25 Nisan’da Diyarbakır merkezli yapılan soruşturma kapsamında Mezopotamya Ajansı (MA) editörü Abdurrahman Gök, ajans muhabirleri Ahmet Kanbal ve Mehmet Şah Oruç, Yeni Yaşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Osman Akın, haftalık Kürtçe yayın yapan Xwebûn gazetesinin İmtiyaz Sahibi Kadri Esen, JINNEWS muhabiri Beritan Canözer, gazeteciler Mehmet Yalçın, Salih Keleş, Mikail Barut ve Remzi Akkaya gözaltına alındı.

Gazeteciler Beritan Canözer, Mehmet Şah Oruç, Abdurrahman Gök, Mikail Barut ve Remzi Akkaya, “örgüt üyeliği” suçlamasıyla sevk edildikleri mahkemece, tanık beyanından ibaret olan dosyada “kuvvetli suç şüphesiyle” tutuklandı (9 Mayıs).

Diyarbakır Cumhuriyet Başsavcılığı, açık tanık ifadeleri üzerine yürütülen soruşturma kapsamında Oruç hakkında Mezopotamya Ajansı’nda (MA) yaptığı haberler ve sosyal medya paylaşımları gerekçe gösterilerek “örgüt üyeliği” (TCK 314/2) ve “örgüt propagandası” (TMK 7/2) suçlamalarıyla iddianame hazırlandı. Diyarbakır 4. Ağır Ceza Mahkemesi, “yetkisizlik” kararı vererek, iddianameyi Oruç’un ikamet ettiği Bitlis’e gönderdi. Bitlis 2. Ağır Ceza Mahkemesi iddianameyi kabul etti (31 Temmuz).

Davanın ilk duruşması  14 Eylül 2023’te Bitlis 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Oruç savunmasında şu ifadeleri kullandı: “Haberlerimiz kamuoyuna açıktır ve herkes okuyabiliyor. HTS kayıtlarımda telefon görüşmesi yaptığım kişiler aynı ajanstan arkadaşlardır. Bu nasıl bir suç olabilir. Benim sorumlu yazı işleri müdürü ile yaptığım görüşme nasıl suç olabiliyor?”

Mahkeme, eksik evrakların tamamlanması, SGK kayıtlarının istenmesi ve daha önce yargılandığı dosyaların istenmesi için Oruç’un tutukluluğunun devamına karar vererek, duruşmayı 31 Ekim’e erteledi (14 Eylül).

31 Ekim’de görülen duruşmada Oruç’un adli kontrolle tahliyesine karar verildi. Bir sonraki duruşma 6 Şubat’ta (31 Ekim).