’nın, bir başka dosyadan da 11 yıl 6 aylık hapis cezası bulunuyor.
AYM neden YouTube’ü açtı? Anayasa Mahkemesi, YouTube sitesine erişim engelini kaldıran kararının gerekçesinde, erişim engellemeyi yetki aşımı olarak niteledi; “TİB, sakıncalı hallerde içerik durdurma kararı verebilir ancak bu yetki tam olarak açık değildir. Yetki kanunilik açısından da belirsizdir” dedi (6 Haziran).
Eren Keskin 301 sanığı: İnsan hakları savunucusu avukat Eren Keskin, “Devlet 12 yaşında bir çocuğu katledecek kadar vahşi bir anlayışa sahip, Türkiye hesap vermek zorunda” dediği için “Türklüğü, Cumhuriyeti, Devletin kurum ve organlarını aşağıladığı” iddiasıyla Çerkezköy Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. Eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in oluruyla Çerkesköy Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanan Keskin’in, Çağlayan 5. Asliye Ceza Mahkemesi’nde talimatla ifadesi alındı (4 Haziran).
Anayasa Mahkemesi, 301. maddenin iptaliyle başvurusuyla ilgili 4 Ekim 2013’te, “Daha önce reddettim. 10 yıl bitmeden yeni davayı görüşmem” demişti.
soL’un davası başladı: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 11 ve 12 Eylül 2013 tarihli “Sorumlusu Erdoğan” ve “Gazcı Bakan Halkı Suçladı” manşetleri nedeniyle soL Gazetesi sorumlu müdürü Müdür Hafize Kazcı’yı yargılamaya başladı (3 Haziran).
12 yıl hapsi istenen Kazcı, “Halkı kanunlara uymamaya tahrik, suç işlemeye alenen tahrik etme, suçu ve suçluyu övmek, halkın kin ve düşmanlığa tahrik” ile suçlanıyor. Avukat Several Ballıkaya şikayetçilerin ihbar dilekçelerinin olduğu gibi iddianameye konduğunu savundu; davanın da zamanında açılmadığını söyledi. Dava 14 Ekim’de sürecek.
İmrek polisi şikayet etti: Gezi direnişinin yıl dönümünde Taksim’de görev yaparken 31 Mayıs gecesi polis saldırısına uğrayan Günlük Evrensel Gazetesi editörü Erdal İmrek suç duyurusunda bulundu (3 Haziran).
Ahmet Hakan ifadede: Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan, Başbakanın da adının geçtiği 25 Aralık 2013 yolsuzluk operasyonuna dair bir soruşturması kapsamında İstanbul savcısı İsmail Uçar’a şüpheli sıfatıyla ifade verdi (3 Haziran).
Akfırat ve Türkkan’a yakalama kalktı: İstanbul 4. Ağır Ceza Mahkemesi; 275 sanıklı Ergenekon davasında Ulusal Kanal eski Genel Müdürü Adnan Akfırat ve Ulusal Kanal eski Genel Yayın Yönetmeni Adnan Türkkan hakkında 5 Ağustos 2013’te verilen yakalama kararlarını kaldırdı. Yurtdışı yasağı sürecek (3 Haziran).
Gezi’den Ulusal Kanal’a dava: İstanbul2. Asliye Ceza Mahkemesi, Gezi eylemleri sırasındaki yayınlarda ‘’suç işlemeye tahrik’’ iddiasıyla Ulusal Kanal sorumlu müdürü Naci Eriş 7.5 yıla kadar hapis istemiyle yargılıyor.
Baransu ve Çoban’a MGK davası: Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu ve gazetenin sorumlu müdürü Murat Şevki Çoban’ın hakkında 28 Kasım 2013’te gazetede çıkan “Gülen’i Bitirme Kararı 2004’te MGK’da Alındı” manşetinden dava açıldı. İki haberci, “Devletin güvenliğine ilişkin belgeleri temin etme”, “Devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından gizli kalması gereken bilgileri basın ve yayın yoluyla ifşa etme” ve “MİT’in görev ve faaliyetlerine ilişkin belge ve bilgiyi basın yoluyla ifşa etme” şüphesiyle yargılanacak. 26’şar yıldan 52’şer yıla kadar hapis cezası istemiyle açılan dava Anadolu Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek (22 Mayıs).
AYM istedi; YouTube açıldı: Anayasa Mahkemesi, YouTube sitesinin TİB kararıyla 27 Mart’tan beri erişime kapatılmasının bir hak ihlali olduğuna karar verdi. AYM, kararını TİB ve Ulaştırma Bakanlığı’na gönderdi (29 Mayıs). YouTube 3 Haziran’da açıldı.
Ankara 4. İdare Mahkemesi, 30 Mart yerel seçimleri öncesi Dışişleri Bakanlığı’nda yapılan Suriye zirvesiyle ilgili ses kaydının İnternete düşmesinden sonra “gizli bilgi yayınladığı” gerekçesiyle 27 Mart’ta erişime kapatılan YouTube ile ilgili yürütmeyi durdurma kararı almıştı (7 Mayıs).
YouTube için TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, YouTube’a erişimin engellenmesinin kaldırılması için iç hukuk yolu bulunmadığı gerekçesiyle Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulunmuştu (7 Nisan). Başvuranlara İstanbul Bilgi Üniversitesi’nden Prof. Dr. Yaman Akdeniz ve Ankara Üniversitesi’nden Yrd. Doç. Dr. Kerem Altıparmak ile YouTube adına avukatı Gönenç Gürkaynak da katılmıştı.
Bu arada Gölbaşı Asliye Ceza Mahkemesi, suça konu içeriklerin kaldırılmaması nedeniyle Youtube’la ilgili ikinci erişim engeli kararı alıyordu (4 Nisan).
Hükümet, kapatmanın Suriye zirvesinin düzenlendiği Dışişleri Bakanlığı’nda gizli dinleme kayıtlarının etkili olduğunu savunurken, Gölbaşı Sulh Ceza Mahkemesi’nin 17 Mart tarihli 2014/358 sayılı kararında “Atatürk Aleyhine Suçlar Kanunu” geçiyordu. TİB, YouTube’u, “Mahkemenin kararına istinaden ve 5651 sayılı kanunun (Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun) 8. Madde 1/b bendi uyarınca TİB tarafından koruma tedbiri uygulanmaktadır” diye kapatmıştı. TBB’in itirazıyla aynı mahkeme, AYM’nin 2 Nisan tarihli kararını (Twitter kararı) göz önünde bulundurdu; internetin temel hak ve özgürlüklerin kullanılmasında önemli olduğu ve erişimin engellenmesinin ‘YouTube.com’ ağından yararlanan tüm kullanıcıların ifade özgürlüğüne yönelik ağır müdahale olduğunu vurguladı. TBB’nin itirazıyla engelin, “siyasal ve askeri casusluk ile gizli kalması gereken bilgileri açıklama suçu ile ilgili olarak yapılan soruşturma kapsamında” konulduğu anlaşıldı.
Ergenekon’da gerekçe yazıldı! İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Haziran 2007’de soruşturması başlayan ve 5 Ağustos 2013’te karara çıkan Ergenekon davasının 16 bin 600 sayfa tutarındaki gerekçeli kararını hükümden sekiz ay sonra yazmayı başardı (3 Nisan).
Üç kitaptan oluşan gerekçeli karar, Ulusal Yargı Ağı Bilişim Sistemi’ne (UYAP) yüklendi. Elektronik imzaların da tamamlanmasının ardından karar bugün sistemde görünür olacak. İmzalarla onaylandığı andan itibaren avukatlar ve sanıklar kararı UYAP’tan görebilecek.
Twitter’da “Allah CC” hesabına hapis: Muş Sulh Ceza Mahkemesi, Twitter’da “Allah CC” adını kullandığı ve mesajlarla “dini değerleri alenen aşağıladığı” iddiasıyla öğretmen Ertan P’ye 15 ay hapis cezası verdi. Cezası ertelenmeyen öğretmen, Yargıtay kararı onanırsa cezaevine girecek (29 Mayıs).
Başbakan azarına dava: Zaman gazetesi muhabiri Ahmet Dönmez, Urla’daki villalar, Habertürk’e sansür ve Sabah-Atv grubunun satışıyla ilgili iddiaları sorunca “Bu dışa bağlı olduğunuz yer size nasıl komut veriyorsa ona göre hareket ediyorsunuz” sözleriyle azarlandığı gerekçesiyle Başbakana 50 bin TL’lik tazminat davası açtı (23 Mayıs).
Atatürk’ü eleştiren ilan ifade özgürlüğü: Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Mustafa Kemal Atatürk’ün ölüm yıldönümünde Sancaktar Dergisi’nin verdiği “Olmasaydı da olurduk” ilanı manşetine taşıyan Yeni Akit yayınını basın özgürlüğü olarak değerlendirdi (21 Mayıs).
Gülsuyu çetesine dava: İstanbul Gülsuyu’nda Eylül 2013’te Hasan Ferit Gedik’in hayatını kaybettiği ve Ağustos’ta da DİHA muhabiri Dilara Keskin dahil birçok kişinin yaralanmasıyla sonuçlanan olaylara ilişkin iddianame Anadolu 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edildi (20 Mayıs).
35 sanık, 311 sayfalık iddianamede “Kasten yaralama”, “Suç örgütü kurma ve üyesi olma”, “Nitelikli yağma”, “Kasten öldürmeye teşebbüs” gibi suçlardan, 11 yıl ile 269 yıl arasında değişen hapis ve müebbet hapis cezası istemiyle yargılanacak.
Beş gazeteciye “telekulak” soruşturması: Gazeteci Tutkun Akbaş’ın telefonlarının usulsüz şekilde dinlendiği iddiasıyla ilgili üç emniyet müdürü yanı sıra, Taraf ve Today’s Zaman gazeteleri yazarı Emrullah Uslu, Zaman gazetesi yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı, Todays Zaman genel yayın yönetmeni Bülent Keneş, Today’s Zaman yazarı Abdulkerim Balcı ve Today’s Zaman yazarı Celil Sağır hakkında soruşturma açıldı (17 Mayıs).
Soruşturma “Suç işlemek amacı ile örgüt kurma”, “bu amaçla kurulan örgüte üye olma”, “görevi kötüye kullanma”, “özel hayatın gizliliğini ihlal etmek” suçlarından yürütülüyor.
2 Ekşi Sözlük yazarına hapis: İstanbul Anadolu 32. Sulh Ceza Mahkemesi, “Ekşi Sözlük” isimli internet sitesi kurucusu Sedat Kapanoğlu’nu “Halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılamak” iddiasıyla ertelemeli 10 ay hapse mahkum etti (16 Mayıs).
Ali Emre Bukağılı’nın şikayetini işleme koyan mahkeme, sanık Özgür Kuru’yu aynı gerekçeyle 7 ay 15 gün hapis cezasına çarptırdı; suçun tekrarlanmayacağına dair kanaat uyandığından ceza ertelendi. Sanık Altuğ Şahin beraat etti. 37 sanığın dosyasıysa üç yıl aynı nitelikte bir suç işlenmemesi şartıyla ertelendi.
Polise direnmekten ceza ve hapis: Adıyaman’da çıkan Gerger Fırat gazetesi yayın müdürü ve gergerfirat.com sitesinin teknik sorumlusu Özgür Boğatekin, babası Hacı Boğatekin’in tutuklu olarak getirildiği Gerger Adliyesi’nin girişinde polislere direndiği gerekçesiyle 5 aylık hapis ceza aldı; yıllar sonra kendisi de tutuklandı (13 Mayıs).
Yargıtay 4. Ceza Dairesi hakarete verilen 11 ay 20 günlük cezayı bozup polise direnmekten verilen 5 aylık hapsi onayınca oğul Boğatekin, Adıyaman Yarı Kapalı Cezaevi’ne gönderildi.
Çiftçi’ye onama istendi: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Urfa KCK davasının tanığı Gülistan Encü’yü röportaj vermeye zorladıkları iddiasıyla DİHA muhabiri Murat Çiftçi’ye 17 Ekim 2012’de verilen 8 yıl 9 aylık hapis cezasının onanmasını istedi (13 Mayıs).
Diyarbakır 7. Ağır Ceza Mahkemesi, cezayı, “Örgüt hiyerarşisine bağlı olmamakla birlikte örgüte bilerek ve isteyerek yardım etmek” suçundan vermişti.
Opan’a hapis ve tahliye: PKK lideri Abdullah Öcalan’ın cezaevi şartlarının düzeltilmesini talep etmek ve kadınlar günündeki açıklama yapmaktan 10 ay hapis cezası verilince utuklanan Nazan Dikici Opan iki çocuğunun da cezaevinde yaşamak zorunda kalması üzerine tahliye edildi (13 Mayıs).
Odatv davası 2015’te: Gazeteciler Ahmet Şık ve Nedim Şener ile odatv sitesinden Soner Yalçın, Barış Pehlivan, Barış Terkoğlu, Yalçın Küçük, Sait Çakır, Doğan Yurdakul, Müyesser Yıldız, Coşkun Musluk, Mümtaz İdil, Ayfer İklim Kaleli ile eski polis Hanefi Avcı’nın tutuksuz yargılandığı Odatv davası, İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 30 Ocak 2015’te sürecek.
Taraf’ı dinleyen MİT suçlu: İstanbul 9. İdare Mahkemesi, Taraf gazetesi eski yöneticileri Ahmet Altan, Yasemin Çongar, Markar Eseyan ve yazar Mehmet Baransu’nun 2008-2009 döneminde MİT İstanbul Bölge Başkanlığı’nca “terörle mücadele” adı altında kod isimlerle dinlenmelerini haksız buldu (12 Mayıs).
Bitlis News için şikayet: Bir iş insanı genel yayın yönetmenliğini DİHA muhabiri Sinan Aygül’ün yaptığı Bitlis News gazetesine ait sitede 6 Mayıs’ta yayımlanan ihale haberleri için suç duyurusu yaptı (10 Mayıs).
Tayip Temel için başvuru: Diyarbakır KCK Ana Davası’ndan yargılanan DİHA editörü Tayyip Temel’in avukatları, gazetecinin ve yedi sanığın daha tahliye edilmesi için Diyarbakır 2. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu (8 Mayıs).
Diyarbakır 3. Ağır Ceza Mahkemesi, aralarında Tayip Temel’in de olduğu 43 sanık için yapılan itirazı “kaçabilecekleri, kanıtları karartıp yok edebilecekleri ve tanıkları etkileyebilecekleri” gerekçesiyle 22 Nisan’da reddetmişti.
İki siteye takipsizlik: Ankara Başsavcılığı, Fethullah Gülen ve 17 Aralık yolsuzluk iddialarına ilişkin İnternette yayınlanan ses kayıtlarıyla ilgili haber yapan iki haber sitesine dava açılmasına gerek görmedi (8 Mayıs).
Bir kararda, “Basın ve soruşturmacı gazetecilik, hükümetin siyasi kararlarını, eylemlerini ve ihmallerini sıkı denetime tabi tutarak, vatandaşların karar alma sürecine katılımını kolaylaştırarak, demokrasinin sağlıklı işlemesini güvence altına almaktadır” denildi.
Dört gazeteye seçim soruşturması: İçişleri Bakanlığı, Basın İlan Kurumu üzerinden BirGün, soL, Cumhuriyet ve Sözcü gazeteleri hakkında, seçimlerde hile yapıldığı iddiaları haberleştirdikleri için “basın ahlâkına aykırı davranmak” iddiasıyla soruşturma açtı (8 Mayıs).
İçişleri Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Vekili Fatih Dursun’un 2 Nisan’da gönderdiği, gazetelere de 2 Mayıs’ta tebliğ edilen dilekçede, 10 gün içince savunma istendi.
Dört gazeteciye takipsizlik: İstanbul Başsavcılığı, 17 Aralık 2013’de başlayan yolsuzluk operasyonuyla ilgili haber ve yazılar nedeniyle Radikal yazarları Murat Yetkin, Uğur Gürses ve muhabirler Fatih Yağmur, İsmail Sağıroğlu hakkında “yargılamayı etkilemeye teşebbüs”ten yürüttüğü soruşturmada takipsizlik kararı verdi (7 Mayıs).
‘’Salyangoz’’ soruşturması: Yazar Adil Okay hakkında, Karabük T Tipi Kapalı Cezaevi’nde kalan Kasım Karataş’a bir salyangoz fotoğrafı ve kartpostal arkasındaki çizimler kaçış planına benzetildiği için soruşturma açıldı. Okay, polis merkezinde ifade verdi (2 Mayıs).
Aynı yazıya bir hapis, bir takipsizlik: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, AKP milletvekilleri Metin Külünk, Mihriban Belma Satır, Tülay Selamoğlu, Sevda Beyazıt Kaçar, Sevim Savaşer ve Ayşenur İslamoğlu’nun şikayetçi oldukları davada, Cumhuriyet gazetesi eski yazarı Bekir Coşkun’u “yayın yoluyla hakaret”ten bir yıl iki ay 17 gün hapis cezası verdi (30 Nisan).
Mahkeme, hükmün açıklanmasının geri bırakılması karar verdi. 4 Eylül 2013 tarihinde çıkan “Boyalı Merdivanler” yazısından yargılanan Coşkun beş yıl içinde aynı “suçu” işlerse hapse girecek. AKP Manisa Milletvekili Selçuk Özdağ da Coşkun’dan şikayetçi olmuş ancak Manisa Cumhuriyet Başsavcılığı bu şikayete dair takipsizlik kararı vermişti.
Haber paylaşan öğrenciye soruşturma: Özyeğin Üniversitesi Uygulamalı Bilimler Yüksekokulu’nda öğrenci olan Kemal Alican Yeğen’e, yine sosyal medyadaki paylaşımı nedeniyle bir öğrenciye açılan soruşturmaya dair bianet haberi ve buna dair sosyal medyada paylaştığı yorum nedeniyle disiplin soruşturması açıldı (25 Nisan).
soL’a “gizliliği ihlal” davası: İstanbul Anadolu Basın Savcılığı, Halkbank eski Genel Müdürü Süleyman Aslan ile ilgili yayınlarda ‘’soruşturmanın gizliliğini ihlal etmek’’ten soL gazetesi sorumlu yazı işleri müdürü Hafize Kazcı hakkında üç yıla kadar hapis istemiyle dava açtı (25 Nisan).
İnternet Kanunu AYM’de: CHP Grup başkanvekili Akif Hamzaçebi, 5651 sayılı İnternet Yayınlarının Düzenlenmesi Hakkında Kanun, Kamu İhale Kanunu, Sosyal Güvenlik Kurumu Kanunu, Vergi Usul Kanunu gibi kanunların toplam 15. maddesinin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvurduklarını açıkladı (17 Nisan).
301’den soruşturma: Antalya Emek ve Demokrasi Güçleri’nin 17 Aralık 2013 yolsuzluk operasyonuna tepki olarak 26 Aralık’ta düzenlediği eyleme katılanlar hakkında, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini aşağılamak” iddiasıyla (TCK, 301) soruşturma açıldı (14 Nisan).
Başbakan’a 301’den şikayet: CHP İstanbul milletvekili Mahmut Tanal, Anayasa Mahkemesi’ni aşağıladığı ve ulusal çıkarlara ters kararlar aldığı iddiasıyla Başbakan hakkında TCK’nın 301. maddesi uyarınca suç duyurusunda bulundu (14 Nisan).
Bolu Gündem’i mühürleyemediler: Bolu Gündem gazetesinin bürosunu mühürlemek için gelen zabıta ekipleri, gazete sahibi Süha Alparslan Sakarya 1. İdare Mahkemesi’nden alınan yürütmeyi durdurma kararını gösterince kapatma işlemi yapamadan bürodan ayrıldı (8 Nisan).
Cumhuriyet’e “Elvan” cezası: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 16 Aralık 2013’teki “Ailenin isyanı” haberinde Gezi Parkı eylemlerinde gaz kapsülüyle yaralandıktan 269 gün sonra yaşamını yitiren Berkin Elvan’ın açık kimliğine yer verdiği gerekçesiyle Cumhuriyet gazetesine 20 bin TL para cezası verdi (8 Nisan).
Twitter açıldı: Anayasa Mahkemesi, Twitter ile ilgili başvurucuların haklarının ihlal edildiğine ve erişim engelinin kaldırılmasına karar verdi (2 Nisan). Mahkeme, gereğinin yapılması için kararı TİB ve Ulaştırma Bakanlığı’na gönderdi. Twitter 3 Nisan’da açıldı.
Demirer için ceza istendi: Adana 10. Ağır Ceza Mahkemesi, gazeteci-yazar Temel Demirer’i 70 kişilik grupla Hatay Samandağ’da DEP İlçe başkanı Mehmet Latifeci ve THKP/C lideri Mahir Çayan’ı andığı için “terör örgütü propagandası yapmak”tan yargılıyor. Duruşma savcısı, Demirer ve 14 kişinin cezalandırılmasını talep etmişti. Yargılamaya 4 Nisan’da devam edildi.
İMC’den Güvendik sanık: Ankara Üniversitesi’nde (AÜ) 2013 Newroz kutlamalarına katıldıkları gerekçesiyle 41 öğrencinin 12 yıla kadar hapis istemiyle Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılandığı davadan İMC TV muhabiri Eren Güvendik’in de hapsi isteniyor (1 Nisan).
42 sanık, “2911 sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na aykırılık”, “Güvenlik görevlilerine, cebir ve şiddet”, “Kamu malına zarar”, “Eğitim ve öğretimi engelleme, kamu kurumunun faaliyetini engelleme” iddiasıyla suçlanıyor.
Hakaret, Kişilik Hakları ve Tazminat Davaları
Nisan-Haziran 2014’te mahkemeler, gazeteci Bekir Coşkun’u ertelemeli 1 yıl 2 ay 17 gün, karikatürist Mehmet Düzenli’yi 3 ay 3 gün hapse; yazar Nihat Behram’ı 1740 TL, öğrenci A.B’yi ertelemeli 7 bin TL para cezasına mahkum etti. Geçen yılın aynı döneminde cezaların toplamı, 1 yıl 2 ay hapis ve 13 bin 500 TL idi.
Başbakan Erdoğan’a hakaret ettiği ve kişilik haklarına saldırdığı gerekçesiyle 38 kişi toplam 2 ay 15 gün hapis ve 277 bin 400 TL para cezasına mahkum edildi.
Odatv için iki şikayet: Başbakanın Danışmanı Mustafa Varank, hack’lenen hesabında elde edilen bilgileri habere dönüştürdüğü gerekçesiyle OdaTV sitesiyle ilgili suç duyurusunda bulundu (29 Haziran).
İş insanı Mehmet Cengiz de, “Her devrin kasası Mehmet Cengiz” başlıklı Birgün gazetesi yazısını yayınlayan Odatv sitesi yetkilileri Soner Yalçın ve Barış Pehlivan ile CHP Milletvekili Aykut Erdoğdu hakkında 10 bin TL’lik tazminat davası açtı (30 Haziran).
CHP liderine TÜRGEV davası: Başbakanın oğlu Bilal Erdoğan’ın yönetimde olduğu TÜRGEV Vakfı, 23 Haziran’daki CHP Grup toplantısında rüşvetle ilgili iddialarla vakfın itibarına zarar veren konuşma yaptığı gerekçesiyle CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu hakkında 100 bin TL tazminat davası açtı (27 Haziran).
Dündar’a ceza davası: Gazeteci Uğur Dündar hakkında, Sabiha Gökçen Havalimanı’nda ikinci pistin inşasıyla ilgili iddiaları ele alan 5 Nisan 2014 tarihli Sözcü gazetesindeki köşesinde ve Twitter üzerinden Eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım’a hakaret ettiği iddiasıyla dava açıldı (26 Haziran). Dündar, İstanbul Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 4 yıl 8 aya kadar hapis cezası istemiyle yargılanacak.
Ekşi Sözlük gerekçeli kararı: Anadolu Adalet Sarayı 32. Sulh Ceza Mahkemesi, 10 ay hapse mahkum ettiği Ekşi Sözlük sitesi kurucusu Sedat Kapanoğlu ile ilgili gerekçeli kararında, “sitede paylaşılan yazılara engel koymadığı”, “bu yazılara isteyen kişilerce ulaşılabildiği ve eylemin kamu barışını bozmaya elverişli olduğu sonucuna varıldığı”na yer verdi (11 Haziran).
7 ay 15 gün hapis cezası alan yazar Özgür Kuru içinse, “Ramazanda rakı sofrasına oturmak” şeklinde ifadelerin bulunduğu yazıda “halkın bir kesiminin benimsediği dini değerlerin aşağılandığı” iddia edildi.
72 Ekşi Sözlük yazarına soruşturma: Gezi eylemleri sırasında Kabataş’ta başörtülü bir kadına saldırı düzenlendiğine ilişkin iddialarla ilgili Habertürk gazetesi yazarı Nihal Bengisu Karaca’yı eleştiren 72 Ekşi Sözlük yazarı hakkında hakaret iddiasıyla soruşturma açıldı. Yazarlar soruşturma kapsamında ifadeye çağrıldılar (3 Haziran).
Taraf’a 1.9 milyonluk dava: Taraf gazetesine, Show TV’nin satışı üzerine yapılan haberler nedeniyle TMSF, Ciner Grubu ve Acun Ilıcalı’nın açtığı tazminat davalarının tutarı 1.9 milyon lirayı buluyor (2 Haziran). Show TV’yi bir yıl önce 402 milyon dolara Ciner Grubu’na satan TMSF, İstanbul 4. İdare Mahkemesi’nin verdiği, “yürütmeyi durdurma” kararını gerekçe göstererek kanala yeniden el koydu.
Behram’a “işkenceci” cezası: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, bir yazısında İstanbul Terörle Mücadeleden Sorumlu yetkilisi Sedat Selim Ay için “işkencesi” dediği için yazar-şair Nihat Behram’a bin 740 TL adli para cezası verdi. Behram savunmasında, “işkenceciliği mahkeme kararıyla sabit olan birine işkenceci demek suç değildir” demişti (27 Mayıs).
Özdil için şikayet: Kırıkkale’nin Delice ilçesinde yaşayan Yusuf Şener, bir televizyon programında, Soma maden cinayetiyle ilgili “AK Parti’ye oy verdikleri için o işçilerin ölümü müstahaktır” diyen Hürriyet gazetesi yazarı Yılmaz Özdil hakkında Kırıkkale Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu (20 Mayıs).
Başbakan Taraf’ı şikayet etti: Başbakan Erdoğan, oğlu Bilal Erdoğan ile arasında geçtiği iddia edilen konuşmanın ses kaydına ilişkin haberi nedeniyle Taraf gazetesi hakkında suç duyurusunda bulundu (14 Mayıs).
Şikayette, 17 Aralık ve 25 Aralık operasyonlarının Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti’ni yıkmaya yönelik yapıldığı ve yargı yoluyla darbe girişimi olduğu iddia edildi. Gazetenin, “Montaj ve Şantaj Çetesi”nin amacına yardım etmek, onlarla birlikte hareket etmek ve onlara destek olmak suçlarını işlediği iddia edildi. Suç duyurusunda ayrıca Kılıçdaroğlu’nun konuşmalarına binaen yapılan haberle ilgili “taraflar karşılıklı paslaşarak suç teşkil eden montaj ses kasetlerini siyasi hedefleri doğrultusunda yayınlamışlardır” ifadelerine yer verildi. Dilekçede, TCK’nun 132/1.2, 133/1.2, 134/1.2 ve 137. maddelerine atıf yapıldı.
Çölaşan’a Bilal Erdoğan davası: Sözcü gazetesi yazarı Emin Çölaşan, 14 Ocak 2014 tarihli “Aramıza hoşgeldin Bilal oğlan” başlıklı yazıda kendisine hakaret edildiği iddiasıyla Başbakanın oğlu Bilal Erdoğan’ın şikayetiyle açılan davada ifade verdi (12 Mayıs).
Önal’ın cezası 3. Yargı Paketi yolunda: Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, “Başkan Pinokyo ve 9 Cüceler” yazı dizisinde dönemin belediye yetkililerini masal yoluyla eleştirdiği için 2 yıl 3 ay 4 gün hapse mahkum olan haftalık Şarköy’ün Sesi gazetesi yazarı Yakup Önal’ın dosyasının 6352 Sayılı 3. Yargı Paketi’nden değerlendirilmesini istedi (8 Mayıs).
ETHA’ya “işkenceci” davası: İstanbul 48. Asliye Ceza Mahkemesi Savcısı, Terörle Mücadeleden Sorumlu İstanbul Emniyet Müdür Yardımcısı Sedat Selim Ay ile ilgili yayınında işkence mağdurlarının tanıklığına yer veren Etkin Haber Ajansı (ETHA) ve haber müdürü Goncagül Telek’in hakaretten cezalandırılmasını, iftiradan da aklanmasını istedi. (7 Mayıs).
Telek’in üç yıla kadar hapsi isteniyor. Davanın 6352 sayılı yasa uyarınca durdurmasına ajans avukatlarının “erteleme değil, beraat istiyoruz” şeklinde yaptıkları itiraz İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi’nce kabul edilmişti. Dava yeniden başlamış oldu. Sonraki duruşma 9 Eylül’de.
Hakaret ve tehditsiz darp: Şarköy Sulh Ceza Mahkemesi, haftalık Şarköy’ün Sesi gazetesi yazarı Yakup Önal’ı darp ettiği gerekçesiyle CHP Belediye Meclis üyesi Hidayet Kaçar’ı “basit yaralama”dan 2 bin TL adli para cezasına mahkum etti; hükmü açıklamayı geri bıraktı. Mahkeme Kaçar’ın hakaret ve tehdit etmediğine de kanaat getirdi (6 Mayıs).
Gökçek’e hakaretten: Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesi, twitter üzerinde Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’e “Ramazan günü her gün su mu kesilir i…lik etme” diye yazan üniversite öğrencisi A. B’yi “kamu görevlisine hakaret etmekten 7 bin TL ödemeye mahkum etti. Hüküm ertelendi (30 Nisan).
“Bakara-Makara”dan dava: Eski başmüzakereci Bakan Egemen Bağış, Hürriyet gazetesi Ankara eski Temsilcisi Metehan Demir ile arasında geçtiği ileri sürülen ve seçim öncesi sosyal medyada çıkan “Bakara-Makara” konuşmalarına getirdiği twitter yorumu nedeniyle gazeteci Mehmet Baransu hakkında 10 bin TL tazminat davası açtı (26 Nisan).
Uğur Dündar’a 200 bin TL’lik dava: Eski Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım, Sabiha Gökçen Havalimanı’na 2. pist inşaat projesiyle ilgili köşe yazısında kendisine iftira attığı gerekçesiyle Sözcü gazetesi köşe yazarı Uğur Dündar ile gazetesi aleyhine 200 bin TL tazminat istemiyle dava açtı. Dava, İstanbul Anadolu Adliyesi 23. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde görülecek (26 Nisan).
Baransu’ya twitter davası: Eski Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın şikayetiyle Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu hakkında, Twitter’dan paylaştığı “Binali Yıldırım’ın neden korktuğunu çok iyi anlıyorum. Hesap sorma vakti çok yakında. Bavulların hesabı dahil her şey…”, mesajları nedeniyle, “hakaret” ve “tehdit” iddiasıyla 3 yıl 2 aya kadar hapis istemiyle dava açıldı. İddianame Ankara Sulh Ceza Mahkemesi’ne gönderildi (17 Nisan).
“Atakan ölümsüzdür” yazısına ceza: Antalya 17. Asliye Ceza Mahkemesi, Hatay’daki Gezi eylemlerinde yaşamını yitiren 22 yaşındaki Ahmet Atakan için “Ahmet Atakan ölümsüzdür” diye yazan Naim Doğan’ı, “kamu malına zarar vermek” suçlamasıyla 1 yıl hapse mahkum etti. Ceza 6 bin TL’ye çevrildi (16 Nisan).
Hükümete yakın medyaya davaları: Cemaat lideri Fethullah Gülen, 17 Aralık soruşturmasıyla ilgili haberlerinden dolayı Sabah gazetesiyle ilgili 63 şikayette bulundu, 15 de tazminat davası açtı. Yeni Şafak gazetesine 32 dava açtığı, Star’a 30 dava açtığı ve 150 TL’lik tazminat talebinde bulunduğu bildirildi (11 Nisan).
Sertel’e dava ertelendi: Karşıyaka Asliye Ceza Mahkemesi, İzmir Gazeteciler Cemiyeti Hatıra Ormanı’ndaki ağaçların kesilmesine tepki gösterirken İzmir Orman Bölge Müdürü İbrahim Çiftçi’ya hakaret ettiği iddiasıyla İGC Başkanı Atilla Sertel’i yargıladığı davada kovuşturmayı 6352 sayılı Yasa’nın geçici 1/1-b Maddesi gereğince erteledi (11 Nisan).
Sertel’in, “Bu Orman Bölge Müdürü İzmir’de olduğu sürece hiçbir ağaç güvence altında değildir” sözlerine 7 bin 500 TL de tazminat davası açılmıştı.
Çizer hapse mahkum: Antalya Serik 2. Sulh Ceza Mahkemesi, sitesinde yayımladığı karikatürler yoluyla Adnan Oktar’a ‘’hakaret etmek’’ten karikatürist Mehmet Düzenli’yi 3 ay 3 gün hapse mahkum etti (10 Nisan).
Düzenli karara itiraz etmedi, paraya çevrilmesini istemedi, “Çizimlerime cezaevinde devam edeceğim” dedi ve hapse girdi.
Hakaretten Şık’a beraat: İstanbul 36. Sulh Ceza Mahkemesi, 11 Eylül 2013 akşamı Beyoğlu’ndaki eylemde görev yaparken polise “faşist” dediği iddiasıyla yargılanan gazeteci Ahmet Şık’ı beraat ettirdi (10 Nisan).
Şık, 12 Mart 2012’de Silivri cezaevi çıkışındaki sözleri nedeniyle Silivri 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 39 savcı ve hâkime hakaret ettiği ve tehdit ettiği iddiasıyla da yargılanıyor.
Baransu’ya “iftira” davası: Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı Basın Savcılığı, 2 Aralık 2013’de yayımlanan “Yıl 2013 Hükümete Ters Düşen Cemaat de Fişleniyor” başlıklı haberde İçişleri Bakanı Efkan Âlâ”ya yönelik “iftira suçu’’ iddiasıyla Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu hakkında dava açtı (9 Nisan).
Anadolu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilen iddianamede Baransu’nun 1 yıldan 4 yıla kadar hapsi isteniyor.
Başbakan’a takipsizlik: Tekirdağ Başsavcılığı, 7 Aralık 2013’te Tekirdağ’daki bir konuşmasında hakarette bulunduğu gerekçesiyle Taraf gazetesi ve Mehmet Baransu’nun Başbakanla ilgili yaptığı suç duyuruda takipsizlik kararı verdi. Başbakan, “Gülen’i bitirme kararı 2004’te MGK’da alındı” haberini vatana ihanetle bir tutmuştu (8 Nisan).
Kırıkkanat’a beraat: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 24 Temmuz 2013 tarihli “Dünya Yalan, Narkoz Şirketten”yazısında Adnan Oktar’a hakaret ettiği iddiasıyla yargıladığı Cumhuriyet gazetesi yazarı Mine Kırıkkanat’ı beraat ettirdi (8 Nisan).
Başbakanın sıkıntıları
Aydın ve Dersim’de beraat Mudanya’da ceza: Mudanya 2. Sulh Ceza Mahkemesi, Berkin Elvan’ın Gezi protestoları sırasında polis saldırısı sonucu yaralanıp aylar sonra hayatını kaybetmesini “Hırsız Erdoğan”, “Katil Erdoğan” sloganlarıyla protesto ettikleri gerekçesiyle 28 kişiyi “Kamu görevlisine hakaret” iddiasıyla 7 bin 80 lira adli para cezası verdi; 25’iyle ilgili hükmün açıklanmasını erteledi (30 Haziran).
Oysa, Aydın 1. Sulh Ceza Mahkemesi, aynı gerekçeyle yargılanan iki kişiyi Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 10. Maddesine atıfla beraat ettirmişti. Tunceli Sulh Ceza Mahkemesi de 2010’daki davada Kuzey Irak’a askeri operasyon kararını protesto için dağıtılan bildirilerdeki “Katil Erdoğan” sözünün suç olmadığına karar vermişti.
Birgün’e Başbakan ve TÜRGEV davası: Başbakan Erdoğan ve oğlu Bilal Erdoğan ile TÜRGEV fezlekesinde adı geçen iş insanları Abdülkerim Çay ve Cengiz Aktürk, 3 Mart 2014’te çıkan “Ceplerine Duble Yol Yapmışlar-TÜRGEV Böyle Çalışmış” manşeti ve “Terör Kara Para ve AKP” yazısı nedeniyle BirGün gazetesi yazı işleri müdürü Barış İnce ve CHP İstanbul Milletvekili ve BirGün yazarı Aykut Erdoğdu’dan şikâyetçi oldu (25 Haziran).
Facebook mesajına ceza: İstanbul 30. Sulh Ceza Mahkemesi, Gezi eylemleri sırasında Facebook mesajıyla Başbakana hakaret ettiği iddiasıyla yargılanan Ecem Fatma A’yı, 6 bin 80 TL para cezasına çarptırdı; hükmü açıklamayı da erteledi. Beş yılda benzer suç işlenirse ceza ödenecek (19 Haziran).
Uğur Dündar’ı şikayet: Başbakan ve oğlu Bilal Erdoğan, Suu¬di Ara¬bis¬ta¬n’¬dan TÜR¬GE¬V’¬e yüklü miktarda para aktartılmasıyla ilgili CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun sözlerini köşesine taşıyarak kendilerine hakaret ettiği gerekçesiyle gazeteci Uğur Dündar hakkında suç duyurusunda bulundu (7 Haziran).
Samanyolu müdürüne dava: İstanbul Anadolu Cumhuriyet Savcısı Sıddık İlgar, Başbakanın 4 Mart’ta gerçekleşen Niğde mitinginde yaptığı konuşmayı çarpıtarak haber yaptığı iddiasıyla Samanyolu televizyonu sorumlu müdürü Abdullah Bağ hakkında, “hakaret”, “iftira” ve “halkı kin ve düşmanlığa tahrik” iddiasıyla dava açtı (6 Haziran).
İstanbul Anadolu 9. Asliye Ceza Mahkemesi’nce yargılanması beklenen gazetecinin 2 yıl 10 aydan 11 yıl 2 aya kadar hapsi isteniyor.
Dündar’a dava yok: İstanbul Savcılığı,“Erdoğan yargılanacaktır” yazısı nedeniyle Başbakanın “hakaret” ve “kin ve düşmanlığa tahrik”ten şikayetçi olduğu Cumhuriyet gazetesi yazarı Can Dündar’a dava açılmasına gerek olmadığına karar verdi (5 Haziran).
Üç gence “Faşo Tayyip” davası: Kocaeli 2. Sulh Ceza Mahkemesi, İzmit Orduevi yakınındaki panoların üzerine 28 Ocak 2014’te “Faşo, hırsız, ayakkabı kutusu, sen kaşındın ve hırsız AKP” yazarak Başbakana hakaret ettikleri iddiasıyla E.T, B.T ve İ.İ’yi yargılamaya başladı (4 Haziran).
Erdoğan karikatürüne para cezası: Didim Sulh Ceza Mahkemesi, 31 Ağustos 2013’te Dünya Barış Günü kutlamalarında asılan ve Gezi Parkı direnişini konu alan karikatürlerde Başbakana hakaret edildiği gerekçesiyle avukat Mehmet Gölebatmaz’ı, ertelemeli 6 bin 80 lira adli para cezasına mahkum etti (1 Haziran).
İki sanığa pankarttan hapis istemi: Kırklareli 1. Sulh Ceza Mahkemesi, yerel seçimler öncesi Kırklareli mitingi için gelen Başbakanın geçişi sırasında “Hırsız Var” pankart açtıkları iddiasıyla Çiçek Güçlü ile Deniz Gülşen’in yargılamaya başladı. İki sanığın iki yıla kadar hapisleri isteniyor (28 Mayıs).
Facebook’ta hırsız sözüne dava: Facebook’ta Başbakana “hırsız” dediği gerekçesiyle Antalya’da yaşayan İbrahim Erim hakkında yedi yıl hapis istemiyle dava açıldı. Erim’in kamu görevlisine hakaret ettiği ve halkı suç işlemeye tahrik ettiği ileri sürülüyor (28 Mayıs).
Kılıçdaroğlu’na fezleke: CHP lideri KemalKılıçdaroğlu hakkında, yerel seçim öncesi 4 Mart’ta Tekirdağ’da düzenlediği mitingde Başbakana başçalan, hırsız, yalancı, sahtekar, diktatör’ dediği gerekçesiyle fezleke hazırlandı (27 Mayıs).
Altı CHP’liye soruşturma: İstanbul’daki Gezi olayları sırasında Berkin Elvan’ın öldürülmesinin ardından Konya’da protestolara katılan aralarında İstanbul İl Gençlik Kolları Başkanı Genç Osman Killik’in de bulunduğu altı CHP’li hakkında Başbakana hakaret ettikleri iddiasıyla, “kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret”ten soruşturma açıldı. (23 Mayıs).
Özkoray kitabından sanık: Gazeteci-yazar Erol Özkoray’ın,“Gezi Fenomeni” adlı kitabı yoluyla Başbakana hakaret ettiği iddiasıyla açılan dava İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde başladı (22 Mayıs).
Idea Politika Yayınları’ndan çıkan kitapta, Gezi eylemleri süresince duvarlara yazılan anonim yazılar ve sloganlara yer aldığı için Özkoray’ın 2 yıl 8 ay hapsi isteniyor.
Başbakanı Pişkin’i mahkum ettirdi: İstanbul 18. Sulh Ceza Mahkemesi, Başbakan’ın “Alevilik Hz. Ali’yi sevmekse ben dört dörtlük bir Alevi’yim” açıklaması üzerine twitter’dan “Erdoğan’dan ‘dört dörtlük ibneyim, ibneliği sizden öğrenecek değiliz’ açıklaması bekliyorum. Öptüm. #AnayasadaLGBT” yazdığı için Levent Pişkin’i 2 ay 15 gün karşılığı 1500 lira para cezasına çarptırdı (22 Mayıs).
Pişkin, ikindi duruşmada, “kamu görevlisine kamu görevinden dolayı hakaret”ten suçlu bulundu.
“Katil Erdoğan”a hapisten para cezası: Mersin1. Sulh Ceza Mahkemesi, Van ve Hakkari’de 2008’de yapılan Newroz kutlamalarında yaşanan olayları Mersin’de protesto ettikleri ve “Katil Erdoğan” sloganı attıkları öne sürülen Terfa Arıç, Songül Seçmen, Abdullah Ölmez, Hakim Baykara, Hediye Bakrak ve Peru Dündar’a hapisten 7 bin TL adli para cezası verdi (17 Mayıs).
İlk olarak beraat eden sanıklar Başbakanın avukatları temyize gidince ikinci yargılamada mahkum edildi.
CHP’li tazminat ödeyecek: Ankara 13. Asliye Hukuk Mahkemesi, Gezi Parkı olayları sırasında Twitter yoluyla Başbakan Erdoğan’a ‘’hakaretten’’ CHP Tunceli milletvekili Hüseyin Aygün’ü 25 bin TL manevi tazminat ödemeye mahkum etti (22 Nisan).
17 kişiye “Başbakan” davası: AK Parti’nin 30 Mart 2014 yerel seçimler öncesindeki Edirne’de düzenlediği miting sırasında parti binalarına afiş asarak Başbakan Erdoğan’a hakaret ettiği iddiasıyla, ÖDP ve TKP üyesi 17 kişiye “kamu görevlisine hakaret”ten dava açıldı (22 Nisan).
Sanıklar, Edirne Asliye Ceza Mahkemesi’nde 3 aydan 2 yıla kadar hapis istemiyle yargılanacaklar. Sanıklardan 14’ü ayrıca “görevi yaptırmamak için direnmek”ten 4 yıla kadar hapisle yargılanacak.
Başbakan “Twitter” mağduru: İzmir 1. Sulh Ceza Mahkemesi, İzmir’deki Gezi eylemlerinde Twitter yoluyla “Başbakana hakaret” ve “halkı kanunlara uymamaya tahrik” suçunu işledikleri iddiasıyla 29 sanığı yargıladığı davada, “hakaret” yönünden Başbakanın müdahilliğini kabul etti; Erdoğan’ın huzurda dinlenmesi ve hukuka aykırı delilleri dosyadan çıkarmayı reddetti (21 Nisan).
Sanık İlayda U, duruşmada, “O tarihte büyük olaylar vardı. Attığım tweetlerde yaralananlar için sadece revirin yerini gösterdim, hiçbir kötü amacım yoktu” dedi. Sanık Emrah G, “Halkı kurallara uymamaya teşvik gibi bir niyetim olamaz. Kolluk güçlerinin aşırı müdahalesine tepki olarak söz konusu tweetleri attım. Böyle bir şey olduğu için yine de özgünüm” dedi. Diğer sanıklar da suçlamaları kabul etmediler. Davaya 14 Temmuz’da devam edilecek.
Yargıtay Erdoğan gibi düşünmedi: Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, Ankara 20. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin, 2012’de çıkan “Alaturkalık” yazısından Ahmet Altan ve Taraf gazetesine verdiği 15 bin TL’lik manevi tazminat kararını bozdu; “eleştiriye katlanmalısınız” dedi. Taraf, Altan’ın yazısını yeniden bastı. (18 Nisan).
Başbakan AYM’ye başvurdu: Başbakan Erdoğan, Twitter’da “BASCALAN” isimli profilden kendisini ve ailesini yolsuzlukla suçlayan ses kayıtlarını Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru olarak taşıdı (18 Nisan).
Başvuruda, bu Twitter hesabı dışında, “ismailsaymaz” isimli hesaptan ses kaydının yayınlandığı Youtube linkinin paylaşıldığı, Emre Uslu’nun da Twitter hesabından montaj ses kaydını retweet ederek 400 bin takipçisine duyurduğu, Önder Aytaç ve Mehmet Baransu’nun da benzer paylaşımlarda bulunduğu savunuldu. Başbakan, 50 bin TL de manevi tazminat istedi.
CHP’liye Başbakan davası: CHP İl Başkanı Vedat Şenol’un 28 Aralık 2013’teki bir eylemde Başbakana hakaret ettiği gerekçesiyle 18 Haziran’da Isparta Sulh Ceza Mahkemesi’nde iki yıla kadar hapis istemiyle yargılanacak (15 Nisan).
Şenol, 17 Aralık 2013 yolsuzluk operasyonu sonrası hükümeti hırsızlık ve yolsuzluk yapmakla suçlamıştı.
Halk TV’ye tazminat reddedildi: Ankara 14. Asliye Hukuk Mahkemesi, “Duman” Grubunun “Rezil” isimli şarkısını Başbakanın fotoğraflarının kullanarak klip olarak yayımlayan Halk TV’ye Başbakanın açtığı 60 bin TL’lik manevi tazminat davasını reddetti (15 Nisan).
Bursalı’ya da beraat: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, 13 Temmuz 2013’te “Yargıtay’da adalet olacak mı?” başlıklı yazısında Başbakan Erdoğan ve Fethullah Gülen’e hakaret ettiği iddiasıyla yargıladığı Cumhuriyet gazetesi yazarı Orhan Bursalı hakkında beraat kararı verdi (8 Nisan).
AYM kararı oybirliğiyle: Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç, AYM’nin Twitter yasağının kaldırılmasına karşı yapılan eleştirilere ilişkin, “AYM’nin kararı, benim başkanlığımda toplanan bütün üyelerin oy birliğiyle verdiği bir karardır. Yanlış kanaatlere meydan verilmemeli” dedi (7 Nisan).
H.A’ya beraat: Mersin 3. Çocuk Mahkemesi, Gezi eylemlerinin yaşandığı Haziran 2013’te Twitter ve Facebook üzerinden Başbakan Erdoğan’a hakaret ettiği gerekçesiyle TCK’nın 125/3 maddesi uyarınca yargıladığı 16 yaşındaki H.A. hakkında beraat kararı verdi (4 Nisan).
BDP’lilere fezlekeler
Çeşitli savcılıklarca Barış ve Demokrasi Partisi’nin (BDP) vekilleri ve bağımsız vekiller hakkında Nisan-Mayıs-Haziran 2014’te toplam 12 fezleke düzenlendi.
Hakkında fezleke düzenlenen 10 milletvekili Ayla Akat Ata (2), Nursel Aydoğan (2), Sabahat Tuncel,Hasip Kaplan, Adil Zozani,Demir Çelik, Faysal Sarıyıldız,Selma Irmak, Halil Aksoy ve Nazmi Gür oldu.
Fezlekelerde milletvekillerine yöneltilen suçlamalar, “örgüt propagandası yapmak” (TMK-7/2), 2911 toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’na muhalefet, “hakaret” (TCK 125) oldu.
Yasaklamalar, Kapatmalar, Toplatmalar
Bu dönemde 19 site ve site haberine, 1 tablo, 1 kitap reklamına yasak geldi. 2 adliyeye giriş yasağı, 1 genel yayın yasağı kararı verildi; 2 radyo kapatıldı; cezaeviyle 1 haberleşme ysağı getirildi.
Örnekler: İstanbul Çağlayan Adliyesi’nde “Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu” basına tamamen kapatıldı; IŞİD’in Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu’nda 49 kişiyi kaçırmasıyla ilgili yayın yasağı konuldu; Pembepanjur.com arkadaşlık sitesi erişime kapatıldı; Google Plus sitesi “teknik arızadan” aynı akıbete uğradı.Nursel Sökmen Bayram’ın “Maraş Katliamı” tablosu sergiden kaldırıldı; Kocaeli Çayırova ve Bolu Havadis gazeteleri mühürlendi; YouTube 67 gün sonra açıldı; Gazeteci Nedim Şener’in “Hayırsever Terörist” kitabının reklam afişine sansür geldi. Yurt gazetesi muhabiri Ahmet Çınar’ın Soma’ya girişine yasak kondu. Mahkeme bianet dahil 15 haber sitesine URL bazlı erişim engeli getirdi.
Haberciye adliye yasağı: İstanbul Adliyesi’nde, 17 ve 25 Aralık yolsuzluk, Selam Örgütü, Hrant Dink ve Sabancı cinayetleri ile Gezi gibi soruşturmaların yürütüldüğü “Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosu” basına tamamen kapatıldı (19 Haziran).
Musul yayın yasağı ve itiraz: Ankara 9. Ağır Ceza Mahkemesi, IŞİD örgütünün Türkiye’nin Musul Başkonsolosluğu’ndaki 49 kişiyi kaçırmasıyla ilgili haberlere Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma tamamlanıncaya kadar yayın yasağı getirdi (16 Haziran). TGC, mahkemenin yayın yasağına Bizim Gazete adına itiraz etti (18 Haziran).
TRT’den Lopez’e sansür: TRT, Brezilya’da başlayan Dünya Futbol Kupası’nın açılış gösterilerinde Jennifer Lopez sahneye çıkınca yayınını kesip stüdyoya döndü (12 Haziran).
Neden Hayat TV, İMC izlenemiyor? HDP Milletvekili Hasip Kaplan, Hayat TV, İMC ya da TV 10 gibi birçok kanalın Mecliste milletvekillerinin bulunduğu odalarda izlenememesinin nedenini Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek’e sordu (11 Haziran).
Google Plus sansürü teknik sorundanmış: TİB, 5651 sayılı Kanun uyarınca ve idari tedbir kapsamında Google Plus sitesine erişim yasağı getirdi (10 Haziran). Karar 12 Haziran saat 11.00’de kaldırıldı. TİB, sitenin internet servis sağlayıcılar ile aralarındaki “teknik bir sorundan” erişime kapandığı açıkladı.
Pembepanjur.com sitesine sansür: TİB, 5651 Sayılı Kanunu uyarınca idari ve hukuki inceleme yaptığı Pembepanjur.com arkadaşlık sitesini erişime kapattı. Site kurucusu Haluk Akın, sitelerinde 5651 kapsamına giren hiç bir şeyin yer almadığını, durumu anlamak için bir ekibin Ankara’ya gideceğini açıkladı (10 Haziran).
Sansür yatırımı: Hükümet, “Çocuk pornosuna önlem” gerekçesiyle İsveç merkezli Net Clean firmasından 40 milyon avroya yazılım almak için görüşmelere başladı. Böylece istenilen kelimeler de tek tek sansürlenebilecek. Bilgi Üniversitesi’nden Dr. Özgür Uçkan için yatırım “tam kapsamlı sansür girişimi” (10 Haziran).
Bugün sitesi haberine yasak: İstanbul 5. Sulh Ceza Mahkemesi, Başbakanın avukatlarının başvurusuyla, MHP lideri Bahçeli’nin, Başbakanın bir medya yöneticisiyle yaptığı ve anketlerde manipülasyon iddialarına yol açan telefon konuşmasına gösterdiği tepkiyi haberleştirdiği Bugün gazetesinin İnternet sitesindeki habere erişim yasağı getirdi (10 Haziran).
Maraş Katliamı sansürü: Beyoğlu Belediyesi’ne bağlı Beyoğlu Sanat Galerisi’nde 9 Haziran’da açılması planlanan “Nostalji 2014” karma sergisinde yer alacak olan Nursel Sökmen Bayram’ın “Maraş Katliamı” isimli tablosunun sergiden kaldırılmak istenmesi üzerine sanatçılar eserlerini geri çekti, sergi açılamadı (4 Haziran).
Youtube 67 gün sonra özgür: TİB, Dışişleri Bakanlığı’ndaki gizli Suriye zirvesiyle ilgili ses kaydının yayımından hemen sonra 27 Mart’ta YouTube sitesini, Anayasa Mahkemesi’nin 29 Mayıs’taki “Youtube’un erişime kapatılması hak ihlalidir” kararından sonra tekrar açtı. Site 67 gün kapalı kaldı (3 Haziran).
Çayırova gazetesi mühürlendi: Kocaeli Çayırova gazetesi, işletme ruhsatı bulunmadığı gerekçesiyle mühürlendi. Gazete sahibi Ercan Kurt, işlemleri başlatmasına rağmen Belediye Başkanı AK Partili Şevki Demirci ile ilgili bazı iddiaları gündeme getirdikleri için işyerlerinin mühürlendiğini söyledi (27 Mayıs).
Mardin’de iki radyoya kapama: Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) Diyarbakır Bölge Müdürlüğü, Burç FM ve Radyo Cihan’ın Mardin’deki frekanslarının ‘’hava ve deniz haberleşmesini engellediği ve milli güvenliği tehdit ettiği’’ iddiasıyla yayınların durdurulmasına karar verdi. Kurum, frekansların açıkladı (23 Mayıs).
İBB Şener’in kitabına bilbord vermedi: Gazeteci Nedim Şener’in 17 Aralık yolsuzluk operasyonunda ismi geçen Yasin El Kadı’ya ilişkin “Hayırsever Terörist! Yasin El Kadı” kitabının reklamı İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nce “siyasi içerikli” bulundu, bilbord verilmedi (22 Mayıs).
Savcı Bey rica eder: Soma maden cinayeti soruşturmasını yürüten Akhisar Cumhuriyet Başsavcısı Bekir Şahiner, Soma Adliyesi ve çevresindeki habercilerin bölgeden ayrılmalarının yararlı olacağını açıkladı (20 Mayıs).
Tönbekici’nin yazısına ne oldu? Vatan gazetesi yazarı Mutlu Tönbekici’nin Soma’daki maden cinayetiyle ilgili hükümeti eleştiren “TC: Türkiye Cehennemi” başlıklı yazısı önce gazetenin İnternet sitesinde yayınlandı; daha sonra ise kaldırıldı (18 Mayıs).
Soma gazeteciye yasak: Yurt gazetesi muhabiri Ahmet Çınar, Manisa Valiliği’nin Soma Madeni’ndeki ölümlere karşı her tür eylemi yasaklamasının ardından sarı basın kartını gösterdiyse de ilçeye alınmadı (18 Mayıs).
Gazeteyi mühürleme hazırlığı: AK Partili Kocaeli Çayırova Belediye Başkanı Şevki Demirci, “ruhsatsız” olduğu gerekçesiyle Çayırova gazetesine bir zabıta ekibi göndererek kapatılması için zabıt tutturdu (13 Mayıs).
Gazete sahibi Ercan Kurt, “Belediye başkanı aleyhinde haber yaptığımız için ruhsatı bahane ederek gazetemizin yayın hayatını durdurmaya çalışıyor” dedi.
Tutuklu sorununu yazamadı: Kırıklar 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde kalan tutuklu Yunus Okuyucu’nun yazar Veysi Sarısözen’e gönderdiği ve kameralarla ilgili sorunun aktarıldığı mektubun büyük bölümü karalanmış olarak ulaştı (9 Mayıs).
Taraf’a tekzip: İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi Başkanı Onur Özsaraç, 17 Aralık 2013 yolsuzluk operasyonundan sonra tutuklanan iş insanı Rıza Zarraf ve sanatçı eşi Ebru Gündeş’in talebiyle Taraf gazetesinde yayımlanan birçok haberle ilgili de tekzip kararı aldı (9 Mayıs).
Cezaevinde Halk TV neden izlenemiyor? Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, mahkumların cezaevinde Halk TV izleyememesi ile ilgili CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek’in sunduğu soru önergesine, “İzlenebilen televizyon kanalları, hükümlü ve tutuklulardan gelen talepler doğrultusunda idare ve gözlem, kurulunca belirlenmektedir” dedi (8 Mayıs).
Tape yazıları siteden kaldırıldı: Turkuvaz Medya Grubu, Hürriyet Gazetesi’nde 30 Ocak ve 3 Şubat’ta yayımlanan Mehmet Yılmaz’a ait “Bu davaya sonunda Yüce Divan bakacak” ve “Tapeleri Meclis kürsüsünde yayınlayın” başlıklı yazılara yanıt vermek yerine dava açtı; içeriklerin arşivden kaldırttı (29 Nisan).
Haber kaynağı tehlikede: Kapatılan özel yetkili Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi başkanı Hakim Ali Ertan’ın, gazetecilerin haber kaynaklarının deşifre edilmesi, gazetecilik refleksiyle mi yoksa yönlendirme ile mi haber yaptıklarının tespiti için, Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne 2012 yılında izin verdiği iddia edildi (20 Nisan).
Üç ay süre ile verilen kararın gerekçesinde “Talep ekinde sunulan bilgi notu içeriği de göz önüne alındığında, atılı suçun katalog suçlardan olduğu, başka yolla delil elde etme olanağının bulunmadığı anlaşıldığından talebin kabulüne karar vermek gerekmiştir” denildi.
İki hesap gizlendi: Twitter Şirketi, 17 Aralık 2013 yolsuzluk ve rüşvet operasyonun ardından bazı ses kayıtlarının yayınlandığı “Haramzadeler333” ve “Başçalan” hesaplarını gizledi (19 Nisan). Twitter üzerinden bu iki hesaba ulaşmak için yapılan arama sonucunda, “hesap gizlendi” uyarısıyla karşılaşılıyor.
Bolu Havadis mühürlendi: 30 Mart 2013 Seçimlerinden bir hafta önce iki gazeteyle birlikte mühürlenmekle tehdit edilen haftalık Bolu Havadis gazetesinin bürosu, Bolu Belediye Başkanı AK Partili Alaaddin Yılmaz üçüncü defa seçimleri kazandığı günün ertesi sabahı mühürlendi (1 Nisan).
Gazetenin imtiyaz sahibi Mehmet Demirci, haberlerini yazdığı bilgisayarını koltuğunun altına alarak mücadelesini sokaklarda yapacağını söyledi.
15 siteye erişim engeli: Ankara 5. Sulh Ceza Mahkemesi bianet’in “Sabah-ATV Erdoğan’ın Emriyle Toplanan 630 Milyon Dolarla Alındı” haberi için İbrahim Çeçen’in kişilik haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle URL bazlı erişimin engellenmesine karar verdi (1 Nisan).
bianet Genel Yayın Yönetmeni Haluk Kalafat haberi kaldırmayacaklarını, TİB’in engellemesini beklediklerini ve karara itiraz ettiklerini söyledi. Mahkeme 20 URL’ye erişimin engellenmesine, kararın dört saat içinde yerine getirilmesi için Erişim Sağlayıcıları Birliği’ne yazı yazılmasına karar verdi. Bu Birlik henüz kurulmadığından karar TİB’e iletildi.
Erişimi engellenecek siteler olarak cumhuriyet.com.tr, patronlardunyasi.com, sondakika.com, habermonitor.com, haberler.com, rotahaber.com, cafesiyaset.com, aktifhaber.com, egeninsesi.com, ekoayrinti.com, sunhaber.com, halkinhabercisi.com, sozcu.com.tr, demokrathaber.net de gözüküyor.
Kişisel veriler tehdit altında: Google’ın yazılım mühendisi Steven Carstensen, Google güvenlik blogunda, Türkiye’deki servis sağlayıcıların internet kullanıcılarını izleyebilmek için Google DNS kimliği altında gizlendiğini ve Google DNS’in önünün kesilmeye çalışıldığını doğruladıklarını yazdı (1 Nisan).
bianet IT uzmanı Korcan Uğur, “Bu durum, DNS sunucusunun devre dışı kalmasına veya sahte içerik göstermesine, ayrıca siteye erişmek isteyenlerin kimliklerinin açığa çıkarılabilmesine imkan tanıyor. Servis sağlayıcılar kişilerin kişisel bilgilerinin yanı sıra şifrelerini de ele geçirebilir. Normalde hackerların kullandığı sistem olan ‘DNS Spoofing’i (DNS zehirlenmesi) şimdi devlet kullanıyor” dedi.
Önergeye “sır” reddi: Maliye Bakanlığı, CHP milletvekili Umut Oran’ın, Gana’dan Dubai’ye gitmek için 1 Ocak 2013’te İstanbul Atatürk Havalimanı’na inen altın yüklü kargo uçağıyla ilgili önergesindeki sorularına “sırrın ifşası”nı gerekçe göstererek yanıt vermedi (1 Nisan).
Youtube’e “Atatürk” yasağı! TİB, Dışişleri Bakanlığı’ndaki Suriye zirvesiyle ilgili ses kayıtlarının İnternetten yayınlanmasıyla 27 Mart’ta erişime kapattığı YouTube ile ilgili gerekçesinde, “Gölbaşı Sulh Ceza Mahkemesi’nin 27/03/2014 tarih ve 2014/358 sayılı kararına istinaden ve 5651 sayılı kanunun 8. Madde 1/b bendi uyarınca koruma tedbiri uyguladık” dedi. Bu durumda, YouTube, “Atatürk aleyhinde içerik barındırdığı için yasaklanmış (1 Nisan).
Habercilik
Zaman yazarından özeleştiri: Zaman gazetesi yazarı Kerim Balcı, Hizmet hareketiyle ilgili kaleme aldığı yazısında, “Siyasetle olan mesafemizi kaybettik. Bu sebeple Ergenekon davaları sürecinde yapılan hataları göremedik. Ahmet Şık ve Nedim Şener’in tutuklanma kararlarına karşı çıkmalıydık, çıkamadık” dedi (28 Haziran).
İsmet Berkan pişman: T24’ten Hazal Özvarış’a mülakat veren Radikal gazetesi eski genel yayın yönetmenlerinden İsmet Berkan, “Kabataş” olayının gerçek olduğunu savunmasıyla ilgili, “Ben de anlamadım aslında. Benim hıyarlığım, atmamalıydım o tweetleri” dedi.
CNN haberlerini savundu: CNN International, Başbakanın CNN muhabiri İvan Watson için “dalkavuk” ve “ajan” demesiyle ilgili “Türkiye ile ilgili haberlerimizin net bir biçimde arkasındayız -ki bu haberler adil, somut verilere dayalı ve tarafsız olmuştur, olmaya devam etmektedir” açıklaması yaptı (3 Haziran).
Takvim hedef gösterdi: Takvim gazetesi 31 Mayıs’ta Gezi eylemlerinin yıldönümünde görev yapacak uluslararası medyayı “İşte Taksim’i mesken tutan Gezi kafalılar” manşetinde tek tek sıraladıktan sonra CNN International’ın muhabiri Ivan Watson canlı yayında gözaltına alındı (31 Mayıs).
Karaalioğlu’ndan ders! Star Medya Grup Başkanı Mustafa Karaalioğlu, “Eski Türkiye medyası Hürriyet, Cumhuriyet, Sözcü, Yurt, Aydınlık, paralel, meridyen vs. hepsi birden artık biraz olsun özgürleşmeli, zincirleri kırmalıdır” dedi (28 Mayıs).
Bakan “yandaş” medya için çırpınıyor: Üç bakanın adının geçtiği 17 Aralık 2013 yolsuzluk operasyonu kapsamında İstanbul Başsavcılığı’nca Adalet Bakanlığı’na gönderilen, dönemin Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar hakkındaki fezlekede yer alan yasal dinleme kayıtları, hükümeti destekleyen Kanal 24, Yeni Şafak ve Star gibi gazeteler için kamu kurum yetkililerinden nasıl reklam-ilan ve diğer avantajlar talep edildiğini belgeliyor (27 Mayıs).
Bayraktar, “Mecburuz bunlara bakmaya ya”, “Bunları kuvvetlendireceğiz ki havaya gitmesin”, “3 gazeteye ilan verelim, öbürleri cırlasın” diyor; başbakanın hedefindeki Doğan Yayın Holding sahibi Aydın Doğan’ın evinin bahçe duvarıyla birebir ilgileniyor. Doğan’ın, Erdoğan’a yakın olan Üsküdar’daki eviyle ilgili Bayraktar, “Eğer bizim plana göre duvarı geri çekmediyse o zaman işimiz var yani” diyor. Bayraktar’ın NTV’nin patronu Ferit Şahenk’in Göltürkbükü’ndeki ruhsatsız ve imar durumu yasal olmayan oteliyle bizzat ilgilendiği de anlaşılıyor. Bu görüşmeler fezlekeye, “Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar’ın nüfuzunu kullanarak üçüncü şahıslara yarar sağlaması” başlığı altında giriyor.
Üç gazete başlığı “Pensilvanya”: Akşam, Sabah ve Yeni Akit gazeteleri Başbakanın Köln mitingi dönüşünde gazetecilere yaptıkları değerlendirmeleri manşete çekti. Üç gazete de “Pensilvanya” manşeti attı (26 Mayıs).
Marmaray haberi yapmadıysan…! Haber7. com sitesi, “Canım cehenneme Erdoğan!” başlıklı haberi nedeniyle hedef gösterilen Der Spiegel dergisi Hasnain Kazım için, “Daha önce Türkiye’de yaşanan bazı olayları ilginç başlıklarla sunan gazeteci son olarak Soma’da yaşanan maden faciasını fırsat bilerek Başbakan Erdoğan’a akıl almaz ithamlar ve hakaretlerde bulunuyor. Bir başka ilginç tarafı ise, Türkiye’de gerçekleşen olumlu olayları servis etmemesi. Örneğin Marmaray projesi…” ifadelere başvurdu (23 Mayıs).
Hürriyet’ten Sabah’a kınama: Hürriyet gazetesi, Soma maden cinayetiyle ilgili yayınlarına Sabah gazetesinin gösterdiği tepkiyle ilgili bir açıklama daha yaptı: “Soma faciasında medya namusu açısından üzücü olan, başta Sabah, bazı gazete ve kanalların, sorumluları bırakıp medyaya yönelik linç kampanyası açmasıdır” dedi (21 Mayıs).
Şiddete methiye: ATV’nin Ankara temsilcisi Mehmet Akarcalı, Başbakanın korumalarının Soma’da maden işçisine saldırmasına arka çıktı. Akarcalı, Erdoğan’ın madenciye “şöyle okkalı bir tokat atmadığı” için üzüldüğünü belirtti (20 Mayıs).
Yeni Akit’ten nefret söylemi: Yeni Akit gazetesi, 301 madencinin öldüğü maden ocağının işletmecisi Soma Holding’in patronu Alp Gürkan’ın damadının “Yahudi” olduğunu iddia ederek nefret söylemi yaydı (20 Mayıs).
Zaman Medya Derneği’nden çekildi: Zaman Gazetesi yayın müdürü Ekrem Dumanlı, “Bari vicdanınızı kaybetmeyin” başlıklı yazısının sonunda başkanlığını Sabah gazetesi karikatüristi Salih Memecan’ın yaptığı Medya Derneği’nden çekildiklerini açıkladı (20 Mayıs).
BBC haberini savundu: İngiliz yayın kuruluşu BBC, Soma’daki maden cinayeti nedeniyle hükümeti eleştiren madenci yakınlarının görüldüğü BBC Türkçe kaynaklı 15 Mayıs tarihli haberini savundu; Yeni Şafak’ın ertesi gün yayımladığı habere tepki gösterdi. BBC, “Bu görüntüler hakkında dile getirilen iddiaları kesinlikle reddediyoruz” dedi (19 Mayıs).
Sabah-Hürriyet’in Soma kavgası: Sabah gazetesi Hürriyet gazetesini ilk sayfasından Başbakanın Soma’da bir markette bir eylemciye yumruk attığı iddialarıyla ilgili haberlerinden dolayı eleştirip, Başbakana iftira atmak ve halkı kışkırtmakla suçladı (17 Mayıs).
Bunun üzerine Hürriyet’in Genel Yayın Yönetmeni Enis Berberoğlu bir yazı kaleme alarak, Sabah’ı gündemi değiştirmeye çalışmakla suçladı. Tartışma, sonraki günlerde Sabah’ın Genel Yayın Yönetmeni Erdal Şafak’ın da devreye girmesiyle sürdü.
NTV önünde “Soma” eylemi: NTV kanalının bulunduğu binanın önüne gelen eylemciler, Soma’da 301 madencinin öldüğü olayla ilgili yayınları sert şekilde eleştirdi (17 Mayıs).
“Politik şeylere girmeyelim”: Habertürk TV sunucusu Didem Yılmaz, Soma’da yüzlerce maden işçisinin ölümüyle ilgili görüşlerini açıklayan bir maden işçisini, canlı yayınında “Bu firma AKP’nin taşeronu, şurada Atatürk’ün değil büyük ustanın fotoğrafı var” deyince “politik şeylere girmeyelim” sözleriyle uyardı (14 Mayıs).
AA Soma’yı sorgulamadı: Anadolu Ajansı, Soma’da 301 madencinin hayatını kaybettiği olayla ilgili haberinde, “Darbe başta olmak üzere deprem, büyük patlama ve toplumsal olayların yoğunlaştığı mayıs ayı, can kayıplarının yaşandığı dönem olarak dikkat çekiyor” ifadelerini kullandı (14 Mayıs).
Gazeteden gazetelere saldırı: Star gazetesi, hükümeti sert sözlerle eleştiren ve Türkiye’de basın özgürlüğünün olmadığını savunan Yurt, BirGün, soL, Cumhuriyet, Taraf, Sözcü, Zaman ve Yeniçağ gazetelerini manşetine taşıdı; gazeteler için “küfür korosu” ifadesini kullandı (14 Mayıs).
Ciner’e “örgüt” soruşturması: Ciner Holding Yönetim Kurulu Başkanı Turgay Ciner, 25 Aralık 2013 yolsuzluk operasyonu kapsamında suç örgütüyle bağlantısı olmak iddiasıyla yürütülen soruşturma çerçevesinde şüpheli sıfatıyla ifade verdi (12 Mayıs).
“Reklam ile haber pazarlığı mı? Aydınlık gazetesi yazarı Mustafa Mutlu, Milliyet gazetesinin Torunlar İnşaat’tan reklam alma karşılığında, dershane parası biriktirmek için Van’dan gelip bu inşaat şirketinde çalışırken yaşamını yitiren Erdoğan Polat’ın haberini yayınlamadığını öne sürdü (19 Nisan).
Mahçupyan için dalkavuk, şaşşakçı…: AK Partinin seçimlerden galip çıkmasına “halk ihtilâli” diyen Zaman gazetesi yazarı Etyen Mahçupyan’ı, yazarı “dalkavuk ruhuyla” hareket etmekle eleştiren Cengiz Çandar’dan sonra son olarak da yine Zaman gazetesi yazarı Şahin Alpay, “hükümet şakşakçısı” olarak nitelendirdi (15 Nisan).
TRT müdürü istifaya davet edildi: RTÜK Üyesi Ali Öztunç, TRT’nin seçim sürecinde taraflı yayın yapmaktan üç ceza aldığını ifade ederek, TRT Genel Müdürü İbrahim Şahin’i istifaya davet etti. Şahin ise TRT’nin seçim sürecinde tüm siyasi partilere eşit mesafede durduğunu söyledi (11 Nisan).
AA Taraf’ı dava etti: Anadolu Ajansı, haberleriyle aleyhinde kasıtlı olarak yanlış algı oluşturduğu iddiasıyla Taraf gazetesiyle ticari ilişkiyi sonlandırdı. Ajans, gazeteyle ilgili yasal yollara başvurduğunu açıkladı (1 Nisan).
AİHM
AİHM, Türkiye’yi 5 gazeteci, 2 akademisyen ve hapiste Kürtçe yasağından mağdur olan 4 tutukluya toplam 55 bin 259 avro (yaklaşık 159 bin 200 TL) maddi ve manevi tazminat ödemeye mahkum etti.
İki gazeteye AİHM tazminatı: AİHM, Evrensel gazetesi eski sahibi Ahmet Sami Belek ve eski yayın yönetmeni İsmail Muzaffer Özkurt, ile Dema Nu gazetesi sahibi Memet Aslan ve Genel Yayın Yönetmeni Zozan Sezen’in başvurularında Türkiye’yi ifade özgürlüğünü ve adil yargılama hakkını ihlal etmekten toplam 38 bin 559 avro (yaklaşık 111 bin 820 TL) tazminata mahkum etti (17 Haziran).
Perinçek kararı yüksek daireye: İsviçre-Ermeni Derneği, İşçi Partisi lideri Doğu Perinçek’in “Ermeni Soykırımı olmamıştır” sözlerine verilen cezayı ifade özgürlüğü ihlali olarak gören AİHM kararına itiraz etti. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi Yüksek Dairesi kararı yeniden inceleyecek (3 Haziran).
Erdoğan ve Kopuzlu AİHM’de kazandı: AİHM, siyasi partilerin lağvedilmesiyle ilgili Anayasa Mahkemesi’ni eleştirdiği için üç mahkeme üyesinin şikayetiyle cezalandırılan akademisyen Mustafa Erdoğan ve Liberal Düşünce dergisi yetkilisi Haluk Kürşad Kopuzlu’nu haklı buldu (27 Mayıs).
Türkiye, AYM’nin üç üyesine tazminat ödemek zorunda kalan Erdoğan’a tazminat tutarının iadesini ve ayrıca manevi tazminat olarak da 7 bin 500 avro (yaklaşık 21 bin TL) ödenmesine karar verdi.
Hapiste Kürtçe yasağına tazminat: AİHM, ziyaretler sırasında Kürtçe konuşmalarına izin verilmeyen tutuklular Ahmet Gerez, Mehmet Şirin Bozçalı, Mehmet Nuri Özen ve Mesut Yurtsever’e 300 avro; Mesut yurtsever ve Mehmet Nuri Özen’e toplam 500 avro tazminat, Bozçalı’ya da 500 avro mahkeme gideri ödenmesine karar verdi. Türkiye toplamda 2 bin 200 avro tazminat (yaklaşık 6 bin 380 TL) ödeyecek (22 Nisan).
Akademisyen AİHM’de kazandı: Milliyet gazetesine yazdığı 15 Kasım 2000 tarihli yazısında eski YÖK Başkanı İhsan Doğramacı’yı intihalle eleştiren akademisyen Hasan Yazıcı, Türkiye’de tazminata mahkum olduktan sonra AİHM’de açtığı davayı kazandı (15 Nisan).
Türkiye, adil yargılamadığı ve ifade özgürlüğü hakkını ihlal ettiği Yazıcı’ya 7 bin avro (yaklaşık 20 bin TL) tazminat ödeyecek.
RTÜK’ten haberler:
“Kumpas”a ceza: RTÜK, Balyoz davasına “kumpas”; cezaevine düştükten sonra hayatını kaybeden Albay Murat Özenalp’e de “kumpas şehidi” dediği için yayın yoluyla hakaret edildiği iddiasıyla Ulusal Kanal’a ceza vermeyi kararlaştırdı; cezasını henüz açıklamadı (30 Haziran).
Başbakan eleştirisinden CNN Türk’e ceza: RTÜK, CNN Türk’teki Aykırı Sorular programında yönetmen Mustafa Altıoklar’ın Başbakan için sarf ettiği, “Başbakan’da narsistik kişilik bozukluğu var. Kendisine rapor vermek lazım, 46 raporu…” sözlerine “eleştiri sınırları aşıldığı” iddiasıyla 57 bin TL idari para cezası verdi (18 Haziran).
İki kanala “abartı” cezası: RTÜK, 15 Mayıs 2014’teki haber bültenlerinde Soma maden cinayetinde yaşamını yitirenlerin yakınlarının görüşlerini ağlama görüntüleri ve duygusal fon müziğiyle yayınlayan Samanyolu ve Samanyolu TV kanallarına “abartılı yayın yaptıkları” ve “efekt ve müziğe yer verdikleri” gerekçesiyle 11 biner TL ceza kesti (6 Haziran).
STV’ye para cezası: RTÜK Fethullah Gülen hakkında soruşturma başlatılmasına neden olan bir e-mail ihbarında Başbakan Erdoğan’a dair ağır ifadeleri Bugün gazetesine dayanarak “Savcılık Başbakan’a inceleme başlattı mı?” başlığıyla aktaran Samanyolu TV’ye 72 bin lira ceza kesti (30 Mayıs).
Show Radyo’ya ceza: RTÜK, Show Radyo’da yayımlanan “Nihat’la Muhabbet” programında bir dinleyiciden gelen ve okunan “Elektrikleri kedinin kestiğine inandım da Twitter ve Youtube’u hangi hayvan kesti diye düşünüyorum” mesajı kanala oy çokluğuyla ceza getirdi (28 Mayıs).
Radyocu Nihat Sırdar’ın yanıt olarak “Hamster” dediği program, “insan onuruna ve özel hayatın gizliliğine aykırı” bulundu; cezanın ne olacağı sonra belirlenecek.
RTÜK’ten Gezi ve 17 Aralık raporu: CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu’nun soru önergesini yanıtlayan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Gezi Parkı olaylarını yayınlayan birçok televizyon kanalının “kişilere yönelik galiz ifadelere yer verdikleri, doğruluğu teyit edilmemiş gerçek dışı bilgileri aktardıkları ve şiddeti özendirici yayın yaptıklarını” ileri sürdü (13 Mayıs).
“Şiddeti özendirmek“ iddiasıyla Halk TV, Cem TV ve Em TV’ye 1’er kez uyarı, 1’er kez idari para cezası; Ulusal TV’ye ise 2 kez idari para cezası verildiğini anımsatan Arınç, 17 Aralık 2013 yolsuzluk operasyonu haberlerinden hiçbir yayın kuruluşuna müeyyide uygulanmadığını belirtti. Arınç, masumiyet karinesini ihlal ettikleri gerekçesiyle EM TV, Sokak TV, Kanal Türk, Bugün TV, Halk TV, ve +1 TV’ye 1’er kez uyarı; Kanal Türk ve Ulusal 1 TV’ye 1’er kez idari para cezası; Samanyolu Haber TV’ye ise 7 kez idari para cezası uygulandığını açıkladı.
Aykırı Sorular’a ceza: RTÜK, CNN Türk’teEnver Aysever’in sunduğu Aykırı Sorular programına katılan yazar Pınar Kür’ün “Başörtülü olmayı gericilik olarak görüyorum” sözlerini “özel hayata saygıyı ihlal” ve “ırk, renk, dil, din, cinsiyet ayrımcılığını teşvik” olarak değerlendirerek ceza vermeyi kararlaştırdı; cezayı henüz açıklamadı (5 Mayıs).
Üç kanala klip cezası: RTÜK, Shakira ve Rihanna’nın “Can’t Remember To Forget You” şarkısının klibini yayınlayan Dream TV, Kral TV ve Show TV’ye eşcinselliği çağrıştıran görüntülere yer vererek çocuk ve gençlere kötü örnek oluşturdukları iddiasıyla ceza vermeyi kararlaştırdı. Karara CHP kontenjanından seçilen iki, MHP’den bir üye muhalefet etti (30 Nisan).
Halk TV’ye sigara cezası döndü: Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesi, Halk TV’ye, Gezi direnişinden aylar önce yayımladığı filmlerdeki saniyelik sigara görüntüleri nedeniyle direnişten hemen sonra verilen toplam 512 bin TL’lik cezayla ilgili itirazı kabul etti (29 Nisan).
Halk TV’de 14 Nisan 2013’te, 00.25-00.38 saatlerinde yayımlanan “Hayatımız Sinema” programında tanıtımı yapılan sinema filmlerinin birinde geçen “saniyelik” sigara görüntüsü nedeniyle kanala 73 bin TL’lik para cezası kesilmiş, yayının beş ayrı günde tekrarlanması nedeniyle 28 Ağustos 2013’te yedi ayrı ceza uygulanmıştı.
Mahkeme, Halk TV’nin nüfusun yüzde 70’ine ulaşma şartı gerektiren “ulusal kanal” olarak değerlendirilmesi gerektiğine dair bir delil bulunmadığını, cezaların da birleştirilerek tek ceza uygulanması mümkünken buna uyulmadığını ve hiç bir uyarı yapılmadan işlem yapıldığına kanaat getirdi.
Beyaz TV’ye Gökçek cezası: RTÜK, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in Gezi Parkı olayları ile Koç Grubu’nu ilişkilendiren sözleri nedeniyle Beyaz TV’ye 11 bin TL ceza verdi (15 Nisan).
Gökçek, 5- 6 ve 7 Haziran 2013 günü oğlunun yöneticisi olduğu televizyon kanalında, Gezi olayları sırasında Koç Grubu’na bağlı Divan Oteli’nde, serum ve ilaç stoku yapıldığını, kampet adı verilen askeri yataklar hazırlandığını ileri sürmüştü.
Özlem Radyo, Hevi oldu: RTÜK, İstanbul merkezli Özlem Rd adlı radyonun Kürtçe adla “Radyo Hevi” olarak yayınını sürdürmesini RTÜK üyesi Esat Çıplak’ın karşı oyuna karşın kabul etti (2 Nisan).
RTÜK Cezaları:
RTÜK, Nisan-Mayıs-Haziran 2014 döneminde haber ve program yayınlarından dolayı TV kuruluşlarına 28 uyarı, 133 para cezası; radyo kuruluşlarına 3 uyarı, 3 de para cezası verdi.
(Çalışma, RTÜK’ün 2 Nisan- 21 Mayıs 2014 döneminde gerçekleştirdiği 10 toplantı temel alınarak hazırlandı).
RTÜK ‘koruyucu sembolle ilgili 2 uyarı; “gençlerin ahlaki gelişimi”ni ihlalden 4 uyarı, 6 para cezası; ‘Türkçeyi bozmaktan’tan 2 uyarı, 9 para cezası; ‘tütün ve tütün ürünleri’ ile ilgili maddelerden 7 para cezası; ‘insan onuru ve özel hayatın gizliliği’ni ihlalden 6 uyarı, 68 para cezası; ‘Tarafsızlık ve doğruluk’tan 2 uyarı ve 2 para cezası; ‘masumiyet karinesi’ni ihlalden 1 para cezası; ‘Milli-manevi değerleri ihlal’den 4 para cezası; ‘aşağılayıcı yayın’dan 1 uyarı, 7 para cezası; ‘Hukukun üstünlüğü’nden 16 uyarı ve 78 para cezası verdi.
Koruyucu sembol: RTÜK “Radyo ve televizyon yayın hizmetlerinde, çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlaki gelişimine zarar verebilecek türde içerik taşıyan programlar bunların izleyebileceği zaman dilimlerinde ve koruyucu sembol kullanılmadan yayınlanamaz…” ve “Medya hizmet sağlayıcılar, koruyucu sembol sistemi kullanarak, izleyicileri program hizmetlerinin içeriği hakkında sesli veya yazılı olarak bilgilendirir” ilkesini ihlal ettiği gerekçesiyle 2 uyarı cezası (Fox TV, ART TV) verdi.
Gençlerin ahlaki gelişimi: 6112 Sayılı Kanunun 8. maddesinin 2. fıkrasında yer alan “Korumalı saatlerdeki program tanıtımlarında çocuk ve gençlerin fiziksel, zihinsel veya ahlakî gelişimine zarar verebilecek türde şiddet, cinsellik ve benzeri unsurlar taşıyan içeriklere yer verilemez” ilkesine aykırılıktan 4 uyarı (Adana Koza Radyo, Bugün TV, Halk TV, Samanyolu Haber) ve 407.609 TL para cezası (Habertürk TV, Show TV – 137.069 TL, Beyaz TV – 12.353 TL, Show TV-157.166 TL, CNBC-e – 29.134 TL, STV – 71.887 TL) verildi.
Türkçenin kullanımı: RTÜK, 6112 sayılı Kanun’un “Türkçenin, özellikleri ve kuralları bozulmadan doğru, güzel ve anlaşılır şekilde kullanılmasını sağlamak zorundadır; dilin düzeysiz, kaba ve argo kullanımına yer verilemez” düzenlemesini ihlalden 2 uyarı (Samanyolu Haber, Sokak TV) ve 567.205 TL para cezası (+1 TV – 12.353 TL, Radyo Mastik – 1.233 TL, Beyaz TV (2) – 12.353 TL, Bugün TV (3) – 12.353 TL, Halk TV– 12.353 TL, Kanal D– 479.501 TL) verdi.
Tütün ve tütün ürünleri: RTÜK, 6112 sayılı Kanunun 8. maddesinin birinci fıkrasının (h) bendindeki; “Alkol, tütün ürünleri ve uyuşturucu gibi bağımlılık yapıcı madde kullanımı ….. özendirici nitelikte olamaz.” hükmü ile 4207 sayılı Tütün Mamullerinin Zararlarının Önlenmesine Dair Kanun’un üçüncü maddesinin altıncı fıkrasında yer alan “Televizyonda yayınlanan programlarda, filmlerde, dizilerde, müzik kliplerinde, reklam ve tanıtım filmlerinde tütün ürünleri kullanılmaz, görüntülerine yer verilmez” hükmünün ihlalinden 532.994 TL para cezası (Ülke TV – 76142 TL., Adana Koza Radyo – 76142 TL., Dizi Max Drama – 76.142 TL., Doğu TV – 76.142 TL., Adana TV – 76.142 TL., Kaçkar TV – 76.142 TL., Barış TV – 76.142 TL) verdi.
İnsan onuru, özel hayatın gizliliği: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesindeki “insan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez” hükmüne göre 6 uyarı (Bugün TV, +1 TV (3), Özgür Gün TV, Kanaltürk Radyo) ve 1.381.661 TL (Samanyolu Haber (26) 12.353 TL, STV (9) 66.213 TL, Ulusal Kanal (3) 12.353 TL, Kanal D (342.111 TL), Halk TV (2) 12.353 TL, Beyaz TV (12.353 TL), Adana Koza Radyo (12.353 TL), EM TV (12.353 TL), Habertürk TV (23.631 TL) para cezası verildi.
Masumiyet karinesi: RTÜK, 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin (i) bendi, “Suçlu olduğu yargı kararı ile kesinleşmedikçe hiç kimse suçlu ilân edilemez veya suçluymuş gibi gösterilemez; yargıya intikal eden konularda yargılama süresince, haber niteliği dışında yargılama sürecini ve tarafsızlığını etkiler nitelikte olamaz” hükmünü ihlalden 17.725 TL para cezası (A Haber) verdi.
Milli-manevi değerler: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (f) bendinde yer alan “Toplumun millî ve manevî değerlerine, genel ahlaka ve ailenin korunması ilkesine aykırı olamaz” hükmünü ihlalden 514.833 TL para cezası (Kanal D (342.111 TL), Fox TV (148.016 TL), Rumeli TV (2) 12.353 TL) verildi.
Aşağılama: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1. fıkrasının (ç) bendinde yer alan “İnsan onuruna ve özel hayatın gizliliğine saygılı olma ilkesine aykırı olamaz, kişi ya da kuruluşları eleştiri sınırları ötesinde küçük düşürücü, aşağılayıcı veya iftira niteliğinde ifadeler içeremez” ilkesine aykırılıktan 1 uyarı (Show Radyo) ve 225.238 TL para cezası (CNN Türk (2) 57.602 TL, STV (72.975 TL), Halk TV (2) 12.353 TL, Samanyolu Haber (12.353 TL) verildi.
Hukukun üstünlüğü: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1 (c) bendinde yer alan “Hukukun üstünlüğü, adalet ve tarafsızlık esasına aykırı olamaz” ilkesine aykırılıktan 16 uyarı cezası (STV (9), +1 TV (4), TV5 (1), Bengü Türk TV (1), 7/24 TV (1)), 691.768 TL de para cezası (Samanyolu Haber (31) 12.353 TL, Bugün TV (21) 12.353 TL, Ulusal Kanal (2) 12.353 TL, EM TV (12.353 TL), Özgür Gün TV (12.353 TL) verildi.
Tarafsızlık: 6112 sayılı Kanun’un 8. maddesinin 1 (ı) bendinde yer alan “Haber bültenleri ve haber programları, tarafsızlık, gerçeklik ve doğruluk ilkelerini esas almak ve toplumda özgürce kanaat oluşumuna engel olmamak zorundadır” ilkesine aykırılıktan 2 uyarı cezası (Samanyolu Haber -2) ve 24.706 TL para cezası (Halk TV – 12.353 TL, Ulusal Kanal – 12.353 TL) verildi (SON).