Gazeteci İdris Yılmaz 22 Ocak 2018 tarihinde Afrin Operasyonu ile ilgili sosyal medya paylaşımından dolayı ‘halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek’ iddiasıyla tutuklandı. Gazetecinin Elazığ 1 No’lu Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevinde ağır bir tecrit altında tutulduğu belirtildi.

Yılmaz, kendisini ziyaret eden Savaş Avcı’ya, “Yaklaşık 4 aydır tek kişilik hücrede tutuluyorum. İnsanlarla sohbetim yasak. Spora bile tek başıma çıkarılıyorum. Gazetelere gönderdiğim mektuplar sansürleniyor. Avukat görüşü bile gardiyan nezaretinde yapılıyor. TV yok, radyo yok. Evrensel ve Cumhuriyet gazetelerinden haber alıyoruz. Kitap ihtiyacımız var” dedi (14 Mayıs 2018).

Bu dosya kapsamında tutukluluğu 16 Mayıs 2018’de sonra erdi ancak örgüt üyeliği suçlamasıyla yargılandığı dava nedeniyle yeniden tutuklandı. Gazeteci bu yargılama sonunda beraat etti.

Yargılamaya TCK’nın 301. maddesinde düzenlenen “devlet organlarını aşağılama” uyarınca devam edilmesi için Adalet Bakanlığından kovuşturma izni istenmiş ve yargılama Ekim 2019’da durdurulmuştu. Yaklaşık bir yıl sonra dosyadaki delillerin TCK 301 unsurlarını oluşturmayacağı belirtilerek istenen kovuşturma izni verilmedi. Yılmaz’ın “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçlamasıyla yargılandığı davanın yeniden görülmesine 8 Aralık tarihinde  Erciş 1. Asliye Ceza Mahkemesinde başlandı.

Yeniden yargılamanın 8 Aralık’ta görülmesi beklenen ilk duruşmasına Yılmaz Covid-19 virüsüne yakalandığı için katılamadı. Mazareti kabul eden mahkeme duruşmayı 18 Ocak’a erteledi (8 Aralık).

18 Ocak’ta görülen duruşmada, savcı, esas hakkında mütalaasında Yılmaz’ın beraatını talep etti. Mahkeme, dosyada gazeteci Yılmaz’ın atılı suçu işlediğine dair yeterli delil bulunmadığı gerekçesiyle “halkı kin ve düşmanlığa tahrik etmek” suçundan beraat kararı verdi (18 Ocak).