27 Mayıs’ta başlayan Gezi Direnişi’nde 30 Haziran’a kadar polis ve polis olduğu düşünülen sivil giyimli kişiler, altısı uluslararası basından en az 105 haberciyi darp etti, biber gazı ve plastik mermilerle yaraladı, işlerini yapmasını engelledi, fotoğraflarını sildi, küfür ve hakaret etti; beşi uluslararası basından en az 28 haberciyi gözaltına aldı, üçünü tutukladı. İki gazeteci cezaevinde.
Gezi Direnişi’nde bir dergi kapatıldı, iki yazar, bir pankart, bir dizi sansürlendi, bir kanal kapanmanın eşiğinden döndü.
Yaygın medyanın sansürcü, yanlı tutumundan ötürü en az 12 gazeteci, bir programcı istifa etti, üç gazeteci işte atıldı. En az 15 basın meslek örgütü Gezi Direnişi sırasında polislerin gazetecileri hedef almasını, medyadaki sansürü kınadı.
Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) ve Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) milletvekilleri Gezi Direnişi’nde yaşanan hak ihlalleriyle ilgili en az 10 soru önergesi verdi.
İstanbul’da Taksim Gezi Parkı’nın Yayalaştırma Projesi kapsamında 27 Mayıs’ta başlayan Gezi Direnişi Türkiye’nin 79 iline yayıldı.
TİHV’in Türk Tabipleri Birliği (TTB) verilerine dayanarak verdiği rakamlara göre, 27 Haziran itibariyle eylemlerde beş kişi (Mehmet Ayvalıtaş, Abdullah Cömert, komiser Mustafa Sarı, Ethem Sarısülük, İrfan Tuna) hayatını kaybetti, 8 bin 41 kişi yaralanarak veya kimyasal gazdan etkilenerek hastanelere/gönüllü revirlere başvurdu. İHD’nin raporuna göre 25 Haziran’a kadar 2 bin 841 kişin gözaltına alındı ve 70 kişi tutuklandı.
İçişleri Bakanlığı’nın raporuna göre eylemlere 2,5 milyon kişi katıldı, 4.900 kişi gözaltına alındı. 4 bine yakın insan yaralandı. Valiliklerden gelen bilgilere göre hazırlanan hasar tespit raporunda ise 58 kamu binası, 68 MOBESE kamerası ve 337 işyerinin tahrip edildiği, 90 belediye otobüsü, 214 özel araç, 240 polis aracı ve 45 ambulansın kullanılamaz hale geldiği anlaşıldı. Eylemlerde, biri CHP binası olmak üzere 14 parti binasının zarar gördüğü toplam zararın ise 140 milyon lira olduğu belirlendi.
Saldırılar, tehdit ve engellemeler
Girit’i hedef gösterdi: Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek twitter’dan BBC muhabiri Selin Girit’in tweet’lerini “vatan hainliği” olarak nitelendirdi (23 Haziran). Gökçek “İngiltere Adına Ajanlık Yapma Selin Girit” hashtag’ini paylaştı.
Yayında darp: Bir direnişçi Habertürk muhabiri Rıdvan Bıyık’ı yayında “Buradaki marjinal grup adete polisi tahrik ediyor, polisin dağılın uyarısına kulak asmıyor, polis de gaz bombalarıyla müdahale ediyor.” ifadelerini kullanınca darp etti (15 Haziran).
Polis helikopteri vurdu: Polis Gezi Direnişi’ni havadan görüntüleyen oyuncak helikopter tarafından vurdu. Helikopterin sahibi çekilen videoyu internette paylaştı. (11 Haziran).
Direnişçileri hedef gösterdiler: Yeni Akit, Yeni Şafak ve habervaktim Gezi Direnişi’ne destek veren kişileri, başta Memet Ali Alabora olmak üzere sanatçıları, gazetecileri ve kurumları hedef gösterdi.
Habercilik!
Flaş haber, başka fotoğraflar: Anadolu Ajansı (AA) CNN International New York ofisi önündeki altı kişilik protestoyu ‘flaş haber’ olarak duyurdu (30 Haziran). Star ve Sabah gazeteleri haberde eylemi kalabalık göstermek için başka mitingin fotoğraflarını kullandı.
Takvim’den asılsız iddialar: Takvim gazetesi Ethem Sarısülük’ün Türk bayrağı yaktığı şeklinde bir yalan haber ve DHKP-C kamplarında eğitim gördüğü iddiasıyla asılsız fotoğraf yayımladı (27 – 26 Haziran).
Takvim’den hayali röportaj: Takvim gazetesi, Gezi Parkı’na polis müdahalesini canlı yayında aktaran CNN International’ın ünlü sunucusu Christiane Amanpour ile hayali bir röportaj yaptı (18 Haziran). Röportajın başlığında “Kirli itiraf!”, içeriğindeyse “Her şeyi para için yaptık” yazdı.
Ortaklık bitti: BBC, Türkçe yayın ortaklığı yaptıkları NTV ile anlaşmasını Gezi Direnişi’nde yayıncılığa müdahale gerekçesiyle tek taraflı feshettiğini açıkladı (14 Haziran).
“Anneler” diyen grup: AA Gezi Direnişi’ne destek veren annelerin fotoğrafını “Kendilerini anneler olarak niteleyen bir grup kadın” olarak servis etti (14 Haziran).
Polise saldırı canlı: Gezi Direnişi başladığında suskun kalan NTV, CNN Türk, A Haber, Kanal 24, Skytürk 360 kanalları bir grubun polise molotoflarla saldırısını canlı verdi (11 Haziran).
Gezi belgeseli zor yayımlandı: CNN Türk bir hafta boyunca tanıtımını döndürdüğü Rıdvan Akar’ın Gezi Parkı belgeselini yayımlamaktan vazgeçti (8 Haziran). Tepkiler üzerine yayımladı (10 Haziran).
Üç gazete aynı manşet: Habertürk, Zaman ve Yeni Asya gazeteleri, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’nun twitter hesabından yazdığı “Bir gönül için bin özür dilerim” ifadesini manşet yaptı (10 Haziran).
Yedi gazete tek manşet: Bugün, Sabah, Star, HaberTürk, Türkiye, Yeni Şafak ve Zaman gazeteleri Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Tunus’taki açıklamalarıyla ilgili “Demokratik taleplere can feda” manşetini attı (7 Haziran).
Başka penguen belgeseli: Halk TV Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın konuşması sırasında CNN Türk’ün Gezi Direnişi’nde polis saldırıları sırasında penguen belgeseli yayımlamasını protesto ederek penguen belgeseli yayımladı (6 Haziran).
CNN’de penguenler var: CNN Türk Gezi Direnişi’nde polis müdahalesinin en yoğun olduğu saatlerde “Penguen Sürüde Casus Var” belgeselini yayımladı (2 Haziran).
RTÜK’ten Gezi cezaları: RTÜK Gezi Direnişi’ni aktif şekilde yansıtan Halk TV, Ulusal Kanal, Cem TV ve EM TV’ye “şiddeti özendirmek” iddiasıyla 11.886’şar TL para cezası verdi.
Gözaltı, tutuklama, suç duyurusu, soruşturmalar, açılan davalar
Amanpour’a suç duyurusu: Takvim Gazetesi Haber Müdürü Mevlüt Yüksel, CNN International kanalı ve kanalın sunucusu Christiane Amanpour hakkında ‘gerçeğe aykırı haber yapmak’ gerekçesiyle Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’na suç duyurusunda bulundu (28 Haziran).
Yıldız serbest: 25 Haziran’da Gezi Direnişi ile ilgili düzenlenen operasyonda internet üzerinden illegal örgütler adına çağrı yaptığı gerekçesiyle tutuklanan Mücadele Birliği Adana muhabiri Ulaş Yıldız serbest bırakıldı (28 Haziran).
Sosyal medya “suç”luları: İstanbul Emniyet Müdürlüğü Güvenlik Şubesi Gezi Direnişi boyunca sosyal medyada Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile diğer hükümet yetkililerine yönelik hakaret içerikli mesaj ve fotoğraf yayınlayanlar hakkında çalışma başlattı (27 Haziran). Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nun incelemeyi sürdürdüğü beş milyon içerik arasından 35 kullanıcının mesajında suç unsuru tespit edildi, mesajlardan örnekler alınarak rapor hazırlandı. IP adreslerinin tespitiyle hazırlanan rapor İstanbul Cumhuriyet Savcılığı’na gönderildi.
Kirsiz tutuklandı: Özgür Gelecek muhabiri Çetin Kirsiz Erzincan’da Gezi Direnişi ile ilgili ev baskınlarında gözaltına alındı ve tutuklandı (25 Haziran).
Aygün’e dava: Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gezi Direnişi’yle ilgili Twitter’da paylaştıklarıyla kendisine hakaret ettiği gerekçesiyle, CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün’e 100 bin liralık manevi tazminat davası açtı (24 Haziran).
TGS’den iki suç duyurusu: TGS İstanbul Şubesi, Gezi Direnişi’nde yaralanan, görev yapması engellenen, gözaltına alınan gazetecilerle ilgili İstanbul Valisi ve İstanbul Emniyet Müdürü olmak üzere, bu şiddetin sorumlusu yetkililer hakkında suç duyurusunda bulundu (24 Haziran, 11 Haziran).
Uysal tutuklandı: İzmir Gündoğdu Meydanı’nda Gezi Direnişi çadırlarına yapılan baskında, görüntü almak isteyen Özgür Gelecek muhabiri İzzet Uysal gözaltına alındı, TEM’deki sorgusunun ardından tutuklandı (20 Haziran).
Twitter soruşturması: İzmir’de 38 kişi hakkında “isyana ve kanunlara uymamaya teşvikten” soruşturma açıldı, Twitter’da yazdıkları gerekçe gösterildi (5 Haziran).
BDP’den suç duyurusu: BDP, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkın olmak üzere sair mes’ul kişi ve kurumlar hakkında halka karşı orantısız fiziki müdahalede bulunulduğu gerekçesiyle “Kasten Yaralama TCK 86, işkence (TCK 94), eziyet (TCK 96), tehdit (TCK 106), kişiyi hürriyetinden yoksun kılma (TCK 109), kişilerin huzur ve sükununu bozma (TCK 123), haberleşmenin engellenmesi (TCK 124), mala zarar verme (TCK 151)” maddelerinden suç duyurusunda bulundu (5 Haziran).
CHP’den suç duyurusu: CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’na sunulmak üzere İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na Başbakan Recep Tayyip Erdoğan hakkında, Gezi Direnişi’yle ile ilgili söz ve talimatları nedeniyle suç duyurusunda bulundu (31 Mayıs). Oran, Erdoğan hakkında, “Görevde yetkiyi kötüye kullanma, kanunsuz emir, imar kirliliğine neden olma, adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs, yargı görevini yapanı etkilemeye teşebbüs, kanunlara uymamaya tahrik” suçlarından işlem yapılması için fezleke hazırlanmasını talep etti.
Sansür ve kapa(n/t)malar
Gezi Direnişi’nde bir dergi kapatıldı, iki yazar, bir pankart, bir dizi sansürlendi, bir kanal kapanmanın eşiğinden döndü.
NTV Tarih kapatıldı: NTV Yönetimi, tarih dergisini Gezi Parkı eylemlerini konu alan Temmuz sayısı nedeniyle kapattı (30 Haziran).
Baydar’a sansür: Gazeteci Yavuz Baydar’ın Sabah’ta haftada bir yazdığı “Okur Temsilcisi” köşesi, gazetesinin tutumunu eleştiren okur mektuplarına yer verdiği “Gerçeklerle Yüzleşmeliyiz” yazısının ardından yayımlanmadı (24 Haziran).
Eliçin’e sansür: Yeni Şafak Işın Eliçin’in Gezi Direnişi’ndeki tutumunu eleştiren yazısını yayımlamadı (23 Haziran). Elçin olayı, twitter’dan duyurdu.
Hayat TV kapanmak üzereydi: RTÜK Hayat TV’ye lisansı olmadığı ve kaçak yayın yaptığı gerekçesiyle iki gün süre verdi, görüşmelerle sorun çözüldü (14 Haziran).
Yalan Dünya’ya sansür: Gülse Birsel’in senaristliğini yaptığı Kanal D’de yayımlanan “Yalan Dünya” isimli komedi dizisinin Gezi Direnişi’ni konu edinen bölümü sansüre uğradı ve kanaldan olumsuz yanıt aldı (11 Haziran).
Pankarta sansür: NTV, akşam haberlerinde fondaki AKM binasında “Kes sesini Tayyip” yazan pankartı sansürledi, “Tayyip” kısmını çıkardı.(7 Haziran).
Bu Daha Başlangıç Mücadeleye Devam!
Tepkiler
Gezi Direnişi boyunca dünyadan ve Türkiye’den insan hakları, basın meslek ve ifade özgürlüğü örgütleri, dernekler, sanatçılar, filozoflar yaşanan hak ihlallerini protesto ettiler, ihlallerle ilgili raporlar ve kınama mesajları yayımladılar.
KESK’e bağlı Haber-Sen Harbiye’deki TRT İstanbul Radyosu’nun Gezi Direnişi süresince polislere açılmasını ve binanın “karakol” olarak kullanılmasını protesto etti (28 Haziran).
Fotoğraf Vakfı 28 Mayıs’tan itibaren Gezi Parkı Direnişi’nde yaralanan, gözaltına alınan 87 fotoğrafçı, kameraman ve gazetecinin listesini açıkladı (27 Haziran).
TGC ve TGS İstanbul Şubesi, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu’yu ziyaret etti, gazetecilere şiddet uygulayan polislerin cezalandırılmasını talep etti (27 Haziran).
Beşiktaş taraftarları Gezi Parkı Direnişi’nde polis kurşunuyla hayatını kaybeden Ethem Sarısülük hakkında asılsız haber ver fotoğraflar yayımlayan Takvim gazetesini protesto etmek için ATV-Sabah binasına yürüdü (27-26 Haziran).
Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), Basın Konseyi ve Kadın Gazeteciler Takipte oluşumu BBC muhabiri Selin Giritli’nin Başbakan Erdoğan ve Ankara Büyükşehir belediye Başkanı Melih Gökçek tarafından hedef gösterilmesini kınadı (27 Haziran). BBC Küresel Haber Dairesi Başkanı Peter Horrocks Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Melih Gökçek’in twitter’da BBC muhabiri Selin Girit’i hedef göstermesini kınadı (24 Haziran).
Facebook Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım’ın devletle bilgi paylaştıkları açıklamasını yalanladı (26 Haziran).
AB üyesi ülkelerin büyükelçileri, hükümetle görüşmelerinde polisin barışçıl göstericilere davranışı ve basın özgürlüğüne saygıyla ilgili endişelerini açıkladı (26 Haziran).
Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), alt kuruluşu Güneydoğu Avrupa Medya Organizasyonu (SEEMO) ve Basın Konseyi Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın AKP TBMM grup toplantısında basını hedef göstermesini kınadı (26 Haziran).
NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen Türkiye’deki Gezi Direnişi’nde temel haklara riayet edilmesi çağrısı yaptı (24 Haziran).
TGS, İstanbul Adalet Sarayı önünde Gezi Direnişi boyunca en az 28 gazetecinin yaralandığını, 22 habercinin görevini yapmasının engellendiğini, 14 gazetecinin gözaltına alındığını ve dört gazetecinin gözaltına alındığını açıkladı (24 Haziran).
Türkiyeli gazeteciler Brüksel’deki Batı Balkanlar ve Türkiye’de medyanın durumuna ilişkin Sesini Yükselt 2 Konferansı’nda Adalet Bakanı Müsteşarı Kenan Özdemir konuşurken “Duran İnsan” eylemi yaptı, gözlerini kapatarak polis şiddetini protesto etti (21 Haziran).
Uluslararası İfade Özgürlüğü Kampanya Örgütü IFEX, Kamboçya’nın başkenti Phnom Penh’de düzenlenen 18. Genel Kurul ve Strateji Konferansı’nda Türkiye’deki Gezi Direnişi’ne destek verdi (20 Haziran).
İnternet Yayıcıları Derneği hükümetin sosyal medyayla ilgili düzenleme hazırlığı içinde olduğuna ilişkin haberleri endişeyle takip ettiklerini açıkladı (19 Haziran).
KESK Haber –Sen, TRT Haber’in internet sitesindeki “Provokatörler camiye saldırdı: 4 yaralı” başlıklı haber üzerine TRT haber yöneticilerine haberleriyle toplumu kışkırtmama çağrısı yaptı (19 Haziran).
Türk Tabipleri Birliğ (TBB), Gezi Direnişi sırasında uygulanan polis şiddeti nedeniyle Avrupa Konseyi’ne başvurdu (18 Haziran).
Birleşmiş Milletler (BM) Komiseri Navi Pillay, Gezi Direnişi sırasında orantısız şiddet uygulayan polislerin cezalandırılması gerektiğine dair bir açıklama yaptı (18 Haziran).
TGS ve EFJ, ETHA ve Atılım Gazetesi’nin hazırlandığı Güneş Ajans’a yönelik polis baskınını ve gazetecilerin gözaltına alınmasını protesto etti (18 Haziran).
TGC, Takvim Gazetesi’nin birinci sayfasında CNN’in savaş muhabiri Christiane Amanpour ile yapılmış gibi sunulan gerçek dışı röportajın Türkiye Gazetecilik Hak ve Sorumluluk Bildirgesi’ne aykırı olduğunu açıkladı (18 Haziran).
Dansçı ve koreograf Erdem Gündüz’ün İstanbul Taksim’de Atatürk Kültür Merkezi altı saate yakın elleri ceplerinde ayakta durmasının ardından, durma eylemleri her yere yayıldı (17 Haziran).
KESK, TMMOB, TTB ve DİSK Gezi Direnişi’ne karşı polisin uyguladığı şiddeti protesto ettiler, bir günlük genel grev kararı aldılar (17 Haziran).
A Milli Basketbol takımı oyuncusu Cenk Akyol Gezi Direnişi’ndeki sansürcü tutumu nedeniyle NTV’ye tepki gösterdi ve mikrofonuna konuşmadı (16 Haziran).
Alternatif Bilişim Derneği Gezi Direnişi’ni görünür kılan sosyal medyanın iktidar tarafından günah keçisi ilan edildiğini belirtti, kullanıcıların baskı altına alınmasının kabul edilemez olduğunu söyledi (12 Haziran).
BDP, İHD, ÇHD ve Paris Barosu Çağlayan Adliyesi’nde Gezi Parkı’na yapılan müdahaleleri protesto eden 50 avukatın darp edilerek gözaltına alınmasını kınadı (11 Haziran).
Oğuz Haksever’in Gezi’nin konuşulduğu programda konuğu İstanbul Üniversitesi öğretim üyesi Prof. Dr. Fatmagül Berktay’ın sözlerini kesmesi ve CNN International ile ilgili sözlerine tepki göstermesi NTV önünde bir grupça protesto edildi. (11 Haziran).
Tiyatro Eleştirmenleri Birliği Başbakan Erdoğan’ın Gezi Direnişi’yle ilgili attığı bir tweet nedeniyle “Hesap soracağız” dediği Memet Ali Alabora’ya destek verdi (17 Haziran). Alabora, Yeni Şafak gazetesinin “Bu ne tesadüf” manşetiyle kendisinin ve oynadığı “Mi Minör” oyunun Gezi Direnişi ile ilişkilendirilerek hedef göstermesi üzerine TGC’de basın açıklaması yaptı (10 Haziran).
İHD polisin Gezi Direnişi saldırılarını sözleşmedeki “olağanüstü hal” istisnasıyla AİHM’e taşımak için başvuru çağrısı yaptı (5 Haziran).
Antikapitalist Müslümanlar Miraç Kandili nedeniyle Gezi Parkı’nda Kuran okudu, Hatay’da öldürülen Abdullah Cömert için dua edip tüm direnişçilere lokma dağıttı (5 Haziran).
Taksim Dayanışması altı maddelik taleplerini Bülent Arınç’a iletti (5 Haziran). Gezi Parkı’na Topçu Kışlası ya da başka herhangi bir yapılaşma olmayacağına ve projenin iptal edildiğine dair resmi bir açıklamanın yapılması gerektiği belirtildi.
KESK, DİSK, TMMOB ve TTB ülke çapında iş bırakma eylemi yaparak direnişe destek verdi (5 Haziran).
Haber-Sen, TRT’nin haberleri Emniyet Müdürü, Vali, Bakan, Başbakan’ın ağzından verdiğine dikkat çekti, böyle bir yayın kurumunun ancak hükümetin basın bürosu olabileceğini belirtti (4 Haziran).
Bir grup, Gezi Direnişi’nin yaygın medyada gösterilmemesini Maslak’taki NTV stüdyolarının bulunduğu Doğuş Power Center önünde protesto etti ( 3 Haziran). NTV çalışanlarından özür diledi (4 Haziran).
GSÜ İletişim Fakültesi öğretim elemanları Gezi Direnişi’nde medyanın tutumunu eleştiren “Nasıl bir medya istiyoruz?” isimli bir açıklama yaptı (3 Haziran).
Seyirciler CNNTürk’ün eylemler sürerken ve polis eylemcilere saldırırken penguen belgeseli yayımlamasını kanalı arayıp, e-posta göndererek ve sosyal medya üzerinden penguen fotoğrafları paylaşarak protesto etti (3 Haziran).
Sanatçılar Taksim’de AKM önünde ortak bir açıklama yaparak anaakım medyadaki Gezi Direnişi sansürünü eleştirdi ve tarafsız yayın yapılmasını istedi (3 Haziran).
Basın Meslek Örgütleri, Mülkiyeliler Birliği, Marmara İletişim Mezunları Derneği, Sinemacılar, sanatçılar ve yazarlardan oluşan 752 kişi ve 13 kurum NTV, CNN Türk, Habertürk, Kanal D, ATV, Star, Show TV, TRT, Star, Sabah ve Habertürk’ü Gezi Parkı Direnişi’yle başlayan süreçte, tarafsız haber ilkelerini hiçe sayan sansürcü ve yanlı tutumlarını kınadı (3 Haziran).
ABD: ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Jen Psaki, Beyaz Saray Sözcüsü Jay Carney, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü Caitlin Hayden, yaptığı açıklamalarla Türkiye’deki olayları kaygıyla izlemeye devam ettiklerini ve barışçıl protesto hakları da dahil olmak üzere ifade ve toplanma özgürlüğünden yana olduklarını belirttiler.
AP: Avrupa Parlamentosu (AP) Gezi Direnişi sürecinde Türkiye’de yaşananlarla ilgili hazırlanan tasarıyı kabul etti (13 Haziran). Açıklamada, “Türkiyeli parlamenterlerin oldukça cesur ve akli melekelerini kaybetmiş gibi açıklamalar yaptıklarını görüyoruz” denildi. AP Genel Kurulu’nda “Türkiye’deki durum” başlıklı oturumda Gezi Direnişi tartışıldı (12 Haziran). Hükümetin direnişe yaklaşımı ve polisin sert müdahalesi eleştirildi. AP’de aynı gün Yeşiller Grubu’nun konferansında Gezi Direnişinin deneyimleri aktarıldı. AP Dışişleri Komisyonu Gezi Direnişi’ni “Acil gündem maddesi” olarak ele aldı. Avrupa Konseyi Parlamenter Meclisi (AKPM), “otoriteleri tüm vatandaşların ifade özgürlüğü, barışçıl toplanma ve gösteri yürüyüşü yapma haklarına saygı duymaya davet etti.
Dünya medyası: Uluslararası medya, Gezi Parkı’na yapılan son polis saldırısının ardından giderek artan polis şiddetini ve Başbakan Erdoğan’ın direnişe yaklaşımını eleştirdi (17 Haziran). The Telegraph: “Halk meydan okudu”, The Guardian: “Erdoğan’ın tavrı çatışmacı ve bölücü”, El Cezire: “Ordu tehdidi!”, The Independent: “Otokrat yönetime karşı”, CBS: “İstanbullular otele iltica etti”, Bild: “Polis revirlere de saldırdı”, BBC: “500’e yakın gözaltı”, Le Monde: Greve “illegal” tehdidi, Washington Post: “Eylemler kente yayılacak” şeklinde duyurdu.
Protestolar, açıklamalar: Uluslararası Af Örgütü / Amnesty International, İnsan Hakları İzleme Örgütü (Human Rights Watch), İnsan Hakları Derneği (İHD) Genel Merkezi ve tüm şubeleri, Mazlum-Der ve tüm şubeleri, Türkiye İnsan Hakları Vakfı (TİHV), Türk Tabipleri Birliği (TTB), Helsinki Yurttaşlar Derneği, Mültecilerle Dayanışma Derneği (Mülteci-Der), İnsan Hakları Araştırmaları Derneği (İHAD), İnsan Hakları Gündemi Derneği (İHGD), Halkevleri, TMMOB, Greenpeace Türkiye, TEMA, Müzecilik Meslek Kuruluşu Derneği, Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Tarih Vakfı, Ankara Tabip Odası, DİSK, KESK, Türkiye Psikiyatri Derneği (TPD), Psikodrama dernekleri, Üniversite öğretim elemanları, Türkiye Çocuk ve Genç Psikiyatrisi Derneği (COGEPDER), KADER, Türkiye Yayıncılar Birliği (TYB), Gündem Çocuk Derneği, Barış ve Demokrasi Partisi (BDP), Özgürlük ve Dayanışma Partisi (ÖDP), Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP), Emekçi Hareket Partisi (EHP), Sosyalist Yeniden Kuruluş Partisi (SYKP), Devrimci Sosyalist İşçi Partisi (DSİP), Ezilenlerin Sosyalist Partisi (ESP), Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), Emek Partisi, Liberal Demokrat Parti, Alman Birlik 90/Yeşiller Partisi, Almanya Federal Parlamento Milletvekilleri, Arel Üniversitesi, İTÜ, Mersin, Boğaziçi, ODTÜ, Hacettepe, Ankara, Galatasaray, Sabancı, İstanbul Bilgi Üniversitesi, Aydın Öğretim Elemanları Derneği, Yurtdışındaki Genç Akademisyenler, Almanya’daki farklı üniversitelerden Almanyalı 37 Profesör, Balkan ülkelerinden çeşitli örgütler, Başkent Dayanışması, Mülkiyeliler Birliği ve TMMOB Ankara İKK, Beşiktaş taraftar grubu çArşı, Sine-Sen, Gezi Direnişi boyunca iktidarın ve emniyetin keyfi uygulamalarını, yaşanan hukuksuzlukları protesto ettiler, açıklamalar yayımladılar.
Anonymous ve RedHack
Anonymous Halk TV’ye 146 bin para cezası veren RTÜK’ün internet sitesine DDoS saldırısı düzenledi (14 Haziran).
RedHack Ankara Emniyet Müdürlüğü ve İstanbul Valiliği’nin internet siteleri hack’ledi (13 Haziran). Anonymous Gezi Parkı Direnişi’ne destek videosu yayımladı ve hükümetin sitelerine siber saldırı düzenledi (3 Haziran).
RedHack’in de işbirliğiyle Cumhurbaşkanlığı, İstanbul Emniyet ve AKP’nin de aralarında olduğu siteleri çökertti mam.gov.tr, mersin.gov.tr, eshot.gov.tr, dsi.gov.tr, istanbul.gov.tr ve Türkiye’ye biber gazı tedarik eden şirketlerin sitelerine yaptığı dDos saldırısıyla erişimi engelledi.
Sanatçılar, filozoflar: Amerikalı müzisyen ve aktivist Joan Baez, müzisyen Patti Smith, Hollywood’un aktivist oyuncusu Susan Sarandon, Massachusetts Institute of Technology (MIT) Üniversitesi’nden Amerikalı dilbilimci Prof. Noam Chomsky Gezi Direnişi’ne destek oldu. Piyanist Fazıl Say, Almanya Başbakanı Angela Merkel’e AB üyeliği için, Almanya’da yaşayan yönetmen Fatih Akın, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’e şiddeti durdurması için mektup yazdı. İtalya’da yaşayan yönetmen Ferzan Özpetek İtalya Dışişleri Bakanı Emma Bonino’yu Gezi Direnişi’ne destek olmaya çağırdı. MonoKL dergisinin “Polis Şiddetine Son Verilsin” başlıklı imza kampanyasına Slavoj Zijek, Antonio Negri, Judith Butler, Jean-Luc Nancy gibi filozoflar destek verdi.
Alternatif medya: Günlük Gezi Postası gazetesi, Gezi Radyo, internetten canlı yayınlanan Revoltİstanbul, Gezi Parkı TV, Videooccupy ve Çapul TV Gezi Direnişi’nin alternatif medyasını yarattı. Bir grup aktivist direniş hareketine dair bilgilerin doğru aktarılması için internetten istanbuldaneoluyor.com, whatishappeninginistanbul.com’un yanı sıra twitter’dan @istanbuldaneler ve @occupygezinews adresleri üzerinden yayın yaptı.
Kınamalar: Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), SEEMO (Güneydoğu Avrupa Medya Organizasyonu), Uluslararası İfade Özgürlüğü Kampanya Örgütü IFEX, Gazetecileri Koruma Komitesi (CPJ), İngiltere Gazeteciler Sendikası (NUJ) ve Avrupa Gazeteciler Federasyonu (EFJ), Basın Konseyi, GÖP, TGS, RSF, TGF, TGC, Medya Platformu Derneği, G-9 Gazeteci Örgütleri Platformu, Kadın Gazeteciler Takipte, Taksim Gezi Parkı’nda eylem yapanlara müdahale eden güvenlik kuvvetlerinin gazetecileri hedef almasını kınadı. Örgütler RTÜK’ün, Gezi Parkı olaylarında halkı şiddete teşvik ettikleri gerekçesiyle Ulusal TV, Halk TV, Cem TV ve EM TV’ye para cezası vermesini ve Hayat Televizyonu’nun RTÜK tarafından lisansı olmadığı ve kaçak yayın yaptığı gerekçesiyle kapatılmasının gündeme gelmesini protesto etti.
Seyirciler NTV, Habertürk, CNN Türk, ATV-Sabah binalarının önünde eylemler yaptı. Gezi Direnişi’nde basının yanlı tutumunu protesto edenler NTV’nin canlı yayın aracına el koydular.
Soru Önergeleri
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Aydın Milletvekili Bülent Tezcan, İçişleri Bakanı Muammer Güler’e, “Basın emekçilerine yönelik polis şiddetinin talimatını siz mi verdiniz?” diye sordu (28 Haziran).
CHP İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu Adalet Bakanı Sadullah Ergin’e Gezi Parkı Direnişi’nde toplumsal müdahale mağdurlarına tazminat hakkı verilmesi için tasarı iddialarını sordu (21 Haziran).
CHP Milletvekili İlhan Cihaner, RTÜK hakkında Gezi Direnişi’nde taraflı karar verme ve çifte standart iddialarının araştırılması amacıyla Meclis araştırması açılmasını istedi (20 Haziran).
CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a Gezi Direnişi’yle ilgili haber yapan yabancı basın kuruluşlarında çalışan Türkiyeli gazetecilerin AA tarafından fotoğraflarının yayımlanma gerekçesini sordu (20 Haziran).
CHP İstanbul Milletvekili Süleyman Çelebi Gezi Direnişi’nde yaşamını yitiren Abdullah Can Cömert, Mehmet Ayvalıtaş, Mustafa Sarı ve Ethem Sarısülük adına Gezi Parkı’nda bir anıt dikilmesi için kanun teklifi verdi (20 Haziran).
CHP Kırklareli Milletvekili Turgut Dibek, başta TRT olmak üzere birçok televizyon kanalının 2010 yılına ait Türk Bayrağı yakma görüntüsünü Taksim Gezi parkı olaylarında olmuş gibi göstermesini Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a sordu (12 Haziran).
CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, İçişleri Bakanı Muammer Güler’in yanıtlaması istemiyle TBMM’ye verdiği önergede Taksim’de birden ortaya çıkan molotoflu, kalkanlı, ellerinde telsiz, bellerinde silah taşıdığı şüphesi olan 10 kişiye 4 TOMA ve yüzlerce polisin gerekli müdahaleyi yapamamasının nedenlerini sordu (11 Haziran).
BDP Diyarbakır milletvekili Emine Ayna, İçişleri Bakanı Muammer Güler’e İzmir’de Gezi parkı protestolarında eli sopalı grupların kimler olduğunu ve Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu’na Ankara’daki protestolarda yaralananların hastanelerde fişlenme iddialarını sordu (10 Haziran).
CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’a Gezi Direnişi sırasındaki olaylara ilişkin kelimelere yer veren “Kelime Oyunu” adlı programın yayından kaldırılma ihtimaline karşı hükümetin, RTÜK’e bu konuda bir uyarısı olup olmadığını sordu (6 Haziran)
BDP Mersin milletvekili Ertuğrul Kürkçü İçişleri Bakanı Muammer Güler’e Gezi Parkı Direnişi çerçevesinde Türkiye çapında yaralanan gösterici sayısını, kullanılan gaz bombası ve plastik mermi sayısını, orantısız güç kullanan polislere ilişkin açılan soruşturmaları ve Ethem Sarısülük’e ateş eden polisin akıbetini sordu (3 Haziran).
Hükümet Konuşuyor
Binali Yıldırım (Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı): Biz 10 yılda iletişimi Avrupa düzeyine getirdik. Bu imkanları Türkiye’ye biz sağladık. Olaylara böylesine geniş bakan bir hükümeti, sosyal medyayı kısıtlıyor diye itham etmek en hafifinden iftiradır.
(… )Bu süreçte sosyal medya kısıtlanacak mı, özgürlükler ellerinden alınacak mı söylentileri oldu. Bundan bir yıl kadar önce bazı sosyal medya kuruluşları ile hukuki sorunlar yaşamıştık, o zaman da söyledim, sosyal medya yasaklanamaz bu bir özgürlük alanıdır. Yasaklanması bu mecranın tabiatına uygun değildir. Bütün bunları açıklıkla ifade etmemize rağmen sosyal medyayı yasaklayacağımız konuşuldu. Sosyal medya sorumsuz medya değil, bunu da herkesin bilmesi lazım. Sanal ortamda bir suç varsa, bu gerçek hayatta da suçtur. Türkiye, Avrupa Konseyi Siber Suçlar sözleşmesini 47 ülke ile birlikte tanıyan bir ülkedir. Bu, sanal medyada işlenen suçların cezalarını öngören tek ve belirli uluslararası sözleşmedir.
(….) Örneklerini hep beraber yaşıyoruz. Dün sosyal paylaşım sitesinden bizimle polemiğe girdiler. Eğer bu paylaşımları bu ülkenin faydasına yapıyorsanız, kuralların var olması lazım. Hem burada faaliyet göstereceksiniz hem de külliyeti Türk milletinin sırtından çıkarırken vergi dairesine selam vermeyeceksiniz. Özgürlük ayrı, çalıştığı ülkenin hukukuna tabi faaliyet göstermek ayrı.
(….) Dünyada kimseye hesap vermiyorlarmış. Bu, kocaman bir martaval. Bal gibi de hesap veriyorlar. Bir suç işlenince bu suçun kaynağının yargı aşamasına taşınması, yargı aşamasında erişilmesi lazım. Bu, bütün dünya ülkelerinde yapılıyor, kimse milleti yanıltmasın.
( …) Özgürlük ve interneti sonuna kadar kullanmaya evet ama kaos, karmaşa, şiddetin aracı olarak kullanmaya asla geçiş yok. Onun için, milyonlarca kullanıcıyı yanlarında hisseder gibi afra tafra yapmasınlar. Türkiye Cumhuriyeti’ni tanımayanı, Türkiye Cumhuriyeti de tanımaz. Eğer tanımazlarsa 76 milyon da bunlara Osmanlı tokadını çarpar (24. Yerel ve Bölgesel Medya Buluşması, Kars, 26 Haziran).
Binali Yıldırım (Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı): Arkadaşlar gerekli temasları yaptılar. Bunların bir kısmı olumlu yaklaştı ama maalesef Twitter bu konuda işbirliğine yanaşmadı. Bu tabii önemli bir gelişme. Eğer bu ülkede faaliyet gösteriyorsanız, yasalarına göre suç teşkil eden konularda yargı ile kolluk kuvvetleriyle işbirliği yapmanız gerekir. Bütün ülkelerde bu böyle işler. Suçun gerçek hayatta ya da sanal ortamda olması suçu değiştirmez. Burada ciddi anlamda rahatsızlık olduğunu gördük. Yapılması gereken sosyal medyanın sesini kısmak, kısıtlamak değil. Bu hiçbir zaman düşünülmemesi gereken bir yöntem. İşin tabiatına da aykırı.
(…) Gelin Türk hukukuna dahil olun. Bundan kimseye zarar gelmez. Bir vergi memuru, polis ya da bir başkası bize müracaatta bulunduğunda, bilgi istediğinde Türkiye’de bunu verecek bir biriminizi görmek istiyoruz. ABD’de 8 saat farkıyla, telefonla, internetle, email ile adam arayıp derdimizi anlatamayız. Derdimizi anlatacağımız, yanlış varsa düzeltilmesini isteyeceğimiz bir muhatabın Türkiye’de mutlaka olması lazım. Bu konuda da gerekli çalışmaları yapıyoruz.
(…) Arkadaşlara yapılan yanlışlar konusunda gerekli uyarıları yaptılar. Ancak onlardan müspet bir yaklaşım görmedik. Facebook uzun zamandır Türk makamlarıyla uyumlu bir çalışma içinde bulunuyor. Türkiye’de birimleri var. Onlarla bir sorunumuz yok ama Twitter’da da bu yapı oluşabilir. Aksi halde bu sürdürülebilir bir şey değildir (Erzincan, 26 Haziran).
Recep Tayyip Erdoğan (Başbakan): Gösteriler başladığı andan itibaren, gerek içerdeki medya kuruluşları, sosyal medya çok kapsamlı bir dezenformasyon kampanyası başlatmışlardı.
(…) Yazılı görsel ulusal ve uluslararası medya nasıl görevler üstlendiğini hep gördük. Bunların kayıtları var.
(…) Şu anda Gezi parkı olaylarını kışkırtan, Alevi vatandaşlarımı sokağa dökmek isteyen, televizyonun gazetelerin sahipleri CHP’lilerdir.
(…) Yabancı bir medyanın Türkiye vatandaşı muhabiri, ‘Duran adam değil, durduran adam olun’ diye tweet atıyor. Bu nasıl bir gözü dönmüşlük, bu nasıl bir zihniyettir. Bir insan böyle bir komplonun içinde olabilir mi? (TBMM Grup Toplantısı, 25 Haziran).
Sadullah Ergin (Adalet Bakanı): Twitter üzerinde bu erişim şu anda sağlıklı değil. Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanlığı, ilgili firmayla teknik alt yapıya bakarak bir suç işlenmiş ise bu suçu işleyen kaynağa ulaşma noktasında teknik bir çalışma yapıyor (Hatay, 23 Haziran).
Mehmet Şimşek (Maliye Bakanı): Son 3 haftada dünyadaki bütün şer şebekeleri işbirliği yapmış, muazzam bir dezenformasyon süreci başlamıştır. Yatırımcıları arayıp (Ben uzun süre Newyork ve Londra’da çalıştım) ‘Türkiye’de iç savaş var. İnanmazsanız CNN’e BBC’ye Reuters’e bakın’ diyorlar. Bizi de arıyor yatırımcılar ‘Böyle bir şey var mı?’ diye soruyorlar (Ekonomi Dünyası Ödül Töreni Malatya Kongre ve Kültür Merkezi, 23 Haziran).
Hüseyin Çelik (AKP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü): Medeni dünyanın tersine bir yol izlemeyiz ama elbette sosyal medyaya dair bir düzenlemeye ihtiyaç var. Yazılı medyanın, görsel medyanın bir etiği vardır ve herkesin buna uyması istenir. Peki sanal medyada her istenilen yapılsın mı? Sanal medya da medyanın bir başka koludur.
(…) Hem sanal medya ile ilgili hem sosyal medya ile ilgili dünyadaki örneklerine bakarak bir düzenleme yapacağız. Bunları bir zapturapta almak için bir şeylerin yapılması gerekiyor. Kredi kartı mağdurları gibi. Bu iş öyle bir noktaya geldi ki bir süre sonra bu iş tıkanıyor. Kredi kartı çok büyük bir nimettir ama ona bazı tahditler gelmezse sosyal patlamalara yol açar (TGRT Yayını, 19 Haziran).
Abdullah Gül (Cumhurbaşkanı): Diyelim ki, eğer bir sosyal medya üzerinde çok yanlış mesajlar kasıtlı veriliyorsa, diyelim ki ‘Ben şimdi gördüm, önümde 10 tane insan öldü’ diye birisi böyle bir mesajı yalan bir şekilde vererek bir kışkırtmacılık yapsa bunu kim için, hangi taraf olursa, ne için olursa olsun, neticede böyle bir şeyin halk içinde çok büyük paniklere sebep olacağı için buna muhakkak müsaade etmemek gerekir. Nasıl bir gazetede bunu yapmazsanız, orada yapılmaması gerekir (Çankaya Köşkü “Büyük Selçuklu Mirası” projesi tanıtım etkinliği, 18 Haziran).
Muammer Güler (İçişleri Bakanı): Sosyal paylaşım siteleri ile ilgili de bizim şu anda Emniyet Müdürlüklerimizin, Emniyet Genel Müdürlüğümüzün yürüttüğü çalışmalar var. Burada halkı tahrik eden, bir manipülasyonla yalan haberlerle halkı kışkırtmaya, hatta toplumsal olaylara, mal ve can emniyetini sıkıntıya sokacak, bozacak eylemlere yönlendiren elbette gerek Twitter olsun gerek Facebook olsun ve gerek sosyal medyanın diğer enstrümanlarını kullanarak bunları yönlendirenlerle ilgili çalışmamız var. Daha önce İzmir’de böyle bir çalışma oldu. Şimdi diğer yerlerde de böyle bir çalışma olacak. Tabi bu konularda ayrı bir yasal düzenlemenin de yapılmasının gerektiğini biz düşünüyoruz. Bu konuda Adalet Bakanlığımızın ve ilgili bakanlıkların çalışmaları olacak.Yasal düzenlemenin yapılması gerektiğine inanıyoruz. Hangi yalan haberin nasıl sızdırıldığını gördük. Bunlarla ilgili operasyonlarımız sürecek (Gezi Direnişi açıklaması, 17 Haziran).
Recep Tayyip Erdoğan (Başbakan): Hadi bakalım. BBC, CNN, Reuters. Günlerdir yalan haber ürettiniz. Türkiye’yi dünyaya farklı gösterdiniz. Siz yalanlarınızla baş başa kaldınız.
(…) Yerli ve yabancı, birlikte hareket eden medyaya sesleniyorum. Dürüst olun dürüst. Basın ahlakı var, namuslu olun. Biz bu yola dik çıktık, dik yürüyeceğiz. Dikleşmeyeceğiz, ama yola emin adımlarla devam edeceğiz. Bunlar alışmışlardı. İstediklerini yapıyorlardı. Ama yüzleri çok iyi ortaya çıktı (Kazlıçeşme Meydanı Milli İradeye Saygı Mitingi, 16 Haziran).
Recep Tayyip Erdoğan (Başbakan): Daha dün İngiltere’de G-8 gösterilerinde 30’u aşkın gösterici gözaltına alındı. Yerlerde sürüklendi. Fotoğraflarda var. Ama Türkiye’deki bu gösterilerde, yandaş olan medya bile bunları göstermedi (AKP belde belediye başkanları toplantısı, 13 Haziran).
Hüseyin Avni Mutlu (İstanbul Valisi): Sosyal medyayı prokovatif eylemler için kullananlar var. Bununla mücadele edeceğiz. Emniyet güçlerimizi zor duruma sökmek isteyen her algıya karşı mücadele edeceğiz. ‘Uydur uydur yaz’ diye tanımladığım kişilerin ajitasyonlarına dikkat edilmesi gerekiyor. Emniyet’in yetkili birimi sosyal medya üzerinde ters algı yaratamaya çalışan kişilere karşı bir operasyon düzenleyecek (İstanbul Emniyet Müdürlüğü, 11 Haziran).
Recep Tayyip Erdoğan (Başbakan): Bunlar Türk bayrağını yakacak kadar haysiyetsizleştiler. Gazeteciyim diyerek, sanatçıyım diyerek, siyasetçiyim diyerek, son derece sorumsuz bir şekilde hukuksuzluğu kışkırtmanın alasını yaptılar (İstanbul’da AHL konuşması, 7 Haziran).
Recep Tayyip Erdoğan (Başbakan: Yabancı medyadan Türkiye’de yaşananları ideolojik yaklaşımlarla ele almamalarını ve sipariş üzerine ilan almamalarını da kendilerine hatırlatırım. Parayı basmak suretiyle ilan verenlerin de kaynaklarını da biliyoru (Küresel Sorunlar Karşısında Türkiye ve Avrupa Birliği İçin Ortak Gelecek Konferansı, 7 Haziran).
Ali Şahin (AK Parti Genel Merkez Tanıtım ve Medya Başkan Yardımcısı ve Gaziantep Milletvekili): Yalan tweet bomba yüklü araçtan daha tehlikeli. Sosyal medyaya yasal düzenleme şart.
(…) Gezi olayları ile ülkemizde sosyal medya gibi son derece önemli ve değerli bir iletişim mecrası maalesef itibarsızlaştırılmıştır. Bundan böyle teyit edilmedikçe sosyal medya’da paylaşılan hiçbir içeriğin güvenirliliği ve hükmü yoktur. Sosyal Medya kullanımı ciddi bir bilinç gerektirmektedir. Özellikle gençlerimizin ve sosyal medya içinde aktif olan vatandaşlarımızın takipçiler ve paylaşılan içerikler konusunda seçici olmaları gerekmektedir (5 Haziran).
Recep Tayyip Erdoğan (Başbakan): Kimler var tespitini yapabildiniz mi? Biz ülkenin yüzde ellisini zorla evde tutuyoruz. Siz işte buradan Reuters’i böyle bilgilendiriyorsunuz (AHL Basın Toplantısı, 3 Haziran).
Recep Tayyip Erdoğan (Başbakan): Twitter denilen bir bela var. Yalanın, abartının daniskası burada. Sosyal medya denilen şey: Bana göre toplumun baş belası. O yalanlamayı göremeyen okumayan da bunu kaçırır. Toplum bu şekilde terörize edilir. Photoshoplarla cesetler yayınlanıyor (Teke Tek, 2 Haziran).
Tartışmalı işten ayrılmalar/çıkarmalar
Güven istifa etti: Ntvmsnbc editörlerinden Özkan Güven Gezi Direnişi süresince gördüğü baskılardan dolayı istifa etti (28 Haziran).
Cömert istifa etti: NTV Kültür Sanat Editörü Hasan Cömert Gezi Direnişi süresince gördüğü baskılardan dolayı istifa etti (28 Haziran).
Demirkol istifa etti: Kanal 24 spikeri ve moderatörü Remziye Demirkol istifa etti.
Özkan istifa etti: Doğuş Yayın Grubu’nun Dergilerden Sorumlu Genel Müdürü Neyyire Özkan görevinden istifa etti (26 Haziran).
Selimoğlu işten atıldı: İHA internet editörü Diren Selimoğlu Gezi Parkı ile ilgili haberleri nedeniyle işten çıkarıldı (21 Haziran).
Esendemir istifa etti: Habertürk gazetesi röportaj yazarı Kutlu Esendemir, Gezi Direnişi’nde gazetesinin yanlı tutumundan ötürü istifa etti.
Toklucu, Doğan ve Yazıcıoğlu istifa etti: NTV Program direktörü Murat Toklucu ve program editörlerinden Burcu Doğan ile Onur Yazıcıoğlu istifa etti (19 Haziran).
Eylemli istifa: Sabah gazetesi yazarı Alper Bahçekapılı gazetenin yanlı yayın politikasını eleştirmek için Sabah binası önünde duran insan eylemi yaptı ve istifa etti (19 Haziran).
Bozkurt işten atıldı: Kanal Türk’ün sabah haberleri sorumlu editörü Serkut Bozkurt’un görevine Gezi Direnişi’ne yer verdiği için son verildi (14 Haziran).
Aydın istifa etti: NTV CEO’su Cem Aydın kanalın Gezi Direnişi boyunca uyguladığı sansürlü haberleri nedeniyle protestolardan sonra istifa etti (13 Haziran).
Tüfekçiler atıldı: İstanbul Valiliği’nde muhabirlik yapan Metin Timur Tüfekçiler sosyal paylaşım sitelerinde Gezi Direnişi ile ilgili paylaşımlarından ötürü işten atıldı (7 Haziran).
Turgut, Aykar, Eldaş istifa etti: NTV’de program yapan fotoğraf sanatçısı Mehmet Turgut, Haber Merkezi Prodüktörü Ömer Faruk Aykar ve Dijital Editör Dilara Eldaş kanalın yayın politikası nedeniyle istifa etti (3 Haziran). (EG/BA)