MEDYA GÖZLEM VERİTABANI
ENGLISH
BİA MEDYA GÖZLEM / OCAK-ŞUBAT-MART 2011
Gün Gün Üç Aylık Medya/İfade Özgürlüğü İhlalleri -Tam Metin
2011 1. Çeyrek Medya Gözlem Raporu - Tam Metin
Erol Önderoğlu - Bia Haber Merkezi 02/05/2011

Öldürülen gazeteciler

Hrant Dink cinayeti davasının görülmesine İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 28 Mart’ta devam edildi. Mahkeme, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu’ndan (TÜBİTAK) 2007’de işlenen cinayetle ilgili Akbank kamera kayıtlarında veri bulunmadığını belirten raporunu yeniden istedi. 19 sanıktan Erhan Tuncel ve Yasin Hayal’in tahliye edilmesini reddeden mahkeme, suçlamanın değişebileceğini ve TCK’nın “anayasayı ihlal” başlıklı 309. maddesinden cezalandırmaya gidilebileceğini bildirdi. Mahkeme, cinayet sonrasındaki polis aramasında oğlu Ogün Samast için “Onu jandarmadan sorun, onlarla iyi görüşür” diyen Ahmet Samast’ın dinlenmesini gerek görmedi. Dava 30 Mayıs’ta sürecek. Tuncel’in avukatı, “Delillerin tamamı toplanmadı. Soruşturma genişletilsin” diyerek dosyanın savcılığa verilmesine karşı çıktıysa da talebi reddedildi. Görgü tanıkları Emsale Çakmak ve Cemal Yıldırım için zorla getirme kararı çıkarken tanık Sinan Reşitoğlu’nun talimata ifadesi bekleniyor. Tetikçi zanlısı Ogün Samast Sultanahmet 2. Çocuk ağır Ceza Mahkemesi’nde 4 Nisan’da yargılanmaya devam edecek.
Trabzon 1. Ağır Ceza Mahkemesi, Hrant Dink’in öldürülmesinden önce “görevi ihmal ettiği” gerekçesiyle dönemin Trabzon İl Jandarma Komutanı Albay Ali Öz’ü yargılamaya 29 Mart’ta devam etti. Mahkeme, Dink’in yakınları Rakel Dink, Sera Dink, Delal Dink, Arat Dink ve Hosrof Dink’in müdahillik taleplerini kabul etti. Cumhuriyet Savcısı, cinayetle ilgili İstanbul’da görülen dosyanın, Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi ve kendi davaları arasında hukuki ve fiili irtibat bulunmadığını savunarak davaların birleştirilmesinin reddedilmesini istedi. Öz’ün avukatı da buna destek verdi; davanın reddini istedi. Müdahil avukatlarsa birleştirme istediler. Savcı, Trabzon 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde görülen dava dosyasını incelemeyi tamamladıktan sonra görüşünü açıklayacak. Dava 17 Mayıs’ta sürecek.
1993’te Ankara’da aracına düzenlenen bombalı saldırıyla yaşamını yitiren Cumhuriyet gazetesi yazarı Uğur Mumcu’nun ailesi, cinayetle ilgili “suçun asli failleri ve azmettiricileri hakkında yürütülen soruşturma ve kovuşturmada ihmali görülen yetkililer hakkında 24 Ocak’ta suç duyurusunda bulundu. Mumcu, 24 Ocak 1993’te Ankara’da evinin önünde, bombalı suikast sonucu hayatını kaybetmişti. Yargıtay’dan iki kez dönen dosyada şu anda bir tek ağırlaştırılmış müebbet hapse çarptırılan Ferhan Özmen tutuklu. Cinayette sorumluluğu bulunan “Tevhid-Selam Kudüs Örgütü”ne üye odluları iddiasıyla dört kişi hakkında ikinci bir dava açılmıştı.
Balıkesir’in Bandırma İlçesi’nde Güney Marmara’da Yaşam gazetesi genel yayın yönetmeni Cihan Hayırsevener’in 18 Aralık 2009’da öldürülmesiyle ilgili davada Yargıtay, dosyaya Bandırma Ağır Ceza Mahkemesi’nin değil İstanbul özel yetkili 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nin bakmasına karar verdi. Davada tetikçi zanlısı Serkan Erakkuş, İlk Haber gazetesi yayın koordinatörü Engin Arıcan, gazeteyi yayımlanan ailenin üyeleri İhsan Kuruoğlu, İlbey Kuruoğlu, Osman Kuruoğlu, Bandırma Belediyesi başkan yardımcısı Talip Yıldız dahil 12 kişi yargılanıyor. Hayırsevener yolsuzluk karşıtı yazıları nedeniyle tehditler alıyordu. Cinayetle ilgili Serkan Erakkuş (29) tutuklandı, şüpheliler Tolga Ö. ve Ali T. serbest bırakıldı.

Saldırı ve tehdit

25 Mart’ta bir tur otobüsünün yaptığı kaza sonrasında olay yerinde görüntü alan Kapadokya Televizyonu ve İhlas Haber Ajansı çalışanları şirket yetkililerince darp edildi; kameraları kırıldı. Nevşehir Gazeteciler Cemiyeti (NGC) Başkanı Muammer Başer, Dorak Turizm yetkililerinin gazetecilere “Turizmi baltalıyorsunuz” diye saldırması ve kameralarını kırmasını kınadı.

Amasya Objektif gazetesinin muhabiri Murat Aktaş, Başbakan Başdanışmanı Turan Erol’a yönelttiği bir soru nedeniyle “Bu tarz bir haber yapma, gazeten kapanır” sözleriyle tehdit edildiğini iddia etti. Aktaş, eski Sermaye Piyasası Kurulu (SPK) başkanı da olan Erol ile ekonomi üzerine konuşurken, gazetecilerin gözaltına alınması ve tutuklanmasıyla ilgili soruların yanıtsız kaldığını söylüyor. Erol iddiaları yalanladı.

Adana’da 16 Mart’ta dört kişinin öldürülmesiyle ilgili haberi izleyen gazeteciler saldırıya uğradı. NTV televizyonu Adana temsilcisi Hamza Gül başına ve göğsüne aldığı sert darbeler nedeniyle hastanede kontrol altında tutuldu. Çukurova Gazeteciler Cemiyeti (ÇGC) saldırıyı kınadı.

23 Şubat akşamı Rize’de polisin asker uğurlayan bir konvoyu durdurması üzerine tartışma çıktı. Olayı izleyen Zümrüt Rize gazetesi sahiplerinden Ali Bakoğlu ve serbest gazeteci Necati Dilli de polislerce copla darp edildi. Rize Emniyet Müdürü, sorumlu polisler hakkında “adli ve idari işlem” başlatılacağını söyledi. Rize Gazeteciler Derneği, Rize Gazeteciler ve Muhabirler Derneği, ÇGD Rize şubesi, Karadeniz Medya Mensupları Derneği saldırıyı kınadı.

Gazeteci-yazar Mehmet Metiner’e yönelik suikast hazırlığında olduğu öne sürülen bir kişi gözaltına alındı; şüpheli polise verdiği ifadede “Metiner’i öldürmeyi düşündüğünü ancak son anda pişmanlık duyarak vazgeçtiğini” söyledi. K.B.’nin Star gazetesi yazarı Metiner’i bir süredir takip ettiği ileri sürüldü. Ancak K.B.’nin de gözaltında iken bu yönde ifade vermeye itildiği iddiası da gündeme geldi.

İstanbul Beşiktaş’taki Kabalcı Kitabevi, Metis Yayınları’nın “Irkçılığa, Ayrımcılığa ve Nefret Suçlarına Karşı” alt başlığıyla yayımladığı 2011 Ajandası’nı sattığı için Osman Pamukoğlu’nun başında bulunduğu Hak ve Eşitlik Partisi’ne (HEPAR) bağlı gençlerce tehdit edildi. Ajandanın 10 Kasım sayfasında yer alan işeyen çocuk figürünün Atatürk’ün anısına hakaret olduğunu öne süren grup, yayınevi çalışanlarıyla tartıştı. İşeyen çocuk figürü ajandanın 17 Şubat, 3 Mart, 2, 16 ve 23 Haziran, 4, 18 ve 25 Ağustos, 8, 15 ve 29 Eylül, 6 ve 20 Ekim gibi birçok sayfasında yer alıyor. Irkçılığa ve Milliyetçiliğe DurDe! Girişimi ile İHD “karalama ve tehdit” politikasını protesto etti.

Haftalık Penguen mizah dergisi, 9 Şubat 2011 tarihli sayısında çıkan Bahadır Baruter’in karikatüründeki “Allah yok, din yalan” ifadelerine yönelik eleştiriler üzerine özür diledi. Baruter ise radikal.com.tr’ye “Köşemde yer alan karikatürle ilgili sanal alemde bir linç kampanyası başlatılmış. Fikir ve çizim tamamen bana aittir. Dergi açıklamasında da belirtildiği gibi köşe, bir özgürlük alanıdır” dedi.

“Bir Ermeni Var: Hrant Dink Operasyonu’nun Şifreleri” kitabının yazarı ve Bugün gazetesi Ankara temsilcisi Adem Yavuz Arslan Ocak ayı sonunda bürosuna içinde dört kalaşnikof mermisi, beyaz bere ve mektup bulunan paketle tehdit edildi. Arslan, kitabı çıktığından beri tehdit telefonları aldığını, bu olayla tehdidin boyutlarının arttığını açıkladı, “Emniyetten güvenlik talep ettik” dedi. TGC, Medya Derneği, TYB ve Basın Enstitüsü Derneği, tehdidi kınadı.

Usak.tv haber sitesinin sahibi gazeteci Kazım Şen, 19 Ocak akşamı Uşak’ta evinin önünde silahlı saldırıya uğradı, ayaklarından yaralandı. Şüpheli Tekin Uğur (23) ruhsatsız silahıyla yakalandı, tutuklandı. Aralarında Milliyetçi Harekete Partisi (MHP) eski il başkanının da olduğu diğer üç kişi serbest bırakıldı. Uşak Gazeteciler Cemiyeti başkanı Abdurrahman Yavuz olayı kınadı.

İstanbul Esenyurt’ta çıkan Alternatif Doğuş gazetesinin imtiyaz sahibi Çetin Yılmaz, 17 Ocak’ta Belediye Başkanı Necmi Kadıoğlu’nun korumalarınca darp edildiğini iddia etti. Yılmaz, “Başkan beni çete lideri diye hedef gösterince koruma ve yandaşları Ekin TV’ye ait kameramanın kasetini zorla aldılar; beni tartakladılar. Devlet Hastanesi’nden darp raporu aldım ve şikayette bulundum” dedi.

Ereğlinin Sesi sitesi sahibi Hüseyin Orhan, Ereğli Belediye Başkanı Halil Posbıyık ile ilgili haberler nedeniyle tehdit aldığını söyleyerek şikayetçi oldu, 11 Ocak’ta da can güvenliğinin tehlikede olduğu gerekçesiyle Kaymakamlığa müracaat etti. Kaymakam İbrahim Çay, dilekçeyi polise havale etti.

Karikatürist Bahadır Baruter, tasarladığı iskambil kartlarında Osmanlı figürlerini böceğe benzettiği için İnternet ortamından tehdit ve hakaretlerle karşılaştığını açıkladı.

Gözaltı ve Tutuklamalar

Azadiya Welat gazetesi eski yazı işleri müdürleri Vedat Kurşun ve Ozan Kılınç, Aram Yayınları imtiyaz sahibi ve Hawar gazetesi yetkilisi Bedri Adanır, İşçi Köylü gazetesi yazı işleri müdürü Barış Açıkel ve Proleterce Devrimci Duruş gazetesi yazarı Nevin Berktaş yayımladıkları yazılar veya kitaplar nedeniyle 2011’e cezaevinde girdiler, 31 Mart 2011 itibarıyla halen hapisteler.

42 gazeteci de “Ergenekon”, “KCK”, “Devrimci Karargah”, “MLKP”, “Balyoz” davalarından cezaevinde bulunuyorlar.

Gazeteciler Ahmet Şık ve Nedim Şener yayımladıkları veya yayımlamaya hazırlandıkları kitaplar üzerinden yürütülen soruşturma kapsamında “Ergenekon” dosyasına dahil edilip 6 Mart’ta tutuklandılar.
Ergenekon Soruşturması kapsamında 3 Mart’ta polis, İstanbul ve Ankara’da 11 evde arama yaptı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi operasyonlar sonucunda Bilgi Üniversitesi İletişim Fakültesi öğretim görevlisi ve habervesaire sitesi editörü Ahmet Şık, Milliyet gazetesi muhabiri ve yazar Nedim Şener 6 Mart’ta, Oda TV yazarları Müyesser Yıldız ve Sait Çakır, Oda TV yöneticisi Doğan Yurdakul’u tutukladı. Oda TV yazarı İklim Kaleli Bayraktar savcılıktan serbest bırakıldı. Kanada merkezli “Uluslararası İfade Özgürlüğü Değişimi: İfade Özgürlüğü için Küresel Ağ” (IFEX), Brüksel merkezli Uluslararası Gazeteciler Federasyonu (İFJ), Uluslararası Basın Enstitüsü (IPI), İnsan Hakları İzleme Örgütü (HRW), Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP), Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu (TGDP), Çağdaş Gazeteciler Derneği (ÇGD), Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD), Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu (DİSK), Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK), Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) ve Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’nin (TMMOB) çağrısıyla 40 kadar meslek ve emek örgütü opersayınlar, gözaltınları ve tutuklamaları kınadı.
Hakkari Yüksekova Haber gazetesinin imtiyaz sahibi Necip Çapraz, Kürdistan Topluluklar Birliği (KCK) Türkiye Meclisi’ne yönelik soruşturma kapsamında dört gün Hakkari Emniyet müdürlüğünde tutulduktan sonra 25 Mart’ta Van Adliyesi’nden serbest bırakıldı. TGC ve GÖP, gözaltındayken Çapraz’ın sağlık sorunlarına dikkat çekmek için Hakkari Valisi Muammer Türker’i aradı.

Dicle Haber Ajansı (DİHA) muhabiri Çağla Yeleser haber yapmak üzere Diyarbakır’a gitmek için geldiği Ankara Şehirler Arası Otobüs Terminali’nde (AŞTİ) polislerce 25 Şubat’ta gözaltına alındı. Polis, gazetecinin “kırsala gideceği ihbarını aldığı”nı iddia etti. Yeleser gözaltında dört gün gözaltında kaldı.

Hürriyet gazetesi yazarı Ahmet Hakan Coşkun, Ankara’da kaldığı otelden 23 Şubat sabah 5.00’te gözaltına alındı. Gazeteci, Cem Uzan’ın açtığı davadan hakkında yakalama emri verildiği gerekçesiyle Küçükesat Karakolu’na götürüldü. Yayın yoluyla Uzan’a hakaret ettiği iddiasıyla yargılanan ve sonunda beraat eden Coşkun polis kayıtlarında hala “aranıyor” gözüktüğü için geceyi Emniyette geçirdi, sabah serbest bırakıldı.

Halkın Günlüğü gazetesi yazı işleri müdürü Hıdır Gürz, Demokratik Haklar Derneği büroları ile Demokratik Haklar Federasyonu (DHF) üyelerine yönelik operasyonlar çerçevesinden Zonguldak’ta gözaltına alınarak tutuklandı. 22 Şubat gecesi çeşitli illerde yapılan bu operasyonlar sonucu Adana’ya götürülen gazetenin Mersin temsilcisi Deniz Kısmetli ve 11 kişi de 25 Şubatta Savcılıktan serbest bırakıldılar. Tutuklu Gazetecilerle Dayanışma Platformu Gürz’ün tutuklanmasını kınadı.
14 Şubat’taki Odatv.com İnternet sitesine yönelik operasyonda gözaltına alınan site yöneticisi gazeteci Soner Yalçın, genel yayın yönetmeni Barış Pehlivan, haber müdürü Barış Terkoğlu 18 Şubat’ta “Ergenekon örgütüne üye olmak”, “kin ve düşmanlığa tahrik” ve “devletin güvenliğine ait gizli belgeleri temin etmek ve yayınlamak” iddiasıyla tutuklandılar, halen Silivri cezaevindeler. Editör Ayhan Bozkurt ise serbest bırakıldı.
İki dava çerçevesinde hakkında verilmiş 2 yıl 2 aylık hapis cezalarının kesinleşmesi üzerine 22 Ocak’ta gözaltına alınarak Paşakapısı Cezaevi’nde gönderilen Yazar Hasan Basri Aydın (76) 7 Şubat’ta tahliye edildi. Aydın, Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek’e gönderdiği iki mektup yoluyla siyasetçiye “hakaret ettiği” iddiasıyla Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi ve Sincan 1. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanmış ve mahkum edilmişti.
Gazetecilere Özgürlük Platformu (GÖP) üyeleri, 17 Şubat’ta Silivri Cezaevinde bulunan Cumhuriyet gazetesi eski Ankara temsilcisi Mustafa Balbay ve gazeteci Tuncay Özkan’ın duruşmasını izledikten sonra tüm tutuklu gazetecilerin serbest bırakılmasını istediler.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, 9 Kasım 2009’dan beri Silivri Cezaevi’nde tutuklu bulunan haftalık Aydınlık dergisi genel yayın yönetmeni Deniz Yıldırım’ı “Özel hayata ilişkin görüntü ve sesleri ifşa etmek”, “kişiler arasındaki aleni olmayan konuşmaları kaydetmek”, “kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirmek veya yayınlamak” iddiasıyla yargılıyor.

DİHA muhabiri Hamdiye Çiftçi, Kürdistan Topluluklar Birliği/Türkiye Meclisi (KCK/TM) yapılanmasıyla ilgili soruşturma nedeniyle 9 Haziran 2010’dan beri Bitlis E Tipi Cezaevi’nde bulunuyor. Tutukluluğa itirazı Van Ağır Ceza Mahkemesi Nöbetçi Hakimliği reddetti. Baskınlarda Çiftçi ile birlikte, birçok BDP yöneticisi ve çalışanları ile Mezopotamya Yakınlarını Kaybeden Ailelerle Yardımlaşma Dayanışma ve Kültür Derneği (MEYA-DER) temsilcisi Mikail Atan tutuklanmıştı.

31 Mart’ta da Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi, PKK lideri Abdullah Öcalan’a ait kitabı yayınlayarak “örgüt propagandası” yaptığı iddiasıyla tutuklu yargılanan Aram Yayınları imtiyaz sahibi Bedri Adanır’ı tahliye etmeyi reddetti. Yargılama 12 Mayıs’a bırakıldı. Avukatları, Hawar gazetesi yetkilisi de olan Adanır hakkında gazetedeki haberleri nedeniyle “örgüt propagandası” yapmaktan geçen yıl verilen beş yıllık hapis cezasına itiraz etmişti. Adanır 5 Ocak 2010’dan beri Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nde.

İşçi Köylü gazetesi sahibi ve sorumlu müdürü Barış Açıkel, “örgüt üyeliği”nden verilen hapis cezasını tamamladı; Temmuz 2010’dan bu yana da dergide çıkan yazı ve haberlere verilen hapis cezaları çekmeye başladı. Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, 10 Aralık 2010’da avukatına sunduğu belgede, Açıkel hakkında verilmiş 6 yıl ve 46 aylık hapis ile 73 bin 435 TL’lik para cezası bulunduğunu, tahliyesininse ancak Mart 2013’te olabileceğini bildirdi. Kocaeli 2 No’lu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Açıkel, 29 Mart 2004’ten beri hapiste.

2 Mart’ta Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin Azadiya Welat gazetesi eski yazı işleri müdürü Vedat Kurşun hakkında verdiği 166 yıl 6 aylık hapis cezasını bozdu. Kurşun, 30 Ocak 2009’dan beri Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nde. Yargıtay, Kurşun’un “örgüt üyeliği”nden beraatını istedi; 103 ayrı “propaganda” cezası yerine bir kere fakat cezası arttırılarak mahkum edilmesini talep etti. Yerel mahkeme dosyayı yeniden görüşecek.

Yazar Nevin Berktaş “Hücreler” kitabında “örgüt propagandası yaptığı” iddiasıyla 10 ay hapse mahkum edilip cezası onanınca 3 Kasım 2010’da tutuklandı. Berktaş Proleterce Devrimci Duruş dergisinin de yazarı ve halen Bakırköy Kadın ve Çocuk Tutukevi’nde. Avukatları, 10 aylık sürenin, geçmişte örgüt üyeliği suçlamasıyla Berktaş’ın fazla yattığını söyledikleri 5 yıl 7 aylık süreden düşülmesini istedilerse de mahkeme talebi reddetti. Berktaş Türkiye İhtilalci Komünistler Birliği üyesi olma iddiasıyla 22 yıl cezaevinde kaldı.

24 Şubat’ta Yargıtay 9. Ceza Dairesi, 2000’den beri davası süren ve cezaevinde bulunan Eylül Sanat Edebiyat dergisi editörü Erdal Süsem hakkında Maoist Komünist Partisi (MKP) üyesi olmak iddiasıyla verilen müebbet hapis cezasını onadı. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, “Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs”ten iki defa müebbet hapis vermiş, cezalar iki kez bozulmuştu. Süsem 5 Şubat 2010’dan beri cezaevinde.

10 Aralık 2009’dan beri Kürkçüler F Tipi cezaevinde bulunan Adana Radyo Dünya yayın yönetmeni Kenan Karavil “KCK Kent Yapılanması”na yönelik dava kapsamında Adana 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. 24 Şubat’ta mahkeme, Kürtçe savunma taleplerini reddetti ve davayı 31 Mayıs’a bıraktı. Karavil’in, “örgüt adına suç işlemek” ve “propagandası yapmak”tan 22,5 yıla kadar hapsi isteniyor. Azadiya Welat Adana temsilcisi Seyithan Akyüz de Karavil’le birlikte tutuklanmıştı. Gün TV eski genel yayın koordinatörü Ahmet Birsin de “KCK” operasyonuyla yakalandı, Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nde.

Yargıtay 9. Ceza Dairesi, Azadiya Welat gazetesi eski yazı işleri müdürü Ozan Kılınç’a Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin verdiği 21 yıl 3 ay hapis cezasını orantısız bularak bozdu. Yerel mahkeme 9 Şubat 2010’da gazetedeki içeriklerle “PKK örgütünün propagandası yaptığı” ve “örgüt üyesi olmasa dahi örgüt adına suç işlediği” iddiasıyla Kılınç’ı cezalandırmıştı. Kılınç, 22 Temmuz 2010’dan beri Diyarbakır D Tipi Cezaevi’nde.

15 Şubat’ta İstanbul 10. Ağır ceza Mahkemesi, 28 Ağustos 2009’da gözaltında alındıktan sonra tutuklanan ve TKP/ML-TİKKO örgütü üyeliği iddiasıyla 15 yıla kadar hapis istemiyle yargılanan gazeteci-çevirmen Suzan Zengin’i tahliye etmeyi reddetti. Bakırköy Kadın ve Çocuk Cezaevi’nde tutulan İşçi Köylü gazetesi çalışanı Zengin için tahliye umudu 14 Haziran’a kaldı. Dava 16 Mart 2010’da açılmıştı. Zengin’in avukatı Gül Altay, müvekkilinin tutukluğunun basın özgürlüğünün ihlali olduğunu savundu ve tutuksuz yargılanmasını istediyse de mahkeme bunu reddetti.

25 Ocak’ta Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Rengê Hêviya Jinê (Kadın Umudunun Rengi) Dergisi’nin eski yazı işleri müdürü Berivan Eker’i dergide yer verdiği yazılar yoluyla “örgüt propagandası yaptığı” iddiasıyla 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Gazeteciyi alt sınırdan mahkum eden mahkeme, Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nde tutulan Eker’i tahliye etti. Yargıtay, mahkemenin verdiği kararı onarsa Eker yine cezaevine konacak.

Gündem gazetesi Cizre temsilcisi Sabri Adanır, “PKK örgütüne üye olduğu” iddiasıyla 5 Nisan 2007’den beri Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nde bulunuyor. Gazeteci, 1 Şubat 2010’da Diyarbakır Ağır Ceza Mahkemesi’nde 6 yıl 3 ay hapis cezasına mahkum edildi.

DİHA Ajansı Bitlis muhabiri Sinan Aygül, KCK Türkiye Meclisi’ne yönelik operasyonlar çerçevesinde 19 Ocak 2011’de Tatvan’da gözaltına alındı; dört gün sonra da tutuklandı. Elazığ’da gözaltına alınan Azadiya Welat temsilcisi Ali Konar ise KCK Türkiye Meclisi’ne yönelik çeşitli illerde yapılan operasyonlarda 120 kişiyle birlikte gözaltına alındı; 24 Mayıs 2010’dan beri de tutuklu.

Haftalık Yürüyüş dergisi sahibi ve yazı işleri müdürü Halit Güdenoğlu, dergi çalışanları Kaan Ünsal ve Cihan Gün ve Kamu Emekçileri Cephesi dergisi yazı işleri müdürü Musa Kurt dergi bürosuna 24 Aralık 2010 sabahı Çevik kuvvet ekiplerinin helikopterle yaptığı baskında polis baskınıyla gözaltına alındı. Polis duvarları delerek tuğla içlerini kontrol etti, kapıları balyozla söktü, bilgisayarlara el koydu. Gazeteciler Sincan 1 Nolu F Tipi Cezaevinde.

Bilim ve Gelecek dergisinin idare müdürü ve editörü Osman Baha Okar ve RED ve Enternasyonal dergisi yazı işleri müdürü Hakan Soytemiz, “Devrimci Karargah” örgütüyle bağlantı iddiasıyla 24 Eylül’den bu yana Silivri L Tipi Cezaevi’nde. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, Okar, Soytemiz ve 12 tutuklu sanığı da yargılamaya 12 Nisan’da başlayacak. Davadan dört kişi de tutuksuz olarak yargılanıyor.

DİHA muhabirleri Behdin Tunç ve Faysal Tunç hakkında Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi’nin “PKK örgütüne yardım ve yataklık” iddiasıyla verdiği altışar yıl üçer aylık hapis cezaları onandı. Yargıtay 9. Dairesi kararı gereği hapiste (Diyarbakır D Tipi Cezaevi) kalmaya devam edecek olan iki muhabir 5 Nisan 2007’de tutuklanmıştı. 8 Ocak 2008’de Şırnak’ın Cizre İlçesi’nde gözaltına alınan Ajansın Şırnak muhabiri Haydar Haykır ise halen Batman H Tipi Cezaevi’nde.

Özgür Radyo eski yayın yönetmeni Füsun Erdoğan, Atılım gazetesi yayın yönetmeni İbrahim Çiçek ve yayın koordinatörü Sedat Şenoğlu’nun da aralarından bulunduğu 23 kişinin Marksist Leninist Komünist Partisi (MLKP) örgütüne üye olmakla yargılandığı davanın 10 Aralık günkü duruşmada tahliye talepleri reddedildi, Kürtçe savunmaya izin verilmedi. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde süren yargılamaya 17 Mayıs’ta devam edilecek. Erdoğan, Çiçek ve Şenoğlu 8 Eylül 2006’dan beri tutuklu.

12 Eylül 2006’dan beri Edirne 1 Nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Atılım gazetesi yazarı Bayram Namaz, “MLKP örgütüne üye olmak” ve “Anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs” iddiasıyla İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. Namaz, yargılanmaya 17 Mayıs’ta devam edecek.

Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Sincan F Tipi Cezaevi’nde tutulan Atılım gazetesi yazarı Hasan Coşar’ı, “MLKP örgütüne üye olduğu” ve “örgüt propagandası yaptığı” iddiasıyla 18 Mart’ta toplam 10 yıl 10 ay hapse mahkum etti. Coşar 28 Mart 2009’da gözaltına alınıp ertesi gün cezaevine gönderilmişti.

DİHA çalışanları Ali Buluş ve Mehmet Karaaslan’ın “örgüt üyeliği”nden verilen mahkumiyet kararlarını Yargıtay 24 Nisan 2010’da onadı. İki çalışan 19 Nisan 2007’den beri Mersin Ermenek E Tipi Cezaevi’nde.

DİHA Ankara muhabiri Emine Altınkaya, 27 Kasım 2010’da Ankara Gençlik Kültür Merkezi’nde haber izlerken 40 kişiyle birlikte gözaltına alınarak tutuklandı. Altınkaya Sincan Cezaevi’nde iddianamenin hazırlanmasını bekliyor.

Odak dergisi eski yazı işleri müdürü Erol Zavar “Direniş Hareketi” örgütüne üye olduğu iddiasıyla Ankara 2 No’lu Devlet Güvenlik Mahkemesi’nin (DGM) 27 Haziran 2001’de müebbet hapse mahkum edildi. Zavar 15 Ocak 2001’de cezaevine girdi, Sincan 1 No’lu F Tipi Cezaevi’nde, dört yılda kanserli tümörlerin çıkarıldığı toplam 15 ameliyat geçirdi.

Atılım gazetesi İstanbul muhabiri Dilek Keskin, Antakya’da ailesini ziyaret ettiği sırada gözaltına alınarak, hakkında kesinleşmiş 4 yıl 2 aylık hapis cezası bulunduğu gerekçesiyle tutuklanarak Antakya E Tipi Cezaevi’nde gönderildi.

1993’te ilk kez tutuklanıp “Anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs” iddiasıyla ömür boyu hapse mahkum edilen Mustafa Gök, F Tipi cezaevlerine yönelik operasyonlar sürecinde girdiği ölüm orucu sırasında sağlığını yitirdiği için tahliye edildi. Tahliyesi sonrasında 2002’den Şubat 2004’e kadar Ekmek ve Adalet dergisi Ankara temsilcisi olarak çalışan Gök, sağlığına kavuştuğu iddiasıyla 24 Aralık 2010’da yeniden tutuklandı. Gök, Sincan 1 No’lu F Tipi Cezaevinde bulunuyor.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi, Ergenekon Soruşturması kapsamında 25 Mart 2008’de gözaltına alınıp üç gün sonra Silivri Cezaevi’ne gönderilen Aydınlık gazetesi yazarı Hikmet Çiçek, “örgüt üyeliği”, “gizli belge bulundurmak” ve “kişisel verileri yasadışı yollardan kayda almak” iddiasıyla yargılıyor.
Basın ve İfade Özgürlüğü Davaları

29 Mart’ta Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Weşanen Aram Yayınevi’nin sahibi Fatih Taş’a, Kürtçe çıkan “Kavgaların Tepesi-Başkaldırı” kitabında “PKK propagandası yaptığı” iddiasıyla verilen 10 aylık hapis cezasını bozdu. Taş, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki yargılamada Türkçe tercümenin yanlış yapıldığını savunmuştu. 16 Mart 2007’de mahkeme, kitapta yayınlanan şiirlerle örgüt propagandası yapıldığına hükmetmiş; Taş’ı TMY’nin 7/2 maddesi uyarınca mahkum etmişti.
Gerçek Gündem haber sitesi genel yayın yönetmeni Barış Yarkadaş’a 2008’de yayımlanan okur yorumları nedeniyle Cumhurbaşkanlığı’nın şikayeti üzerine Adalet Bakanlığı izin verince beş yıl hapis istemiyle dava açıldı. “Cumhurbaşkanına hakaret”ten açılan dava, Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 21 Haziran’da başlayacak. Yarkadaş, daha önce de yine Cumhurbaşkanlığı’nın şikayeti üzerine sitedeki bir okur yorumu nedeniyle aynı suçtan yargılanmış, 2010 yılı Haziran ayında beraat etmişti.

Sanatçı Ferhat Tunç hakkında, Bingöl Kiğı’da verdiği konser sırasındaki konuşmada “gerilla” dediği için 26 Mayıs’ta Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak. Tunç, “örgüt propagandası yapmak” ile suçlanıyor. Tunç, 7 Ağustos 2010’daki konserde, “ister askere gönderdiğimiz çocuklarımız olsun, ister yıllardır dağlara sığınmış Kürt çocukları, Kürt gerillaları olsun. Hiçbirinin ölmesini istemiyoruz” sözleri nedeniyle yargılanacak. Tunç, 27 Ocak’ta da Nazmiye Düzgün Baba şenliklerinde öldürülen 17 Maoist Komünist Partili militanı övdüğü gerekçesiyle 25 gün hapse mahkum edildi. Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi hükmün açıklaması da geri bırakıldığı için sanatçı, beş yıl içinde yine benzer bir suçlamayla karşılaşırsa bir aylık hapis cezasını da çekecek.

Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in tutuklanmasını haberleştirdiği için yargılanan ve 12 davadan hakkında 97 yıla kadar hapis cezası istenen “Radikal” muhabiri İsmail Saymaz’a, “Postmodern Cihad” kitabı ve “Sultanbeyli Adliyesi” haberinden de iki yeni dava açıldı. Saymaz’ın, “Terörle mücadele edenleri hedef gösterdiği” iddiasıyla üç yıla kadar hapsi isteniyor. Dava 26 Nisan’da Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayacak. Aynı kitapla Savcı Osman Şanal’ı “postmodern yanlısı” olarak gösterdiği iddiasıyla 14 Mart’ta Ankara 11. Sulh Hukuk Mahkemesi’nde hakim karşısına çıkan Saymaz’dan 7 bin TL tazminat isteniyor. Dava 20 Nisan’da sürecek. Saymaz, Hakim Dilek Gökkoyun’a “hakaret ettiği” ve “yargıyı etkilediği” iddiasıyla 10 yıl hapisle yargılanacak. Gazeteci 3 Şubat’ta da Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde hakim karşısına çıktı. Gazeteciye, GÖP üyeleri de destek verdi. Bu davaya da 14 Nisan’da devam edilecek. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Köksal Şengün ile HSYK Başkanvekili Kadir Özbek’in teknik takibe takılmasını ele alan diğer bir haberden Saymaz ve sorumlu müdür Hasan Çakkalkurt İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. “Ergenekon’da aşk oyunu- Ergenekon savcısı hakimi de dinledi” haberine açılan davaya 17 Mayıs’ta devam edilecek.

Gazeteciler Ali Dağlar “Ağa 01″, İlhan Taşçı “Cüppeli Adalet” ve İsmail Saymaz da “Postmodern Cihad” kitapları nedeniyle Erzurum 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde 21 Nisan’da “kamu görevlisine hakaret” ve “yargıyı etkilemeye teşebbüs” iddialarıyla yargılanmaya başlanıyor. İddianamede, Erzurum Savcısı Osman Şanal’ın Postmodern Cihad kitabının kapağında resminin kullanıldığı, “soruşturmanın bir cemaat-tarikat hesaplaşması” sonucu yapıldığı” ve “cihad kastıyla hareket ettiği”nin belirtildiği, Cübbeli Adalet kitabında da “cihad kastıyla hareket ettiğinin iddia edildiği” ve Ağa 01 kitabında “yanlı, kasıtlı hareket ederek tarikatçı olduğu izlenimi verdildiği” ileri sürülüyor. Gazetecilerin TCK’nun 125. ve 128. maddeleri uyarınca beşer yıla kadar hapisleri isteniyor. Kitaplarda, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen “Ergenekon” davaları ve “Erzincan” süreci ele alınıyordu.

Askeri hapishanede işkence gören vicdani retçi Enver Aydemir’e geçen yıl Eskişehir Askeri Mahkemesi’nde yargılandığı davada destek veren Aydemir’in babası Ahmet Aydemir, avukatı Davut Erkan, yazar Fatih Tezcan, oyuncu yönetmen Mehmet Atak ve vicdani retçi Halil Savda’ya “halkı askerlikten soğutmak”tan dava açıldı. 21 Ocak 2010’da atılan “Herkes bebek doğar”, “Barış için Vicdani Redciler”, “Hiç kimse asker doğmaz”, “Biz orduya sadece fındığa gideriz”, “Aydemir serbest kalsın” sloganları “askerlikten soğutma” olarak değerlendirildi. Eskişehir Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki dava 21 Nisan’da başlayacak.

Şanlıurfa’nın Siverek Ağır Ceza Mahkemesi, Diyarbakır Askeri Mahkemesi’nin JİTEM davasında görevsizlik kararı verirken sanık bir Uzman Çavuşu da tahliye etmesini eleştiren hukukçu Sezgin Tanrıkulu’nu “yargılamayı etkilemeye teşebbüs”ten yargılayacak. Tanrıkulu, 17 Ağustos 2007’de verdiği bir demeçte, “Dosya için kendisini görevli kabul etmeyen mahkemenin sanığı tahliye etmesi uygun değildir…’İyi çocuklar’ Türkiye’de dokunulmazdır” demişti.

Ankara Başsavcılığı, Anayasa Mahkemesi üyesi Serdar Özgüldür ve Genelkurmay adli müşaviri tümgeneral Hıfzı Çubuklu’ya “hakaret” ettikleri iddiasıyla Habervaktim sitesinin sahibi Murat Demirci, editörü Engin Kaşdaş; Beyazgazete internet sitesinin sahibi Levent Kelleci, editörü Sacit Şahin; Aktifhaber sitesinin editörü Alaeddin Yüksel ve Aktifkulis sitesinin sahibi Murat Güzel hakkında dava açtı. Altı sanık Özgüldür ile bilinmeyen bir kişi arasında geçtiği ileri sürülen ve “gerçekdışı” olduğu savunulan konuşmaya ilişkin videoyu İnternette yayınlamakla suçlanıyor. Sabıkların ‘kamu görevlisine hakaret”ten 2’şer yıl 4’er aya kadar hapisleri istendi. Dava, Ankara 2. Sulh Ceza Mahkemesi görülecek.

Radikal gazetesi muhabiri Ertuğrul Mavioğlu hakkında, Kandil Dağı’nda PKK liderlerinden Murat Karayılan’la yaptığı bir söyleşi nedeniyle “PKK örgütü propagandası yapmak”tan dava açıldı. 28-30 Ekim 2010 günlerinde çıkan röportajlar nedeniyle Mavioğlu’nun beş yıla kadar hapsi, seçme ve seçilme ile kamu hizmetlerinde bulunma haklarından mahrum bırakılması istendi. Dava İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde Mayıs’ta başlayacak.

DİHA Siirt muhabiri Abdullah Çetin hakkında ANF Ajansı’nın yayımladığı bir haber gerekçe gösterilerek “örgüt propagandası” suçlamasıyla ve beş yıl hapis istemiyle dava açıldı. Diyarbakır 5. Ağır Ceza Mahkemesi, Çetin’i 10 aydan beş yıla kadar hapis istemiyle yargılayacak. Çatışmada öldürülen HPG’li Asiye Gündüz’ün, Siirt Eruh’daki cenaze törenini izleyen Çetin, haber dönüşü Siirt girişinde polislerce gözaltına alınarak fotoğraf, cep telefonu ve hafıza kartına el konulduktan sonra ifadesi alındıktan sonra serbest bırakılmıştı.

Güney dergisi yetkilisi Aziz Özer, “İnanılmaz Bir Direnişin Üç Günlük Hikayesi” başlıklı öykü yazısı ve “Niyazi Şehit” karikatürü nedeniyle 31 Mart’ta 1 yıl 6 ay hapse mahkum edildi. İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi, Özer’e TMY’nin 7/2. maddesine göre “örgüt propagandası yapmak”tan ceza verdi. Avukatı Özcan Kılıç karara itiraz etti. Derginin Ocak-Şubat-Mart dönemine ait sayısında çıkan Meray Ülgen’in “Hakim” başlıklı kısa film öyküsü de cezaya dayanak oluşturdu.

29 Mart’ta Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, emekli orgeneral İbrahim Fırtına’nın “Ergenekon” Soruşturması için savcılık ifadesini haberleştirdikleri gerekçesiyle Akşam gazetesi sorumlu müdürü Mustafa Dolu ve gazetenin eski editörü Semra Pelek’i yargılanmasında Dolu için “son kez zorla getirilmesi kararı” çıktı. Dava 11 Ağustos’ta sürecek. Gazeteciler, 5 Ocak 2010’da çıkan haberden “soruşturmanın gizliliğini ihlal” ve “yargılamayı etkilemeye teşebbüs”ten yargılanıyor.

29 Mart’ta Ankara 7. Asliye Hukuk Mahkemesi, BDP Şırnak milletvekili Hasip Kaplan’ı, Başbakan Erdoğan’ın “kişilik haklarına saldırıda bulunduğu” iddiasıyla 6 bin lira manevi tazminat ödemeye mahkum etti. Kaplan’dan, 11 Aralık 2010’da Kıbrıs’ta yaptığı bir konuşma nedeniyle 20 bin lira tazminat isteniyor.

Batman’da yola döşenen patlayıcı yoluyla dört hak savunucusunun ölümüyle ilgili PKK çevrelerinden gelen elektronik posta mesajına yazı işleri müdürü olduğu Batman gazetesinde 8 Ağustos 2010’da yer veren gazeteci Ercan Atay “suçu övmek” ile yargılanıyor. Davaya Batman Sulh Ceza Mahkemesi’nde 12 Nisan’da devam edilecek.

Beyoğlu Kumpanya Sanat Topluluğu üyesi 16 kişi, Başbakana hakaret ettikleri iddiasıyla açılan davanın ikinci duruşması için 25 Mart’ta Çatalca Sulh Ceza Mahkemesi’ndeydi. Çatalca Belediyesi’nin Erguvan Şenlikleri’nde sahnelenen “Ülkemizden” oyununda “İşportacısın Tayyip” sözleri davaya neden oldu. Mahkeme, şarkıyı söyleyen Emre Yalçın’ın da görüntülerde yer almadığı belirtilerek, görüntülerin duruşmada izlenmesini gerek görmedi. Dava 18 Mayıs’ta sürecek.

26 Mart’ta Şişli 3. Asliye Hukuk Mahkemesi, İsviçre’de verdiği röportajda “30 bin Kürt’ü ve 1 milyon Ermeni’yi öldürdük” dediği için yazar Orhan Pamuk’u altı şikayetçiye toplam 6 bin TL manevi tazminat ödemeye mahkum etti. Mahkeme, daha önce “davacıların dava açma ehliyeti yok” açıklamasıyla yazarın cezalandırılmasına karşı çıkmıştı. Ancak Yargıtay 4. Hukuk Dairesi, bu kararı, “Davalının söylediği iddia edilen sözlerin, davacıların vatandaşlık bağı ile bağlı bulundukları Türk Milletine yönelik olması durumunda davacıların aktif dava ehliyetinin bulunduğunun kabulü gerekir” açıklamasıyla iki kez bozmuştu.

24 Mart’ta İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, Kandil Dağı’nda PKK örgüt yöneticisi Murat Karayılan ile röportaj yapan hak savunucusu Hakan Tahmaz’ı 10 ay hapse, röportaja Birgün gazetesinde yer veren yazı işleri müdürü İbrahim Çeşmecioğlu’nu da 16 bin 660 TL idari para cezasına mahkum etti. Savcı Kasım İlimoğlu, sanıkların gazetecilik faaliyeti yürüttüklerini belirtmesi ve AİHM kararlarına dayanarak beraat istemesine rağmen “PKK açıklamalarını yayımlamak”tan (TMY, 6/2) ceza çıktı. “Tek Taraflı Ateşkes Sorunu Büyütüyor” başlıklı röportaj 9 Ağustos 2008’de yayımlandı.

Beyoğlu Sulh Ceza Mahkemesi, emekli cinayet masası şefi Ahmet Ateşli’nin şikayetiyle Savaş Karşıtları sitesi (www.savaskarsitlari.org) sahibi Halil Savda’yı yargılamaya 24 Mart’ta devam etti. BirGün gazetesinden bir haberi alıntıladığı için Savda’yı “yayın yoluyla hakaret”ten yargılayan mahkeme, Ateşli duruşmaya katılmayınca yargılamayı 14 Aralık’a bıraktı. Dava, 25 Temmuz 2007 tarihli “Ağar: İddialar ve Ötesi” başlıklı yazıya sitenin alıntı haberler bölümünde yer verilmesi üzerine açıldı.

Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Demokratik Toplum Kongresi (DTK) eşbaşkanı Aysel Tuğluk’un Ankara ve Diyarbakır’daki çeşitli konuşmalarında “örgüt propagandası yaptığı” iddiasıyla yargılandığı davaları görmeye 26 Mayıs’ta devam edecek. 24 Mart’ta mahkeme, Tuğluk’un avukatına savunma yapması için süre istedi. 2005-2009 döneminde yaptığı 12 konuşma nedeniyle Tuğluk’un 12 kez ”örgüt propagandası yapmak” ile ”Örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” gerekçesiyle 70 yıla kadar hapis cezası isteniyor. Tuğluk, yine kapatılan DTP’nin milletvekili Ahmet Türk ile birlikte Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde de yargılanıyor. İki siyasetçi DTP’nin 2006’daki Birinci Olağan Kongresi’nde yaptıkları konuşmalar nedeniyle “bölücü terör örgütü propagandası yapmak” ile suçlanıyor. 22 Mart’ta duruşma savcısı, esas hakkındaki mütalaasında “örgüt propagandası yapmak”tan yargılanan Türk’ün beraatını, Tuğluk’un ise beş yıla kadar hapisle cezalandırılmasını talep etti. Mahkeme, kararını açıklamak üzere davayı 21 Haziran’a bıraktı.

Kapanan Günlük gazetesi sahibi ve sorumlu müdürü Ziya Çiçekçi, gazetede çıkan yazı ve haberlerden yargılandı; toplam 11 yıl 11 ay hapis cezası ve 16 bin 600 lira da adli para cezasına mahkum edildi. Gazete avukatı Özcan Kılıç’a göre, Çiçekçi’nin İstanbul 9, 11, 12, 13 ve 14. Ağır Ceza Mahkemeleri ve Beyoğlu 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde süren 10 davası daha var. Çiçekçi dışında, yayın yönetmeni Filiz Koçali, yazar Yüksel Genç ile haber müdürü Ramazan Pekgöz hakkında açılan davalar var. Yazar Veysi Sarısözen hakkında verilen 1 yıl 3 aylık hapis cezasıyla ilgili dosya Yargıtay kararını bekliyor. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, 1 Nisan 2010’da Sarısözen’i 14 Haziran 2007’de çıkan “Terör mü? Savaş mı?” yazısından “örgüt propagandası yaptığı” iddiasıyla mahkum etmişti.

Haftalık Yeni Yorum ve Demokratik Toplum gazetelerinin yetkilisi Saadet Irmak hakkında İstanbul 9, 10, 11, 12, 13 ve 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nde açılmış toplam 13 dava bulunuyor. 8 Kasım 2010’dan 6 Mart 2011’e kadar yayımlanmış yazı ve haberlerde örgüt propagandası yapıldığı iddia ediliyor. Haftalık Ülkede Yorum gazetesiyle ilgili, 15-21 Kasım 2010 tarihli sayısında yer verilen yazılar nedeniyle bir ay kapatma kararı verilmişti.

Günlük Evrensel gazetesi 2003’ten bu yana yayımlanan haber ve yazılar nedeniyle 140 bin TL maddi ve manevi tazminat istemiyle yargılanıyor. Yazar Ertuğrul Ünlütürk’ün 27 Mart 2010’da çıkan “Bakanlığın Halleri” başlıklı makalesi nedeniyle Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu 15 bin TL, BDP’li Bengi Yıldız’ın 9 Mayıs 2010’da yayımlanan röportajdaki sözlerinden Abdülkadir Aksu 10 bin TL, 10 Şubat 2009’da çıkan “Zehirli ihtimal” haberinden Koza Altın İşletmeleri AŞ 40 bin TL istiyor. Yazar Enver Şat’ın 6 Aralık 2004’te çıkan “Fethullah nereden güç alıyor?” yazısı nedeniyle gazetenin 2 bin 400 TL tazminata mahkum olduğu dosya Yargıtay’da bulunuyor. Gazete yetkilileri hakkında açılmış en az dokuz tazminat davası var. Gazete yetkilileri İsmail Muzaffer Özkurt ve Ahmet Sami Belek, 1 Ekim 2003 tarihli “Öcalan’dan uyarı ve çözüm önerileri” haberinden para cezasına mahkum oldular. Dosyaları Yargıtay’da. Ayrıca, “Kongra-Gel barış projesi önerdi”, “Öcalan Karayılan’ı eleştirdi”, “Hem AKP’li hem ABD’ci”, “Kongra-Gel kongre kararlarını açıkladı” ve “Karayılan: Operasyon durursa barışa hazırız” başlıklı haberler nedeniyle TMY’nin 6 ve 7. maddeleri uyarınca İstanbul 9, 10, 11, 12 ve 14. Ağır Ceza Mahkemeleri’nde yargılanıp mahkum edildiler. Dosyaları Yargıtay’da. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 10 Aralık 2007’de çıkan “Son pişmanlık neye yarar?” haberinde “örgüt açıklamasını yansıttığı” için gazeteci Uğraş Vatandaş hakkında verdiği 1 yıllık hapis cezası Yargıtay aşamasında.

AKP ve Başbakan Erdoğan’ın şair ve yazar Ataol Behramoğlu hakkında 20 bin TL manevi tazminat istemiyle açtığı dava 22 Mart’ta sürdü. Ankara 15. Asliye Hukuk Mahkemesi, davaya 25 Mayıs’ta bakacak. Behramoğlu’nun 12 Ocak 2010’da CNN Türk’teki “Tarafsız Bölge” programında “AKP seçimleri vermeyecek demiyorum ama vermemek için…yasa dışı olarak üstelik anti demokratik ve görünür ya da görünmez biçimde bütün olanaklarını kullanacaktır diyorum..düşüncem budur…” dediği iddia ediliyor.

Radikal gazetesi yazarı Oral Çalışlar, “Askere ‘Öleceksin’ Diyen Mahkeme Kararı” başlıklı yazısı nedeniyle “adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs” gerekçesiyle hakkında açılan davadan beraat etti. 17 Mart’ta Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Çalışlar ile birlikte gazetenin sorumlu müdürü Hasan Çakkalkurt’u da “suçun kasıt ve unsurları oluşmadığı” gerekçesiyle akladı. Çalışlar, 22 Ocak 2010 tarihli yazısında “Dağlıca” baskınında silah bırakarak teslim oldukları gerekçesiyle askerlerin mahkum edilmelerini militarist anlayışın bir örneği olarak nitelendirmişti.

Adıyaman’ın Gerger Asliye Hukuk Mahkemesi, AKP milletvekili Dengir Mir Mehmet Fırat’ın şikayetiyle Gerger Fırat gazetesi sahibi Hacı Boğatekin’i 10 bin TL manevi tazminat istemiyle yargılamaya 17 Mart’ta devam etti. 20 Eylül 2009’da çıkan yazıda “Sen halkımızın hizmetkarısın” ifadesinin geçmesi şikayete neden oldu. Mahkeme, incelenmek için bilirkişiye gönderilen dosyanın geri gönderilmesini bekliyor. Dava 28 Nisan’da sürecek.

19 Aralık 2000 “Hayata Dönüş Operasyonu” katliamı sırasında Ceza ve Tevkif Evleri Genel Müdürü olan Ali Suat Ertosun’un bianet sitesi koordinatörü Ertuğrul Kürkçü ve ÇHD yetkilisi Taylan Tanay aleyhine açtığı tazminat davasının görülmesine 10 Mart’ta devam edildi. Ankara 25. Asliye Hukuk Mahkemesi, davalı tarafın gösterdiği tanıkların dinlenmesini reddetti. 17 Şubat’ta ÇHD başkanı Selçuk Kozağaçlı’nın benzer bir metinden Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesi’nde beraat ettiği mahkemeye bildirildi. Hakim Ömer Kızılkaya, davayı 13 Nisan’a bıraktı. Ertosun, 31 Temmuz 2009 tarihinde bianet’te çıkan “Ali Suat Ertosun’un Yeri HSYK Koltuğu Değil Sanık Sandalyesidir” yazısından 15 bin TL tazminat istiyor.

ÇHD Adana şubesi eski başkanı Şiar Rişvanoğlu, 1-3 Mayıs 2010 günlerinde Roj TV’ye yaptığı açıklamalar nedeniyle Adana Özel Yetkili 6. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yargılanıyor. Hukukçu Rişvanoğlu, 3 Mayıs 2010’da Roj TV’deki programda “Kürdistan’daki bütün siyasi cinayetlerin, komploların, Botaş kuyularındaki katliamların, kitlesel katliamları, tecavüzlerin tamamını gizli bir biçimde soruşturacak bir komisyon istemek gerekiyor” demişti. 10 Mart’ta görülmesine devam edilen davanın bir dahaki duruşması 26 Nisan’da gerçekleşecek.

Kapatılan Demokratik Toplum Partisi’nin (DTP) eski eşbaşkanı Ahmet Türk, Batman, Diyarbakır, Mardin, Siirt illerinde yaptığı yedi ayrı konuşması nedeniyle 10 Mart’ta yargılanmaya başladı. Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi savcısına Demokratik Toplum Kongresi (DTK) yetkilisi Türk ile ilgili esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için 16 Haziran’a kadar süre verildi. Türk’ün yedi ayrı kez “örgüt propagandası” yapmaktan ve bir kez de “örgüt üyesi olmamakla birlikte, örgüt adına suç işlemek” iddiasıyla hapsi isteniyor.

10 Mart’ta İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, savcı Kasım İlimoğlu’nun beraat istemesine rağmen “KCK Dosyası/Küresel Devlet ve Devletsiz Kürtler” adlı kitabın yazarı Mehmet Güler’i 1 yıl 3 ay hapis cezasına, Belge yayınları sahibi Ragıp Zarakolu’nu da 16 bin 660 TL para cezasına mahkum etti. Mayıs 2010’da çıkar çıkmaz toplatılan kitapta “PKK propagandası yapıldığı” iddia ediliyor.

Batman 2. Sulh Ceza Mahkemesi, Batman Postası gazetesinden Mustafa Kemal Çelik’i 1986’da öldürülen PKK militanı Mahsum Korkmaz’ın ailesiyle röportaj yaptığı için yargılamaya 9 Mart’ta devam etti. Röportaj veren Korkmaz’ın belediye başkan yardımcısı olan ağabeyi Fehmi Korkmaz ve kardeşi Maşallah Korkmaz da “suçluyu övdükleri” iddiasıyla iki yıl hapisle yargılanıyorlar. Dava 12 Mayıs’ta sürecek. 22 Ağustos 2010’da gazetede çıkan “Korkmaz ailesi, acı dolu hikayelerini Batman Postası’na anlattı” başlıklı röportajda, Korkmaz’ın cenazesinin hiçbir zaman ailelerine teslim edilmediği, dört ay bekletilip Kasaplar Deresi’ne atıldığı iddia ediliyordu.

Ankara 21. Asliye Hukuk Mahkemesi, ÇHD başkanı Selçuk Kozağaçlı’yı “Hayata Dönüş” operasyonuyla ilgili okuduğu basın açıklamasında dönemin Ali Suat Ertosun’u eleştirdiği için yargılamaya devam etti. 8 Mart’ta avukatları, Kozağaçlı’nın aynı konuşmadan açılan ceza davasından 17 Şubat’ta beraat ettiğini gösteren Ankara 9. Sulh Ceza Mahkemesi’nin kararını mahkemeye sundu. Mahkeme, Yargıtay’da bulunan ceza dosyasının geri dönmesini bekleyebilir. Tazminat davasına 25 Mayıs’ta devam edilecek. Ertosun, 19 Aralık 2000’de gerçekleştirilen cezaevi operasyonlarını eleştirirken kişilik haklarına saldırıda bulunduğu iddiasıyla Kozağaçlı’dan 25 bin TL manevi tazminat istiyor.

Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in, orduyu “kâğıttan kaplana” benzettiği için CHP Genel Başkan Yardımcısı Süheyl Batum hakkında “Türk milletini aşağılamak”tan soruşturma açılmasına izin vermediği 8 Mart’ta öğrenildi. Ergin, “AİHM içtihatlarının bir gereğini yaptık. CHP’li Batum’a özel bir durum yok. 22 ayda gelen izin taleplerinin yüzde 98’ine izin vermedim” dedi.

4 Mart’ta İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, “Çağımızda Hukuk ve Toplum” dergisinde çıkan bir yazıda “PKK propagandası yapıldığı” iddiasıyla Sosyolog İsmail Beşikçi’yi 15 ay hapse, derginin yazı işleri müdürü avukat Zeycan Balcı Şimşek’i de 16 bin 660 TL para cezasına mahkum etti. ÇHD İstanbul Şubesi’nin dergisinde çıkan “Ulusların kendi geleceğini tayin hakkı ve Kürtler” yazısıyla TMY’nin 7/2 maddesinin ihlal edildiği ileri sürüldü. Mahkeme başkanı Şeref Akçay karara muhalif kaldı.

Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Taraf gazetesi yazarı Orhan Miroğlu’nu, 2 Aralık 2009’da yayımlanan “Ay Büyürken Uyuyamam” başlıklı yazısı nedeniyle yargılamaya 3 Mart’ta devam etti. Yargılama 9 Haziran’a bırakıldı. Miroğlu, yazısında Türkler ve Kürtlerin karşılıklı olarak yaşadıkları korkulara işaret ediyordu.

Yazar Temel Demirer, “Hrant Dink Ermeni olduğu için değil Ermeni Soykırımını tanıdığı için katledildi” dediği için dört yıldır TCK’nın 301. maddesinden yargılanıyor. Ankara 2. Asliye Ceza Mahkemesi, uzun zamandır 301. maddeye Adalet Bakanlığı izin şartı getiren düzenlemenin iptaliyle ilgili İdare Mahkemesi’nin vereceği kararı bekliyor. Dava yine bu nedenle 3 Haziran’a kaldı. Demirer’in, eski Adalet Bakanı Mehmet Ali Şahin “ben devletime katil dedirtmem” diyerek yargılama izni verdiği için yargılanıyor ve iki yıl hapsi isteniyor.

1 Mart’ta Diyarbakır 3. Sulh Ceza Mahkemesi, Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Osman Baydemir’i “Türkiye Cumhuriyeti devletini ve hükümetini, alenen aşağılamak” suçunu işlediği gerekçesiyle 6 ay hapis cezasına çarptırdı. Mahkeme, 24 Aralık 2009’da yaptığı bir basın açıklamasıyla hükümet üyelerine hakaret ettiğine kanaat getirdiği Baydemir’in cezasını beş aya indirdi; sonunda da 3 bin TL para cezasına çevirdi. Ceza, TCK’nın 301. maddesinden verildi.

Aynı gün İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Sabah gazetesindeki bir yazısında “Ergenekon” davası sanıklarından emekli Albay Hasan Atilla Uğur’un “Rıdvan Özden’in öldürülme emrini organize ettiğine dair duyumlarından söz eden gazeteci yazar Nazlı Ilıcak’ı bin 740 TL adli para cezasına mahkum etti. Mahkeme, 2 Aralık 2008’de yayımlanan “Faili Meçhuller Gene Gündemde” başlıklı yazıdaki ifadelerin “kişilik haklarına saldırı” oluşturduğuna kanaat getirdi.

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Kandil ve Mahmur mülteci kampından “Kürt sorununda çözüm sürecine” destek vermek için Türkiye’ye gelen gruptan 13 kişiyi yargılamak için tutuklanmalarını bekliyor. 1 Mart’ta mahkeme, sanıklar hakkındaki yakalama emirlerinin beklenmesine karar verdi; yargılamayı da 21 Haziran’a bıraktı. “Demokratik Çözüm ve Barış Grubu” üyelerinden Gülbahar Çiçekçi, Bülent Aka, Sait Sedal, Musa Tümeğ, Mikail Soydan, Vilayet Yakut, Mehmet Kaçan, Emine Sahat, Hamiyet Dinçer, Nurcan Tümeğ ile Mehmet Şerif Gençdal haklarında açılan davada “örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” ve “örgüt propagandası yapmak” iddiaları ile yargılanıyorlar.

Rize 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Kürt sorununun çözümü için erkeklerin “Kürt Kuma” önerisi getiren AKP’li Rize Belediye Başkanı Halil Bakırcı’yı eleştiren Vira Karadeniz gazetesi imtiyaz sahibi Ahmet Topçu’ya 11 ay hapis cezası verdi. Hükmün açıklanması geri bırakıldı. Karar 28 Şubat’ta öğrenildi. Başsavcılık, Bakırcı’nın sözlerini ise ifade özgürlüğü olarak değerlendirmişti. Mahkeme, 23 Ağustos 2010’da çıkan “Kürtleri Kocasız, Rizelileri Susuz Bıraktı” başlıklı yazıyla Bakırcı’nın “kişilik haklarına saldırıda bulunulduğu”na kanaat getirdi. Topçu, belediye başkanını “Kürt sorununa abuk subuk çözümler arayan Bakırcı, en çok yağış alan il Rize’de su sorununa bir türlü çözüm bulamadı” sözleriyle eleştirmişti.

21 Ekim 2008’de Şırnak’ta haber izlerken güvenlik kuvvetlerinin saldırısına uğrayan ve gözaltına alınan DİHA muhabiri Vedat Yıldız ve Güneydoğu Ekspres gazetesi muhabiri Lokman Dayan ile 23 kişi daha toplam 204 yıl 7 ay hapse mahkum edildi. 24 Şubat’ta Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Abdullah Öcalan’a kötü muamele yapıldığı iddiasıyla yapılan yürüyüş nedeniyle 25 kişiye 7’şer yıl 11’er ay hapis cezası verdi. 26 sanık “örgüt üyesi olmak” ve “Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanununa muhalefet”ten yargılanıyordu. Avukatı kararı temyiz etti. Olay günü ağır bir şekilde saldırıya uğrayan Yıldız’ın şikayetiyse sonuç vermedi.

Devrek 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, Yargıtay 4. Hukuk Dairesi’nin bozma istemine uyarak eski Devrek Kaymakamı Süleyman Tapsız’ın Devrek Bölge Haber gazetesi sahibi İbrahim Tığ hakkında, eski Devrek Kaymakamı Süleyman Tapsız’ın açtığı davayı reddetti. Tapsız, 2005’te karar verilen ve masraflarıyla birlikte 7 bin 500 TL’yi bulan tazminat tutarı aynı gün yatırılmadığı için gazetenin baskı makinelerine el koydurmuştu.

Sanat ve Hayat dergisi yayın yönetmeni Hacı Orman ve 26 kişi, Kutsiye Bozoklar’ın cenazesine katılmaları gerekçesiyle Marksist Leninist Komünist Partisi (MLKP) üyesi olmak ve örgütün propagandasını yapmaktan yargılanıyor. Yargılananlar arasında Demokrat Radyo çalışanı İsminaz Ergün ve Dayanışma gazetesi çalışanı Emin Orhan da var. Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi, 17 Şubat’ta eksik savunmaların beklenmesine karar verdi. Dava 14 Nisan’da sürecek.

Vicdani retçi Halil Savda’ya, Lübnan işgalinden dolayı İsrail’i eleştirdiği konuşmasında “halkı askerlikten soğuttuğu” iddiasıyla verilen beş aylık hapis cezası onandı. Yargıtay’ın cezayı 30 Kasım 2010’da onadığı karar Savda’ya 15 Şubat’ta bildirildi. Savda 1 Ağustos 2006’da yaptığı basın açıklamasında İsrailli vicdani retçiler Itzik Shabbat ve Amir Paster’e destek vermişti. UAÖ, bu maddenin ifade özgürlüğü hakkını doğrudan ve yasal olmayan bir şekilde kısıtladığını bildirdi.

15 Şubat’ta Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, Hürriyet gazetesinde 28 Ekim 2010’da çıkan “Az Demişiz” başlıklı köşe yazısı nedeniyle gazetenin eski başyazarı Oktay Ekşi’yi yargılamaya başladı. Hidroelektrik Santraller (HES) ile ilgili politikaları eleştiren Ekşi, Çevre Bakanı Veysel Eroğlu, Enerji Bakanı Taner Yıldız ve Başbakan Erdoğan’ın şikayetiyle açılan “hakaret” davasından yargılanıyor. Ekşi, 100 bin TL manevi tazminat istemiyle de yargılanıyor. Ekşi, ”Ayarı Kaçırmışız” başlıklı kısa bir özür yazısı da kaleme almış, başyazarlıktan istifa etmek zorunda kalmıştı. Basın Konseyi’ndeki görevlerini de bırakan Ekşi, CHP’den milletvekili adayı oldu.

4 Şubat’ta Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi, 21 Şubat Dünya Dil Bayramı dolayısıyla 24 Şubat 2009’daki TBMM Grup toplantısında Kürtçe konuştuğu için yargıladığı kapatılan DTP eş başkanı Ahmet Türk’ü beraat ettirdi. Mahkeme, yasama dokunulmazlığına ilişkin Anayasa’nın 83. maddesine atıf yaparak Türk’ü akladı.”21 Şubat Dünya Dil Bayramı ve halklar kendi dilleri ile kendi duygu ve fikirlerini dile getirmeleri gerekir” dedikten sonra grubuna ve gazetecilere Kürtçe olarak seslenen Türk, 2820 sayılı Siyasi Partiler Kanunu’nun 81. maddesine muhalefet ettiği iddiasıyla altı ay hapis istemiyle yargılanıyordu.

3 Şubat’ta İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, yayın yoluyla Maoist Komünist Partisi (MKP) propagandası yaptığı iddiasıyla Devrimci Demokrasi gazetesi sahibi ve sorumlu yazı işleri müdürü Erdal Güler’i altı ay hapse ve 366 lira adli para cezasına mahkum etti. Mart 2004’te yayınlanan yazılar nedeniyle yargılanan Güler, TMY’nin 7/2 maddesi uyarınca cezalandırıldı. Güler’in avukatı Ümit Sisligün kararı temyiz edecek. Aynı gün aynı mahkemede yine “örgüt propagandası yapmak” ile yargılanan Güler’e savunmasını hazırlaması için 19 Nisan’a kadar süre tanındı. Güler, PKK ve MKP örgütlerinin propagandasını yaptığı iddiasıyla mahkum edilmiş ve üç yıl hapiste kalmıştı.

Tiyatrocu Haldun Açıksözlü, Rize’de sahnelediği “Laz Marks” oyununda yer alan bir fıkra nedeniyle Rize 2. Sulh Ceza Mahkemesi’nde “Başbakana hakaret” iddiasıyla yargılanıyor. Dava, 3 Mayıs’ta sürecek. Açıksözlü, Karadeniz öykülerini politik bir dille kurgulayıp canlandırdığı oyunun 15 Mayıs 2010’da Tunceli’deki sahnelenişi sırasında “Bizim tarihimiz değil mi ulan… Gezmiş, Çayan, Kaypakkaya, hangi direnişin tarihini yazdılar. Diyarbakır zindanlarında mazlumların yaktığı ateş halen yanmıyor mu?” dediği için Tunceli Sulh Ceza Mahkemesi’nde yargılanacak.

Zaman gazetesi muhabiri Büşra Erdal, Ankara muhabiri Metin Arslan ve sorumlu yazı işleri müdür Hayri Beşer’in “Ergenekon” ve “Balyoz” haberleri nedeniyle yargılanmasına İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde 2 Şubat’ta devam edildi. Erdal, davacı hakimin de kendi ismiyle gazetecilere açıklamalar yaptığını söyledi: “hangi terör örgütüne hedef göstermişim?” diye sordu. AİHM içtihatlarından da söz eden Erdal, beraatını istedi. Dava 1 Nisan’da sürecek. Yargılamaya, 2 Nisan 2010’da çıkan “HSYK kriziyle atananlar devrede, Balyoz örtbas ediliyor” ve 3 Nisan 2010 tarihli ve Metin Arslan imzalı “Toplu tahliyelerin temeli ‘korsan’ kararname ile atıldı” başlıklı “Ergenekon” ve “Balyoz” Soruşturmasından tutuklananlarla ilgili verilen tahliye kararlarını ele alan haberler dayanak gösteriliyor.

Düşünce ve Eğitim Hakları Derneği (Özgür-Der) genel başkanı Rıdvan Kaya ile Vakit gazetesinin yazı işleri sorumlusu Ahmet Can Karahasanoğlu ile Kenan Kıran’ın “kamu görevlilerine hakaret, hedef gösterme ve adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs”ten yargılanmalarına 1 Şubat’ta başlandı. Yargıtay’ın “Ergenekon” sanığı Mehmet Haberal’ı tahliye etmedikleri için hakimleri tazminata mahkum etmesi, İlhan Cihaner’in tahliyesi ve 14 Balyoz sanığının serbest bırakılmalarıyla ilgili 19 Haziran 2010’da yayımlanan eleştiriler nedeniyle sanıkların TCK’nın 125 ve 288. maddelerinden cezalandırılması isteniyor. Bakırköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki dava 23 Mayıs’ta sürecek.

Taraf gazetesi genel yayın yönetmeni Ahmet Altan, yayın yönetmeni yardımcısı Yasemin Çongar ve birçok gazete çalışanı, yargılandıkları 38 dava nedeniyle 28 Ocak’ta Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne ifade verdiler. Altan “Genelkurmay yalanı” başlıklı yazısında “İlker Başbuğ’a hakaret ettiği”, “Mehmet Nuri” ve “Kara Cuma” yazılarında ise “halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik ettiği” suçlamasıyla ilgili hakim karşısındaydı. Çongar ise “Sahicilik” yazısından “İlker Başbuğ’a hakaret”, “Kuban ve Üskül” yazısından ise “Adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs ve hakaret” suçlamasıyla açılan iki ayrı davada savunma yaptı. Neşe Düzel de iki röportajında “Atatürk’ün hatırasına hakaret” ve “hakaret” suçlamasıyla yargılanıyor. Bahar Kılıçgedik ise yaptığı haberlerden dolayı üç ayrı “gizliliği ihlal” davasında savunma yaptı. Yazar Markar Esayan, “gizliliğin ihlali”, ve eski çalışan Nevzat Çiçek “hakaret”, “sesli yazılı veya görüntülü bir iletiyle hakaret”ten haklarında açılan davalardan beraat etti.

İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi, Taraf gazetesinden Neşe Düzel ile gazetenin sorumlu müdürü Adnan Demir’i, PKK – Kongra/Gel yöneticileri Zübeyir Aydar ve Remzi Kartal ile röportaj yapıldığı için yargılıyor. Gazetenin 5 Nisan 2010 tarihli sayısında çıkan “Çatışmalı döneme girildi” başlıklı röportaj ve haberde “örgüt propagandası yapıldığı” iddiasıyla iki gazetecinin hapsi isteniyor. Dava 24 Haziran’da sürecek.

27 Ocak’ta Ankara 1. Asliye Hukuk Mahkemesi, “Cüppeli Adalet” kitabının kapakta yeşil takkeli ve sakallı kişinin kendisine benzetildiği ve cümlelerinde “ünlem” kullandığı gerekçesiyle yazar İlhan Taşçı’yı Erzurum Savcısı Osman Şanal’ın şikayetiyle yargılamaya başladı. Taşçı ile birlikte Yeni Gün Şirketi’nin de yargılandığı davada yargıç Hatice Zerrin Gürkanlı, her iki tarafın da delil bildirmesi için duruşmayı erteledi. Taşcı’nın, dönemin Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner’in tutuklanmasına kadar varan İsmailağa cemaatine yönelik soruşturmanın perde arkasında yaşananları aktarmaya çalıştığı kitabı nedeniyle 15 bin TL manevi tazminat ödemesi isteniyor.

Aynı gün Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi, Geleneksel 9. Munzur Doğa ve Kültür Festivali’nde İbrahim Kaypakkaya’yı öven sözler sarf ettiği için yargılanan sanatçı Pınar Sağ’ı, 10 ay hapse mahkum etti. Sağ, Türkiye Komünist Partisi-Marksist Leninist (TKP-ML) ve Türkiye İşçi Köylü Ordusu’nun (TİKKO) kurucusu, 1972’de ağır işkence altında öldürülen Kaypakkaya ile ilgili sözlerinden TCK’nın 215. maddesinden 2 yıla kadar hapsi isteniyordu. Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) İstanbul Şubesi kararı kınadı.

Bursa 3. Sulh Ceza Mahkemesi’nin, Uluslararası Para Fonu’nu (IMF) protesto için yaptıkları bir yürüyüşte “Ampul Tayyip” sloganları attıkları için yargılanan Nergis Şişek, Ahmet Keskin ve Fatih Bayrak’ı beraat ettirdiği 27 Ocak’ta öğrenildi. Sanıklar “Amacımız Başbakan’a hakaret etmek değildi. Sadece IMF’yi protesto ettik” dediler.

Taraf.com sitesinin sorumlu müdürü Adnan Demir de TİHV Başkanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı ile birlikte, Adli Tıp Kurumu’nun yetersizlikleri ve dış etkilere açıklığı üzerine röportajı yayınladığı için yargılanmaya 25 Ocak’ta devam ettiler. Fincancı, Adli Tıp Kurumu’yla ilgili görüşleri nedeniyle, Demir de röportaja yer verdiği için Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde “hakaret” iddiasıyla yargılanıyorlar. Yargılama 14 Nisan’da sürecek. Fincancı, Gerçek Gündem sitesine verdiği ”İdamı neden kaldırdılar” röportajı nedeniyle de site yetkilisi Barış Yarkadaş ile birlikte yargılanıyor. Şikayetçi Adli Tıp 3. İhtisas Kurulu Başkanı Prof. Nur Birgen 21 Ocak’ta Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülen davanın altıncı duruşmasına da “sağlık nedeniyle” katılmayınca Korur ve Yarkadaş’ın avukatları, “Herkese uygulanan prosedür Birgen için de uygulansın” dediler. İki kişinin 2 yıl 8 ay hapisleri isteniyor. Bu dava da 14 Nisan’da sürecek.

Diyarbakır 6. Ağır Ceza Mahkemesi, Rengê Hêviya Jinê (Kadın Umudunun Rengi) Dergisi’nin eski yazı işleri müdürü Berivan Eker’i dergide yer verdiği yazılar yoluyla “örgüt propagandası yaptığı” iddiasıyla 2 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırdı. 25 Ocak’ta mahkeme, “örgüt üyesi olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” fiilinden Eker’i beraat ettirdi; iki kez “örgüt propagandası yapmak”tan mahkum etti. Mahkeme, Diyarbakır E Tipi Cezaevi’nde tutulan Eker’i tahliye etti. Yargıtay, kararı onarsa Eker yine hapse konacak.

Kadıköy 2. Asliye Ceza Mahkemesi, “Ergenekon’da Kim Kimdir? Kırk katır Kırk Satır -2” kitabının yazarları Ertuğrul Mavioğlu ve gazeteci Ahmet Şık’ın dosyasını 21 Ocak’ta görülen ikinci duruşmada esas hakkındaki mütalaasını hazırlaması için Cumhuriyet savcısına sundu. Gazeteciler, yazdıkları 1116 sayfalık iki ciltlik kitapta İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nin 30 Temmuz 2008’de verdiği yayın yasağını ihlal etmek ve “soruşturmanın gizliliğini ihlal etmek” ile suçlanıyorlar. Ergenekon davasından yargılanan emekli yüzbaşı Hasan Ataman Yıldırım’ın müdahillik talebi kabul edildi. Yargılama 14 Nisan’a kaldı. Gazetecilerin de 4,5 yıl hapisleri isteniyor. İki gazeteci ve İthaki Yayınları, kitapta “Ergenekon” sanığı Hasan Ataman Yıldırım’ın kişilik haklarını hedef aldıkları iddiasıyla 20 bin TL manevi tazminat talebiyle de yargılanıyorlar. Dava, 19 Nisan’da İstanbul 1. Asliye Hukuk Mahkemesi’nde başlayacak.

Antalya 2. Sulh Ceza Mahkemesi, Anayasa Mahkemesi’nin AKP’ye açtığı kapatan kararını 30 Temmuz 2008’de berberde eleştirdiği gerekçesiyle iş insanı Ahmet Akyüz’ü yanı başında bulunan savcının şikayetiyle ve onun gösterdiği iki tanığın sözlerinden hareketle yargıladı. 5 Ocak’ta gündeme gelen kararından mahkeme, iki tanığın “hakaret ettiğini duymadım” ve “hakaret etmedi” yönündeki ifadelerine rağmen Akyüz’ü “Kamu görevlisine hakaret”ten önce 442 gün hapse mahkum etti; ardından verdiği cezayı 8 bin 840 TL para cezasına çevirdi ve beş yıl içinde yeniden aynı suçu işlememesi şartıyla erteledi.

Düzenlemeler ve Hak Aramalar

CHP Adana Büyükşehir Belediye Meclis üyesi Bekir Sıtkı Özer, Adana Günaydın gazetesi köşe yazarı Özcan Aladağ’ın 9 Ağustos 2010’da darp edilmesiyle ilgili yargılanacak. Gazeteci, Özer’in, sorumlu olduğu şirketten huzur hakkı almasının etik olmadığını yazmış, Özer’in kızının da belediyenin Avrupa Birliği İlişkiler Müdürlüğü’nde çalıştığını açıklamıştı. Savcı, Aladağ’ı dövdürttüğü iddia edilen Özer ile diğer iki sanığın 12’şer yıl 8’er ay hapisle cezalandırılmasını istedi. Koza A.Ş Yönetim Kurulu Başkanı Özer, “kasten yaralama”, “hakaret” ve “tehdit”ten yargılanacak. Dava 12 Nisan’da Adana 4. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülüyor.

Bizim Kocaeli gazetesi Genel Yayın Müdürü Güngör Arslan, gazeteyi yalan yazmakla suçlayan CHP Genel Başkan Yardımcısı Hurşit Güneş’i şikayet etti. Gazete, bir basın toplantısında “Kürtler eninde sonunda CHP’nin kucağına oturacak” dediğini yazdığı Güneş, gazeteyi suçladı. Gazete yetkilileri tanıkların dinlenmesini istedi.

Sansür ve Tekelleşmeye Tepkiler

Polis, Ergenekon Soruşturması kapsamında tutuklanan gazeteci Ahmet Şık’ın “İmamın Ordusu” olması tasarlanan kitabının taslağını el koymak için İthaki Yayınları’nın Kadıköy’deki merkezinde arama yaptı. Türkiye Yayıncılar Birliği (TYB), PEN Türkiye Merkezi ve Türkiye Yazarlar Sendikası (TYS), baskını protesto etti. 23 Mart’ta İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, “İmamın Ordusu” isimli doküman ve tüm nüshalarına veya kitap taslağına, 3. kişilerde bulunan nüshalarına, kitap haline dönüştürülmüş ise suretlerine, aynı mahiyetteki evrak ve tüm nüshalarına el konulmasına” karar verdi. Ertesi gün polis, Şık’ın eşi Yonca Şık ve avukatlarına, dokümanların teslim edilmemesi halinde “örgüte yardım” suçundan işlem yamakla tehdit etti. Aynı gün polis, Radikal gazetesine gelerek gazeteci Ertuğrul Mavioğlu’nun bilgisayarında bulunan kitabın taslağını sildi; Şık’ın avukatı Fikret İlkiz’in bilgisayarındaki taslağın da örneğini aldı. İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi, kitap taslağının avukatlardan istenmesine yapılan itirazı reddetti. Türkiye Barolar Birliği, GÖP ve pek çok basın meslek örgütü uygulamayı kınadı; 60 bini aşkın kişi, “Ahmet Şık’ın Kitabı Bende de Var” başlıklı Facebook grubunda bir araya geldi. 100 bini aşkın kişi, kimlerce sızdırıldığı bilinmeyen 298 sayfalık kitap taslağının dijital kopyasını, Twitter’dan indirdi. Düşünce Suçuna Karşı Girişim Sözcüsü Şanar Yurdatapan, “Kitap bizde de var ve yayımlıyoruz” başlıklı bir sivil itaatsizlik eylemi başlattı.
Günlük gazetesi, yayınlandığı süre içerisinde üç kez bir ay olmak üzere toplam üç ay kapatıldı. Demokratik Açılım gazetesi de TMY’nin /6/son maddesine dayanılarak mahkeme kararıyla bir ay kapalı kaldı. Günlük gazetesinin beş sayısı Basın Kanunu’nun 25. maddesi uyarınca toplatıldı.

Atılım ve Azadiya Welat gazetelerinin çalışanları, Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç’ın Aydın’da sarf ettiği “Azadiya Welat, Atılım, bunlar Aydın’da yok. Bu gazeteler sadece örgüt propagandası yapmak üzere çıkıyor ve belli yerlerde dağıtılıyor. Yani bundan sonra serbest mi olsun?” şeklindeki sözlerini 21 Mart’ta Beyoğlu’nda Galatasaray Lisesi önünde yaptıkları bir eylemle protesto ettiler.

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, Digiturk yayın şirketinin şikayeti sonucu yaklaşık iki hafta boyunca blogspot.com (Blogger) ve milyonlarca alt sitesine uygulanan erişim engelini, 14 Mart’ta kaldırdı. Şirketin, futbol ligi maç görüntülerinin bazı blog sitelerinde yayınladığını öne sürerek yaptığı şikayet sonrası Blogspot’un milyonlarca sayfasına erişim mahkeme kararı sonucu Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı’nca (TİB) engellenmişti. Şirket, yaşananlardan Blogspot’un bağlı olduğu Google şirketini sorumlu tutmuştu. Sansür, sosyal ağlarda büyük tepkilere neden oluşmuştu. İnternet Teknolojileri Derneği (İNETD) de, Digiturk şirketi, Lig TV televizyonu, Diyarbakır Cumhuriyet Savcısı ve ilgili kurumlar hakkında “görevi suiistimale”den şikayet etti.

Anadolu Ajansı muhabiri ve Mardin Haber gazetesi yazarı Mehmet Çelik’in, Mardin Valiliği’nin 4 Şubat’ta düzenlediği “Güneşin Doğuşu” resitaline katılmak üzere gittiği Mardin Artuklu Üniversitesi Rektörlük binasındaki salona girişi üniversitenin özel güvenlik birimlerince engellendi; valilik korumalarının araya girmesiyle gazeteci salona alındı.

Dört ay kapalı kalan “bugunkilicdaroglu.com” sitesi, site sahibi Timur Manisalı’nın itirazı ve “Cyber-Rights.Org. Tr” sitesinin girişimleriyle yeniden erişime açıldı. CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu hakkında yayın yapan siteyi, Kılıçdaroğlu’nun avukatlarının girişimiyle Ankara 3. Sulh Ceza Mahkemesi 28 Eylül 2010’da erişime kapatmıştı. Manisalı’nın avukatı Ayşe Altıparmak’ın Aralık 2010’da yaptığı itirazı haklı bulan Ankara 11. Asliye Ceza Mahkemesi, 6 Ocak’ta kapatma kararını kaldırdı. Cyber-Rights.Org.TR, “sadece iktidarın değil muhalefetin de daha hoşgörülü olması demokrasi için bir zorunluluk” dedi.

AİHM’e Başvurular ve Kararlar

15 Şubat’ta AİHM, “Hücreler” kitabı nedeniyle hükümlü olarak Bakırköy Cezaevi’nde tutulan yazar Nevin Berktaş’ın açtığı davada Türkiye’yi ifade özgürlüğü hakkını hukuka aykırı şekilde engellediği gerekçesiyle 15 bin avro (yaklaşık 30 bin TL) tazminat ödemeye mahkum etti. AİHM, Kasım 2001’de mahkum edilmesiyle ilgili yayıncı Elif Çamyar’a aynı tutarda tazminat ödenmesine hükmetti. AİHM, Çamyar ve Berktaş’ın “silahlı örgüt propagandası yapmak”tan mahkum edilmesinin ifade özgürlüğüne aykırı olduğuna, Yargıtay Başsavcılığı mütalaasının bu kişilere tebliğ edilmemesinin de adil yargılamaya bölge düşürdüğüne karar verdi.

AİHM, Türkiye yargısının Yurt Yayınevi’ne ait kitapları yayıncısı Ünsal Öztürk’e iade etmemekte direnmesini ifade özgürlüğünün bir ihlal olarak gördü; Türkiye’yi yayıncıya 10 bin 500 (yaklaşık 21 bin TL) tazminat ödemeye mahkum etti.

1 Şubat’ta AİHM, Halkın Demokrasi Partisi’nin (HADEP) Hakkari Gençlik Kolları yetkilisi Faruk Temel’i ABD’nin Irak’a müdahalesini ve PKK lideri Abdullah Öcalan’a yönelik tecridi kınadığı için mahkum edilmesiyle ilgili Türkiye’yi 16 bin avro (32 bin TL) tazminat ödemeye mahkum etti.

25 Ocak’ta AİHM, PKK lideri Abdullah Öcalan hakkında ölüm cezası verilmesini protesto etmekten HADEP üyesi Güler Menteş’in hapse mahkum edilmesini ihlal olarak gördü. AİHM, Menteş süresinde herhangi bir tazminat tutarı belirtmediğinden kararını maddi bir tazminat tutarına dayandırmadı.

11 Ocak’ta AİHM, Tekirdağ F Tipi Cezaevi ve Bolu Cezaevi’nde kalan ve aralarında Mehmet Nuri Özen’in de bulunduğu 10 tutuklunun Kürtçe yazışmalarının engellenmesi nedeniyle yaptıkları başvuruda, Türkiye’yi “özel yaşamın gizliliği”ni ihlal ettiği gerekçesiyle mahkum etti. Türkiye, sadece 4 bin TL’yi bulan mahkeme giderlerini karşılayacak.

RTÜK Cezaları

Radyo Televizyon Üst Kurulu’nun (RTÜK), NTV kanalına “Canlı ana haber” bülteni nedeniyle verdiği program durdurma cezası idare mahkemesince durdurulunca “Canlı ana haber” programı yayından kaldırılmaktan şimdilik kurtuldu. 8 Şubat’ta NTV, Ankara 5. İdare Mahkemesi’nin RTÜK’ün işleminin yürütülmesini durdurduğunu izleyicilerine açıkladı. Ayrıca NTV, Kıbrıs Yönetimi Dışişleri Bakanı Erato Kozaku-Marcoullis’in sözlerini aktardığı için verilen uyarı cezasına ilişkin davayı da kazandı. Danıştay, basın özgürlüğü ve halkın haber alma hakkına işaret ettiği kararında RTÜK’ün uyarı cezasını iptal etti.

10 Ocak’ta RTÜK, Başbakan yardımcısı Bülent Arınç ve Saadet Partililerinin (SP) de tepki gösterdikleri Kanuni Sultan Süleyman’ı yansıtan “Muhteşem Yüzyıl” dizisi nedeniyle Show TV’ye uyarı cezası verdi. 11 Aralık’ta tanıtım fragmanları yayımlandığında ve bilboardlarda tanıtıldığında bile dizinin yayından kaldırılması istenmişti. RTÜK, “toplumun millî ve manevî değerlerine aykırı yayın yaptığı” iddiasıyla Show TV’yi uyardı. (SON)

Sayfa Başı